11. Bölüm

12 0 0
                                    

   Joseph ile konuşmayalı dört gün olmuştu. Okulda beni görünce yolunu değiştirirdi yada görmemezlikten gelirdi. Bu dört gün bana bir seneden bile fazla gibi geliyordu. Beth ise Simon'ı unutmuştu. Kotu gününü geride bırakıp Nich ile mutluluğa devam ediyordu. Benim aksime...

   Okula gitmek istemiyordum. Ayaklarım beni zorla götürüyor gibiydi. Onu görmeye dayanamazken, ayrıldığımızı öğrenen kızlar etrafında gezmeye başlamıştı. Biz ne zaman ayrılmıştık, onu bile bilmiyordum. Kızlar yüzsüz gibi gelip ayrılıp ayrılmadığımızı sorarlardı bende evet derdim ve gülerek yanımdan uzaklaşırlardı. Benim yüzüme bakmayan O'ydu. Yolunu değiştiren, sesimi duymak istemeyen O'ydu. Düşünceler içinde boğulurken okula geldiğimi fark ettim. Bahçeye girdim ve banka isteksizce oturdum. Dakota koşarak yanıma geliyordu. Adimi yeni öğrenmiş gibi durmadan bağırıyordu. Yanıma oturdu ve gülmeye devam etti.

"Neler oluyor?"
"Beth Joseph ile kavga etmiş. Hatta senin için."
"Beth mi?"
"Evet. Duymadın mi? Sizin barışmanızı istiyormuş. Joseph'i ikna etmeye çalışıyormuş. Oda ona bağırmış. Araya Nich girmiş. Joseph daha çok kızmış. Beth de ona çok fazla sesini yükseltmis. Joseph tamam demiş. Bugün senden özür dileyecek."

  Benden neden özür dileyecekti. Ayrı kaldığımız günlerde beni yalnız bıraktığı için mi yoksa gerçekten beni kırdığı için mi? Dakota bir anda ayağa kalktı ve bir yere bakıyordu. Bende başımı o yöne çevirdiğimde Beth'in bize doğru geldiğini gördüm. Kalkıp ona doğru yürüdüm.

"Ne yapmaya çalışıyorsun? Birbirimizin hayatlarına karışmaya mı başladık?"

"Kendimi sana borçlu hissediyorum."

"Bana borçlu değilsin. Hiçbir şey yapmana gerek yok Beth!" 

"Öyle mi? Kim yanında ruh gibi dolaşan birini ister?"

"Ben iyiyim."

"Değilsin. Kötü olduğumda yanımdaydın.  Beni yalnız bırakmadın. Şimdi de ben senin için bir şey yaptım."

"Yapma Beth. Sana benim için bir şey diyen oldu mu?"

Beth'in arkasında birini görür gibi olmuştum. Daha dikkatli baktığımda bize yaklaşıyordu. Joseph yanımıza geliyordu ve ben ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Arkamı dönüp gitmek istedim. Ona son kez baktığımda gözleriyle beni süzer gibi bakıyordu.  Her adımında kaçmak istedim ama durmamı sağlayan bir şey vardı. Beth'in bakışları... Kolumu yavaşça tuttu. Ona döndüğümde bana gülümseyerek "Onunla konuş, lütfen." dedi. Dakota'yı alıp yanımdan uzaklaştı.

"Selam Elisa."

"Selam."

"Nasılsın?" Sanki birbirimiz hiç tanımıyor gibiydik. İki yabancı gibi bakıyordu gözlerimiz. 

"Çok iyiyim. Sen?" dedim. 

"İyiyim. Biraz konuşabilir miyiz?"

"O zaman ders başlamadan konuşalım. Beth ile konuşmuşsun. Ayrılmanın sebebi O'ydu."

"Değildi." İlk kez sözümü kesiyordu. Bir şeyden emindim; Bana asla yalan söylemezdi. 

"Biz ayrılmadık. Sadece ikimizin de düşünmeye ihtiyacı vardı. Seni yalnız bıraktığım için üzgünüm."
"Yüzüme bakmadın! Yanından ağlayarak geçtim! Gözyaşlarımı sildim ama sen beni umursamadın. Ağlamama izin verdin!"
"Seni özledim."
"Bende ama asla boynuna sarılmamı bekleme."

    Arkamı dönüp ondan uzaklaşmak istedim. Arkamı döndüğümde kolumu tuttu, kendisine doğru çekti. Gözlerine bakarken ona sarılamamaktan, öpememekten nefret etmiştim. "Gitme!" dedi. Kolumu elinden kurtardım. Sonunda ondan uzaklaşmaya başlamıştım. Yürürken gözlerimden akan yaşları silmek için ellerimi kaldırmaya gücüm yok gibiydi. Okula girdim, yavaşça lavaboya doğru gidiyordum. İçeri girdiğimde dolu olduğunu gördüm.
"Dışarı çıkın !" diye bağırdım. Tek istediğim yalnız kalmaktı. Kızlar bana tuhaf bir şekilde bakarak çıkmışlardı. Suyu açıp iyice yüzümü yıkadım. Hıçkırıklarım çoğalıyordu. Su beni rahatlatmıyordu. Dakota bir anda yanımda belirmişti. İçeriye girdiğini duymamıştım. 

"Elisa sakin ol! Sakin olmalısın!"
Yüzüm avuçlarının içerisindeydi.   Arada yanaklarımdaki gözyaşlarımı siliyordu. Bir eliyle telefonunu çantasından çıkarıp birine mesaj atmaya başladı.
"Sakin olamıyorum. Durduramıyorum kendimi!"

"Elisa!" Dakota ellerini çekip benden uzaklaşmıştı.  Başka biri bana sesleniyordu. Ayağa kaldırmaya, beni daha çok sakinleştirmeye çalışıyordu. Sürekli adımı söyleyip kapalı olan gözlerimi açmamı istiyordu. Gözlerimi bir süre sonra açmıştım. 

"Beth." Her zaman yanımda olmak için ısrar ediyordu. Ona ihtiyacım her zaman vardı. Sadece ikimizde itiraf etmiyordu. Ama ondan nefret ediyordum. Belki de biz birbirimizi böyle seviyorduk.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 29, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BİR İSİM İKİ İNSAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin