Her ne olursan ol,her kim olursan ol
ve
her nerde olursan ol ,asla sen sen olmakta Vazgeçme.
Şimşeğin çakmasıyla yağmur damlaları cama tane tane düşmeye başladı.O an hayatım da ilk defa bu kadar güzel ses tonu olan birine rastladığımı fark ettim.Bunu sadece ben fark etmiyordum herkes farkındaydı herkes gibi dikkatle izliyordum.Genç adam, olağanca rahattı sahnelere alışkın gibi. Şarkısı bittiğin de koltuğumdan kalkıp herkes gibi alkışlamaya başladım. O kadar dikkat çekici bir sesi vardı ki herkes susup onu, dinleyebilmişti bu büyük bir cesaret.Gerçe herkes benim gibi bu okulu kazanmayı çok istiyordu bazıları, heyecandan nasıl çalacağını ve söyleyeceğini unutmuştu.Genç adam, yerine geçerken sanki alkışlar ona değilmiş gibi davranıyordu.Koltuğa oturup sahneye yeni çıkacak olan kişiyi beklemeye başladı.Adım okunduğun da heyecandan yerin dibine girebilirdim normal bir zamanda olsak ,ama malesef ki değildik artık hiçbir şeyi önemsememeye başlamıştım kendimi,çevremi,derslerimi ve daha birçok şeyi,sahneye herkesten farklı olarak siyah dar paça kazak, üstüne de montlarımdan birini giymiştim havalar çok aldatıcı olduğundan üç dört gündür kalın giyinmeye başlamıştım zorla.
"Alette Teodora Alonza."
Sahnede duran kemanı alıp "Titanic" çalmaya başladım.Söylemek isterdim ama bu şarkı bana hep onu, hatırlatıyordu hep birlikte söylerdik mutlu günlerdeki gibi herkes, inanamaz dercesine bakıyordu çünkü hepsi Türkçe müziklerden çalmayı seçmişti ben, ise aklıma eseni düşündüm, bana mutluluğu hatırlatanı ,yaşatmaya çalışanı. Yayı her sürttüğüm de dökülen reçine tozu tek bana, yansıyan spot ışığın da daha bir belli ediyordu kendini.Gözlerimi kapatıp bir süre göz yaşlarımı tutmaya çalıştım eskiyi unutmayı aslın da çok da eski değildi tam bir ay oldu.Öğretmenlerden ikisi kalkıp sahneye yöneldi biri Pianoya geçti, biri ise öteki kemanı alıp en çarpıcı kısmın da eşlik etmişlerdi.Neden yaptıkları çok barizdi etkilenmişlerdi kimse, de kılını bile kıpırdatmayan bu burjuva kesim keman çalışımdan etkilenmişti.Cesaretimi toplayıp atak yaptım ve şarkının bitişini en uyumlu şekil de sağladım.Bitirdiğim de ilk iki dakika insanlarla bakıştım salondan çıt çıkmıyordu dinleyen diğer sekiz öğretmen, ise bir an da ayağa kalkıp alkışlamaya başladı sonrasın da ise tüm öğrenciler, ayağa kalkıp salonu alkışa boğdu şu anlık en iyisi bendim, ama daha önüm de 70 kemancı var ve sadece 20 kişi alınacak ümitsizce yerime oturdum sabırla beklemeye başladım herkes bana dik dik bakıyordu.Bakışlardan ne kadar rahatsız olsam da hiç belli edecek bir atak yapmadım.Yeni çıkan adam, da gitar alanındandı ve harika çalıyordu şansı az olsa da şu ana kadar dinlediğim en iyi ikinci veya üçüncüydü ,Mettalica, seçmesi çok iyi olmuş günümüz de daha çok metallica biliniyor herkesin ilgi odağı olabilmeyi de başarmıştı.
Tüm gösteriler bittiğin de herkesin yaptığını yaparak kapıya yöneldim neymiş bizi bir hafta sonra arayacaklarmış.Bu yaptıkları cidden berbat kendimi yarıştırılan bir at gibi hissediyorum.Bu ayrımcılığın da dik alası ama bunu yapmak zorundayım çünkü onun, tek hayaliydi bir gün ünlü kemancı olmam için her şeyi yapabileceğini söylemişti. O,elinden geleni yapmıştı şimdi sıra bendeydi.Kızıl saçlarımla kulaklarımı kapatarak montumun önünü kapattım. Şöför, beni sabırsızlıkla bekliyordu benden daha meraklı olduğu kesindi üvey babamın, tek yandaşı olduğu için olsa gerek.Kapımı açıp içeri girmemi eliyle işaret etti.
"buyrun bayan Teodora."
"Teşekkürler Ferit."
Bana, gülerek baktığın da bağırmak istedim aksanım yüzünden herkes bana, gülüyordu hemen alışmamı bekleyemezlerdi ,belki de hiç alışmama gerek kalmaz gene İtalya da Müzik okuluna girme fırsatı yakalayabilirim ya da anca böyle hayal ederim.
"Sigara mı içtin arabanın için de."
"Ben özür dilerim hanımefendi."
"Arabanın içi sadece babamın parfümü kokacak."
Baba, kelimesi kızlar için en önemli şeydir ne kadar farkında olmasak da bizim, ilk ve tek aşkımız onlar olacaktır çünkü bizim için onlardan, daha fazla canını tehlikeye atan olmamıştır babasız, bir kız iki günlük ömrü kalmış bir insana benzer ben bu duyguyu yaşamayı seçmemiştim...
