Büyük Yaralar

36 7 3
                                    

Şu anda gördüğüm kişi karşısında şok olmuştum.Cenk...O buradaydı peki Hazar'dan ne istiyor? Kafam allak bullak.

"Hazar neden lan neden Allah belanı versin?"

"Cenk ne işin var lan senin burada?"

"Abime sen mi zarar verdin lan?"ne oluyor burada? Hiç bir şey anlamıyorum.Sadece onları uzaktan seyrediyorum.

"Lan ne demeye çalışıyorsun ona ..."devamını getirmeden sustu ve Cenk'i kolundan tutup biraz uzaklaştılar.Neler konuşuyorlar o kadar merak ediyorum ki...Bir dakika Cenk! Hazar'ın kulaģına bir şey söyledi ve Hazar'ın yüzü bembeyaz oldu.Ne söyledi ki ya da aralarında ne geçti.off sıkıldım artık düşünmekten.

Cenk uzaklaşınca ben de hemen Hazar'ın yanına gittim ve sordum.

"Hazar ne oldu?"

"Benim gitmem gerek."dediği gibi koşmaya başladı.Gerçekten hiçbir şey anlamamıştım.Cenk'le konuştuktan sonra Hazar bembeyaz oldu.Peki ne söyledi ona onu bu kadar etkileyecek.

Hazar'dan

Olamaz hayır o dönmüş olamaz.Eğer o döndüyse her şey değişir.Telefonumu çıkartıp hemen Cenk'i aradım...

"Alo"

"O nerde?"

"Her zaman ki Cehenneminde"dedi ve suratıma kapattı.Ben bunu ona sorardım ama şimdi halletmem gereken bir iş var.Cenk her zaman ki Cehenneminde dediģine göre bize eziyet ettiği deposundadır diye düşündüm ve hemen bir taksiye binip oraya doğru yol aldım.Eğer onu orada bulursam her şey deģişir yani benim kendimi dayanıklı hale getirmem gerekiyor ve en önemlisi de kaybedecek hiçbir şeyimin olmaması gerekiyor.Çünkü onun beni böyle yenebileceğini gayet iyi biliyorum.Ve ondan bu yüzden korkuyorum. Sevdiklerime zarar vermesinden korkuyorum...Geldiğimi farkettikten sonra hemen taksiciye ücreti ödeyip taksiden indim.Ve şu andan itibaren olacaklara kendimi hazırladım yani öyle sanıyorum...

"Atlas!!!"içeriye girdiģim gibi bağırmaya başladım.Ve bir anda onu merdivenlerin başında gördüm.

"Ooo Zarok gelmiş."dedi o hiçbir zaman benim ismimi söylemezdi.Zaten eskiden hep bu ismi kullanırdım.Bir mekana gittiğimde coğu kisi beni böyle tanırdı.Bu ismi bana Atlas vermişti.Benden en az 15 yaş büyük olmasına rağmen ona asla abi, amca vs demezdim.

"Cenk'in abisine ne yaptın?"

"Hiç bir şey sadece haddini bildirdim."

"Bizden ne istiyorsun lan? Allah'ın belası."

"Sizi test etmek istiyorum.Ne çabuk unuttun.Bir zamanlar benimle çalışırdın."

"O eski de kaldı artık asla sana yardım etmeyiz."

"Ama ediceksiniz yoksa...."

"Yoksa..ne?"

"Kaybedeceģiniz çok şey var."dedi ve önüme bir zarf atıp gitti.Bu da neydi?Bir daha asla ona yardım edemem.O zamanlar yalnızdım ve bu yüzden böyle bir hata yaptım.Kaç masum insan öldürdüm onu bile bilmiyorum. Aynı benim gibi Cenk ve abisi de öyle.Hepimiz onun bir oyuncağı olmuştuk.Ćünkü o zamanlar yanlızdık.Ve kaybedecek hiçbir şeyimiz yoktu.Ama şimdi var.Her ne kadar öz kardeşim olmasa da canımdan çok sevdiğim kardeşim Barış.Yaptıkları yüzünden ondan nefret ettiğim babam.Irmak ve Atlas'ın oyuncağı olan benim gibi masum bir çok kişi.Tabi en son ona attığımız tekmeyi bize fazlasıyla ödetmeye geldiği için şimdi sevdiklerimi koruyabilecek miyim bilmiyorum...Elimdeki zarfa bir daha baktıktan sonra açmaya karar verdim...Ve açtığımda şok oldum.Irmak'ın resmi vardı ve bu resimde ağlıyordu hem de babasının mezarının yanında.Olamaz.Irmak'ı biliyor olamaz.Bir sonra ki resme baktıģım da ise Barış ve yanında köpeği Kral vardı.Demek beni takip etmişti.Allah kahretsin.Ve son bir resim daha...Üstünde Şule Kara yazıyor ve hemen altında da'özlemişsindir'.

HazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin