Merhaba arkadaşlar.
Geç olsada yeni bölümümüz geldi. Keyifli okumalar :)
Kutayın söylediği şeyle donup kalırken Kutay birden uyandı. Yataktan kalktı ve banyoya doğru gitti. Kapıyı sertçe kapattı.
Su sesinden anlaşıldığı üzre, duş alıyordu.
Kafamı iyice kurcaladım. Senem demişti ve bu hayal olabilirdi. Hayal görmüş olabilirdim çünkü Senemin adını söylemesi için bırakma beni demezdi çünkü araları kötüydü. Muhtemelen bu akşam onları zorla dans ettirdiğim için böyle bir şey görmüştü ama bunu görmesinin nedeni Senemle aralarındaki geçmiş olmalıydı ve benim bu geçmişi tamamen öğrenmem lazımdı.
Kutay duştan çıktı. Saçları ıslaktı ve bana doğru geldi.
Sevinçten uzak gülümsedim. Ne istediğini anlamıştım.
Kutay yanıma oturdu ve ellerimi tutarak beni kucağına aldı.
"Artık zamanı gelmedi mi sence?"
Benden izin istiyordu anlaşılan. Ama az önceki sözler hala kafamdaydı ve sürekli bunu düşünmeyi engelleyemiyordum.
Kafamı yana doğru salladım.
"Ben kendimi hazır hissetmiyorum, Kutay."
Kutayın kucağından indim ve yatağa uzandım. Yüz ifadesi gerilmişti ve bana sinirlendiğini anlamıştım. Ardından yanımdaki yastığı ve bir çarşafı alıp odadan çıktı. Şaşkınlıkla arkasından baktım. Ne yani? Buna hazır değilim diye bana mı kızıyordu?Aslında kabul edebilirdim ama bu düşünce bende kötü bir etki bırakmıştı. Senem demesi.. Beni bırakma, Senem demesi..
Birden Senemi düşündükçe aklıma Kutayın bileğindeki 's' harfi geldi. Ardından, Senemin Kutayla beni görünce bana sert davranması..
Hayır. Hayır. Olamaz.
Salak saçma düşüncelere kapılmıştım yine. Senem benim kaç senelik arkadaşımdı. Yani, bilirdim değil mi? Kutayla olduğunu?
Hemen aklımdaki bu düşünceyi silip attım, ardından çarşafı kafama kadar çekip uykuya kendimi bıraktım.
***
Güneşin ışıklarının dolduğu odada uyanmamak mümkün değildi. Gözlerimi zar zor ellerimi siper ederek açtım. Ardından telefonuma uzanıp saate baktım.
13:17
Ne? Öğlen olmuş!
Birden bugünün cumartesi olduğu aklıma geldiğinde içim rahatladı. Telefonumu yerine koyarken bir not buldum. Yatakta doğrularak notu elime aldım.
"Saat 4te seni alıcam, kıyafetlerin tam karşıki dolapta."
Gülümsedim, yine Kutayla zaman geçirecektik. Bu beni mutlu ediyordu.
Hemen kalktım ve dolabın kapısını yana doğru kaydırıp askıdaki siyah elbiseyi ve ayakkabılıktaki siyah zarif topukluları elime aldım.
Elbise çok güzeldi ve bunu Kutayın seçmesi, en önemliside benim için seçmesi çok güzeldi.
Aşağı inip mutfağa yöneldim. Kahvaltılık bir şeyler hazırlayıp kahvaltımı yaptım. Ardından yukarı çıkıp elbisemi üzerime giydim. Önceden Kutaya bedenimi söylemememe rağmen elbise tam olmuştu. Ayakkabılarıda giydiğimde beni ne kadar tanıdığını anladım. Çantamdaki malzemelerin yettiği kadar bir makyaj yaptığımda saçımı saldım. Dün akşamki saçım bozulmamıştı. Hemen saçımı saç spreyimle sabitledim ve evden çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKSİ.
Romance"İn arabamdan!" diyince bir an afalladım ve kaşlarımı çattım. "Oda ne demek? Bu bir taksi ve bende müşteriyim!" "Hanfendi (!) Zorluk çıkarmayın ve inin, bu gün çalışmıyorum." İşe yeterince geç kalmıştım ve ilk günden kovulmamam için bu taksi son çar...