-Korku-

77 20 2
                                    

Bölümleri kısa yazıyorum farkındayım ama her gün yeni bir bölüm yayınlıyorum. Bu arada hikaye kapağını değiştirdim. Iyi okumalar.

(Multimedia Pelin)

El ele eve doğru yürüyorduk. Yağmur tekrar başlamıştı. Benim üzerimde polarım vardı ama Batuhan üzerine hiçbir şey almamıştı. Kesin hasta olacaktı.

Eve girince üstümüzü değiştirmek için odalarımıza çıktık. Ayaz ile Irem evde yoktu. Üzerime bordo kazağımı geçirdim. Altıma da siyah pantolon giydim. Saçlarımı at kuyruğu yaptım. Batuhan'ın odasından öksürük sesi geldi. Odamdan çıkıp onun odasının önüne geldim.

"Batu iyi misin?" dedim içeri girmeden.

"İyiyim" diye seslendi. Ardı ardına öksürmeye başladı. Aşağıya inip mutfaktan su götürdüm. Odaya bodoslama daldım. Üstünde bir şey yoktu. Altında ise siyah eşofmanı vardı.

Suyu eline verdim. Suyunu içerken dolabınını açtım. Kısa kollu ince bir şeyler giymesin diye siyah bir kazak bulup verdim. Oflayarak kazağı üzerine geçirdi. Elimi alnına koyup ateşi var mı diye baktım. Vardı.

"Sen yatağa geç kazağı çıkar ateşin varmış." dedim. Dolaptan daha ince kolsuz bir şey bulup verdim.

O giyerken mutfağa gittim bende. Soğuk su doldurdum bir kaba. İçine de temiz bez koydum. Onları alıp yukarıya çıktım tekrar. Batuhan uyumuştu. Elimdekileri komodinin üzerine koydum. Yatağın yanına oturdum. Bezi ıslatıp alnına koydum. Biraz kıpırdadı. Ama uyanmadı. Bende 10 dakikada bir bezi değiştirdim. 1 2 kere suyu değiştirip geldim. Saat kaçtı bilmiyorum ama ateşini düşürmeye çalışırken uyuyakalmışım.

******

Uyandığımda Batuhanın yatağında yatıyordum. Battaniyeyi üzerimden atıp odadan çıktım. Batuhan koltukta oturmuş televizyon izliyordu. Yanına oturdum. Kafasına bana çevirdi. Elimi alnına koyup ateşi var mı diye baktım. Düşmüştü. Gülümsedi. O anda telefonu çaldı. Elini cebine atıp telefonu çıkardı. Ekrandaki kişiyi görünce kaşları çatıldı.

-Irem'den-

Kahvaltıdan sonra Ayazla lunaparka geldik. Elini bırakıp dönmedolaba doğru koştum. Arkamı döndüğümde Ayaz ellerini cebine koymuş cool cool geliyordu. Yandan bir iki kızın Ayaz a baktığını gördüm. Gözlerimi kısıp kızlara delici bakışlarımı gönderdim. Sonra Ayazın gelmesini beklemeden yanına gidip elini tuttum. Şaşkınlıkla önce elime sonra suratıma baktı. Etrafa göz gezdirdi. Köşede ona bakan 2 3 kız görünce bana dönerek kahkaha attı. Uyarır anlamda elini sıktım.

"Tamam tamam." dedi gülmesini durdurmaya çalışarak. Ama durdurmadı. Bir kahkaha daha patlattı sonra. Ah be adam. Ne güzel gülüyorsun öyle.

-Batuhan'dan-

Odama çıkıp üstümü değiştirdim. Mavi kot pantolonumu giydim. Üstümede beyaz kısa kollu sade tişört geçirdim. Aşağıya indim. Ben inince Pelinde ayağa kalktı. Kapıya kadar geçirdi beni. Ayakkabımı giydim. Yanağıma ufak bir buse koydu. Gülümseyerek evden çıktım. O da kapıyı kapattı.

Pelin kapıyı kapatır kapatmaz telefonum çaldı. Yine Tayfun arıyordu. Sinirle açtım telefonu.

"Ne var lan."

"Depoya gel."

"Gelmiyorum." dedim. Telefonu kulağımdan hafifçe çektim. Kapatacaktım. Son söylediği cümleler damarlarıma daha çok sinir gönderdi. Ve korku yayıldı vücuduma. Adımlarımı durdurdum. Olduğum yerde kaldım.

"Peline zarar vermemi istemezsin sanıyordum Batuhan. Yanılıyor muyum yoksa?"

Siyah BuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin