Yağmur ( 12. Bölüm )

74 12 3
                                    

Savaş bir süre sonra yanıma geldi. Konuştuğu kız kimdi ?
- O kimdi ?
- Eski sevgilim
- Hmm.
Sırama oturdum. Savaş da yanıma gelip oturdu.
-Sen Deniz'le oturmuyor musun ?
-Hayır , bugün seninle oturmak istiyorum.
-Tamam.
- Bişeye mi kızdın ?
-Hayır , niye kızayım ki ?
Hoca geldi. Dersimiz başladı.
Kendimi şuan hiç iyi hissetmiyorum , nedeni yok.
- Hocam , lavaboya gidebilir miyim ?
- Tabii , iyi misin Yağmur ?
-İyiyim.
Sınıftan çıktım , lavaboya gidip yüzümü yıkadım. Lavabodan çıktıktan sonra bir de kimi göreyim !?
O kız. Savaş'la konuşan kız. Sınıfa doğru gidiyordum ki !
- Canım bi bakar mısın ?
Koridorda ikimizden başka biri yoktu. Bana seslenmişti. Arkama döndüm ve
- Evet ?
Yanıma geldi.
- Biz Savaş'la birbirimizi çok seviyoruz. Kimse aramıza giremez , girenler de pişman olur. Savaş'a bi sürpriz yapmak istiyorum. Seni de Savaş'ın yanında gördüm. Arkadaşsınız herhalde ? Ne yapabilirim Savaş için bi fikrini alayım dedim.
-Bi - bilmem ki.
Onu arkamda bırakıp sınıfa doğru yürümeye başladım. Ne demişti o öyle ? Savaş eski sevgilim dedi , şimdi bu kız da birbirimizi çok seviyoruz dedi. Bide konuyla hiç alakası olmayan şeyler dedi. Yok neymiş " Kimse aralarına giremezmiş , girenler de pişman olurmuş." Nispet yapar gibi !
Sınıfa girdiğimde hoca bana şöyle bir baktı ve
- Yağmur hiç iyi görünmüyorsun. İstersen eve git , bugün dinlen.
-Haklısınız , teşekkür ederim hocam.
Sıramdan çantamı aldım , gitarımı aldım ve sınıftan çıktım. Biraz yürüdükten sonra Savaş'ın sesini duydum.
-Yaağğmurr
Durdum ve ona baktım.
- Efendim ?
- Neyin var ?
-Hiç bişeyim yok ! Tamam mı yok ! İyiyim ben. Hem seni çok mu ilgilendirir ? Boşver sen beni.
Yürümeye devam edecekken kolumu tuttu.
- Bana neden sinirlisin bu kadar ?
-Sinirli falan değilim.
Kolumu çektim ve yürümeye devam ettim.
- Yağmuur
- Efendim Savaş ?
- Deniz kenarına gidelim mi ? İyi değilsin.
- Ya sen benimle ilgilenme ! Sevdiğin kız sana sürpriz hazırlıyor bak ! Değerini bil !
- Ne diyosun sen ?
- Offf ! Bişey demiyorum ben ! Hiç bişey demiyorum ! Hadi görüşürüz.
Arkama dönüp yürümeye başladığımda , gözyaşlarıma engel olamadım. Deniz kenarına doğru yürümeye başladım. İşte deniz kokusu, dalga sesi , kuş cıvıltıları beni rahatlattı. Bir banka oturdum.
Ve telefonum sağolsun yine çalmaya başladı. Arayan kişi Savaş.
Açtım telefonu ve konuşmaya başladım.
- Savaş beni merak etme tamam mı ? Ben iyiyim.
- Hayır iyi değilsin.
-Sadece yalnız kalmaya ihtiyacım var.
- Peki. Görüşürüz.
- Görüşürüz.
Telefonu kapattıktan sonra banktan kalkıp eve doğru yürümeye başladım. Yatağıma yatıp , yorganımı üzerime çekip hüngür hüngür ağlamak istiyorum.
Evimizin bahçesine girdiğimde o iğde ağacı yine koktu. Nerden nereye be ! Bu evi daha istanbula gelmeden , Serenay'la internetten bulmuştuk. Çok beğenmiştik. Evin sahibinin numarası internette vardı , aramıştık ve bu evi tutmuştuk. Evimizin kapısını açtım , içeri girdim ve kapıyı kapattım. Çantamla gitarımı salona koydum. Daha sonra odama gidip , yatağıma yattım. Yorganımı da üzerime çekip uyumaya çalıştım. Sonra aklıma birden , okulda çantama koyduğum , Savaş'ın bana aldığı kırmızı gül aklıma geldi. Yatağımdan kalktım ve salona gidip çantamdan gülü çıkardım , odama götürdüm , komidinimin üzerine koydum. Tekrar yatağıma yattım ve güzel gülümün güzel kokusuyla uyumaya çalıştım.

AŞK İŞTE..!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin