-21-

99 6 7
                                    


  _GEÇEN BÖLÜMDEN(20)_  

  Işıklandırmaları da özenle seçmiştim Şeyma,Barış,Savaş,Hicran ve diğer rakiplerim karşımda oturuyorlardı hiç heyecanlanmadan çalmaya başladım gözlerindeki parlamayı görebiliyordum hatta bir ara Ali bey ile göz göze gelmiştik başımı daha dik kaldırıp çalmaya başladım aynı zamanda dans da ediyordum sahne havalandırmasından gelen rüzgarla eteklerim de uçuşuyordu her şey harika derken bir anda ışıklar gitti... 

 _ 21.BÖLÜM (TAKİP ET)_

şıkların sönmesiyle herkesten gürültüler kopmaya başlamıştı.Sahnede tek benim, olmama rağmen ayak sesleri bana yakınlaşmıştı kendimi hemen sahne arkasına attım ama arkamdan hala ayak sesleri geliyordu içeriden de çığlık sesleri gelmeye başlamıştı.

Okulun arka çıkış kapısına ulaşıp çıkmayı düşünüyordum ya da kostüm odasına kendimi kilitlemeyi.En yakın yer olan kostüm odasına kendimi attım.Üstümdeki elbisenin pırıltılı taşları beni karanlığın içinde bile belli ediyordu.Başka şeyler aramaya vakit kalmadan kapı kırılıp açıldı.Karanlığın içinde kim olduğunu anlayamasam da hemen kaçmaya çalıştım.Arkamdan birisi gelip peşimden koşmaya başladı üstüne bulduğum her şeyi atmaya başlasam da robot gibiydiler hiç yollarından şaşmıyorlardı.Kaçmayı bırakıp karşılarında dikildim kaçmak sadece beni yoracaktı onlarla yüzleşmem lazımdı Savaş'ın dediği gibi onların bana mı geldiğini öğrenmem lazımdı.Bana yaklaşıp ikisi kolumdan tuttu bir diğeri ise beni bayıltmak için üstüme doğru geldi hiç çabalamadan istediklerini yaptım.

Savaş'ın Ağzından:

Yerimden kalkmaya vakit kalmadan arkamdan bir el uzandı ağzıma götürdüğünde tutmaya çalışmıştım bir yandan da aklımda Teodora vardı o kesin kaçmıştı aramızdan birinin kurtulması lazımdı.Gözlerim yavaş yavaş giderken yanımda duran kardeşlerimi kontrol etmeye çalıştım ama koltuklar boştu ne yazık ki şu an da bedenim de bomboştu...

Teodora'nın ağzından :

Başım deli gibi çatlıyor ne içtim ben  bu kadar kafayı sıyırmış gibiyim gözlerimi açmaya çalışırken elimi yüzüme götürmeye çalıştım ama ne yazık ki beni soğuk bir şey tutuyordu gözlerimi açıp etrafıma baktım "Lanet olsun!!! bu zincirler de ne ? ben ne zaman buraya geldim?"

"Kemancımız da uyandığına göre başlayabiliriz"

Sesin nereden geldiği belli değildi zaten değiştirilmişti bu o Sorunlu adamın sesiydi Lanet olsun  her şeyi yeni yeni hatırlamaya başlıyordum "Lanet olsun ne istiyorsun benden!!"

benim üstümden yanan ışık hariç 6 tane daha ışık yandı olamaz Savaş'ta yakalanmıştı,ne Su eda da mı!!,Şeyma olmasa şaşardım ,Barış mı olayları daha da mı zorlaştırmak istiyorlar ,Hicran, ve o da kim?

Sarışın,uzun boylu,bol makyajlı ve iri göğüslü ya da bu giyinişi onu böyle gösteriyor yok yok kesinlikle bıçak altına yatmış yapay güzel.

"Bu seferki oyunumuzda Savaş kararları verecek hangisi yansın?"

Hepimizin gözleri iri iri açılmaya başladı birbirimize bakıştık.

"Damla SOYKAN , seni terk edip giden sevgilin mi o ateşler içinde yansın Savaş?"

Damla, Savaş'a bakıp "Hadi ama Savaş yapma bunca yıllık ilişkimiz adına mutlu olabiliriz ben döndüm Savaş'ım."

Savaş hiç düşünmeden "Hayır hayır onu bırak"dedi.

Başımı öne eğdim kesin benim ölmemi isteyecekti ki haklıydı ben ona sadece ayak bağı oluyordum.

KemancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin