Oluruna Bıraksam Olur Musun?

EMRET KOMUTANIM

Selam arkadaşlar sizi merakta bırakmamak için bugünde 2.bölümümüzü yüklüyorum.

Keyifli okumalar :)

Sabah gözlerimi penceremden içeri sızan gün ışığı ile açabilmeyi dilerdim ama her gün olduğu gibi titreyen telefonumun sesi ile açmıştım. Ekranda gördüğüm ''Busemm'' yazısı ile neden şaşırmamıştım acaba. Sabah uyanır uyanmaz yaşam belirtisi vermek için beni arardı ama bu sefer arama nedeni kesinlikle farklıydı .Dün gece attığım mesajdan dolayıydı.

''Alo ?'' dedim uykulu sesimle.

''Böceğim uyandırdım mı seni? ''Dedi heyecanlı sesiyle.

''Her sabah aynı soruyu soruyorsun tatlım sıkılman gerekiyordu bu kadar zaman sonra,'' dedim soruyu beğenmediğimi belli eden sıkılmış sesim ile.

''Tatile gidiyormuşuz çok sevindim. Hem de biz gidiyoruz Cem sen ben... Biliyordum ya o dışı elma şekeri amcamın içinde sadece pamuk şeker olduğunu ,''dediğinde:

''Fazla suyun yan etkisi mutluluk diyorlardı ama sana fazla mutluluk bile dokunmuş özellikle nöronlarına. Ne diyorsun canım sen seyyar satıcı mı benim babam ,'' dedim söyledikleri ile mantığımı konuşturmaya çalışırcasına.

''Öyle deme çok mutluyum işte. İçim içime sığmıyor bugün, ''dedi .

''İçin içine mi sığmıyor Cem gönlüne mi anlayamadım,'' dedim alaylı ve iğneleyici tavrımla. İçten içe de sırıtıyordum. Neden içten sırıtıyorsam evde yalnızdım ne de olsa. Ben de dişlerimi gösterecek derecede kocaman güldüm ta ki Buse'nin tıkanmış sesinden çıkan öksürük hırıltılarını duyana kadar. Biliyorum işte kardeşim ne diye saklıyorsun ki benden duygularını. Cem'den hoşlanıyordu. Bu duyguları aynı ortama girdiğimizde elini ayağını koyacak yer bulamayıp , ağzından çıkan sözleri duymadan konuşmasından ve gereksiz heyecanlanıp çeşitli vazo, çerçeve gibi eşyalarımıza gelen zararlardan anlaşılıyordu.

''Ne oldu iyi misin kardeşim'' ,dedim telaşlı sesimle. Başına gelebilecek her kazada benim canım yanardı. O acı çekerdi ben ise onun çektiği acıların iki mislini... O kadar değerliydi ki benim için. Et tırnaktan ayrılmazsa bende Buse'den ayrımlamazdım işte.

''Cem nerden çıktı şimdi ,''dedi söylediğim alaylı sözlerden memnun olmadığını gösteren haliyle.

''Peki peki ,daha sonra konuşacağız bu meseleyi '',dedim geçiştirerek.

''O zaman yolculuk ne zaman Antalya 'ya, ''dedi sevinçli halinden vazgeçmeyerek.

''Yarın uçuyoruz tatlım,'' dedim vereceği cevabı heyecanla beklerken. Duyduğum sevinç çığlıkları ile onunda mutlu olduğunu anlamak uzun sürmemişti.

''Gerçekten mi ? Çok sevindim. O zaman hazırlıklarıma başlamalıyım bir an önce. Cem e söyledin mi?''Dedi.

''Belki sen aramak istersin diye düşünmüştüm, ''dedim .

''Hayır sen söyle eğer gelemezse telefonda üzüldüğümü fazlasıyla belli edecek bir tepki vermeyeyim,'' dedi Cem' in gelmemesinden korkan titreyen sesiyle.

''Pekala ben onunla konuşurum merak etme gelecektir ,''dedim.

''O zaman akşam görüşürüz böceğim ,''dedi telefonu kapatırken araya girdim.

''Akşam mı? '' Dedim şaşıran sesimle.

''Son hazırlıklarımı senin o ustalık kokan dokunuşların ile tamamlayacağım. Sabah erkenden seninle hazırlanabilmek için'', diye derin bir nefes alarak devam etti: