SU PERİSİ

Mutlu Ve Özgür

Gökyüzüne çevirdim bakışlarımı kasvetli hava daralan ruhumu daha çok daraltıyordu. Sabahın erken saatleri olmasına rağmen hızla geçen araba seslerini duyabiliyordum. Hamakta boşyere oturmak yerine kahvaltı hazırlmak daha iyi olabilirdi Hem kafam dağılırdı.

Çay suyunu koyup buzdolabına yöneldim. Gelmeden herşey hazırdı. Buzdolabınıda doldurmayı akıl edebilmişlerdi. Kahvaltılıkları çıkarıp masaya dizdim. Çay hariç herşey tamamdı . Çayı demledikten sonra uyandırabilirdim. Sandalyeyi ters çevirerek oturdum.

Bugün eğlenceli şeyler yapabilirdik . Dışarı çıkıp gezebilir Su isterse alışveriş yapabilirdik. Asrın ile dünkü konuşmadan sonra uzun bir süre oturmuştuk. Dışarı çıkmamızda sorun olmadığının dışında başka birşey konuşmamaktı. En iyisi konuyu hiç açmamaktı.

''Günaydın!'' Su yun neşeli sesini duyunca arkamı dönmek istedim. Ama bu mümkün değildi. Çünkü Su sırtıma çıkmıştı.

''Yaramaz kız in sırtımdan '' dedim kızarmış gibi sırtımdan inip önüme geçti . Oturuş şeklime bakarak başını olumsuz anlamada salladığında gülümsedim. Boyunu el verdiği kadarıyla sofroya bakmaya çalışıyordu. Suyun fokurdama sesleri gelmeye başlıyınca çayı demlemek için ayağa kalktım . Ama bir sorun vardı . Çayın nerede olduğunu bilmiyordum. Tek tek dolap kapaklarını açarak bulmaya çalıştım.

'' Ne arıyorsun?'' Bilge de kalkmıştı.

''Çay ''

Ocağın üstündeki dolaptan çayı koydukları kavonozu uzattı. Çayı da hallettikten sonra arkamı döndüm. Su Bilgeye sabah öpücüğünü veriyordu. kaşlarımı çattım. Bana vermemişti. Arkamı dönerek çatık kaşlarla bardak ve çatalları yerleştirdim. Bana da sabah öpücüğü vermeliydi. Buna o kadar odaklanmıştım ki beni dürten Su yu farkedememiştim. Eliyle eğilmemi söyledeğinde ne yapmaya çalıştığını anlayamamıştım. Hızlı ve kocaman bir öpücük verip koşarak mutfaktan çıktı.

Güldüm. Utanmışmıydı.

''Ben Asrın'ı uyandırayım .'' Bilge de mutfak kapısına yöneldi . Ama gitmesine gerek kalmamıştı. Omuzlarında Su ile mutfağa girmişti bile . Su Asrın'ın söylediği birşeye gülerken Bilge de hallerine gülüyordu.

Herkes sofraya oturduğunda kahvaltıya başladık. Asrın ve Su hiç susmadan konuşup durmuşlardı. Asrın dün anlattıklarından sonra rahatlamıştı. Aramız iyiydi onu mutlu eden bu olsa gerek ...

Bilge sofrayı toplarken bugün için düşündüğüm fikri öne sürdüm.

''Dışarı çıkmaya ne dersiniz ?''

Bilge ve Asrın '' olabilir '' derken

Su çığlık çığlığa ''Evet '' dedi.Bu hali herkesin gülmesine neden olmuştu.

Bilge mutfakta ki işini bitirdiğinde Su ile birlikte hazırlanmaya yukarı çıkmışlardı . Ben hazırdım. Asrın kıpırdamadığına göre o da hazırdı. İkisi de aşağı indiğinde herkes hazırdı. Su sade bir elbise giymişti oldukça şirindi. Babası kızını sevmekte haklıydı. Benim de dünyalar tatlısı bir kızım olsa ben de severdim. Arabadaki yerlerimize yerleştikten sonra Asrın gideceğimiz Alışveriş Merkezine sürdü. Nasıl eğlenebileceğimiz hakkında bir fikrim yoktu. Bu konuda kesinlikle Asrın 'a güveniyordum. Alışveriş Merkezine girdiğimizde etrafıma baktım.

Ben de mutlu ve özgür olabilirdim. Bir günlük bile olsa...