26.Bölüm

13.3K 690 15
                                    

Yağız Zelihanın tüm ısrarlarına rağmen onu dinlemeyerek evden dışarı çıktı . Temiz havayı ciğerlerine çektiğinde yaşadığını hissetmişti . Ardından kendi kullanamayacağı için arabayı kullanması üzere Canı yanına çağırdı ve şirkete doğru yola çıktılar . Istanbul trafiği yine kendini belli etmişti . Bu güzel havayı tek bozan şey trafik olmalı diye düşünüyordu . Arkadaşından öğrenecekleri karşısında acaba ne tepki verecekti .

Aslan sabah arkadaşıyla telefonda görüştükten sonra şirkete geçmiş ve arkadaşını beklemeye başlamıştı . Arkadaşına ne anlatması gerektiğini gözden geçirdi . Ne kadarını anlatmalıydı . Arkadaşıyla Zelihanın arası yeni oluşmaya başlamıştı . Acaba anlatacakları aralarını etkileyebilir miydi ? Sanmıyordu . Arkadaşı böyle birisi değildi ama böyle bir şey olursa kendini hiç affetmezdi Aslan . O yüzden söyleyeceklerini doğrudan söylemeli ve kelimelerini düzgün seçmeye dikkat etmeliydi . Ne zaman bu kadar düşünceli bir insan olmuştu . Arkadaşının hayatı kendi hayatını da etkiliyordu . Aslan eskiden böyle birisi değildi . Başkalarını düşünmeden davranır ve hayatını yaşardı ama Yağız hayatına girdikten sonra gerçekten de çok değişmişti. Yağızla üniversite yıllarında tanışmış ve iyi anlaşmışlardı . Yağız kendisi gibi değildi . Küçük yaşta anne ve babasını kaybetmiş birisine göre gayet olgun davranıyordu . Yağızın bu yönü çok etkilemişti Aslanı . Onu her zaman en yakın dostu yerine koymuş ve kardeşi bellemişti . Bu durum Yağızın da hoşuna gitmiyor değildi

Aslan arkadaşını beklemekten sıkılmış bir şekilde yerinden kalktı . Hala aklında olanları nasıl anlatacağını tartışıp duruyordu . Bunları anlatmak onun için gerçekten de çok zordu . Kendisine bir kahve söyleyip penceresinin kenarına doğru ilerledi . Karşısında gördüğü denizin eşsiz manzarası onu her zaman etkilemişti . Kapısının çalma sesiyle o tarafa doğru döndü ve

"Gel ."dedi .

Yağız arkadaşının sesiyle içeriye girdi . Arkadaşı epey düşünceli görünüyordu . Aslanı böyle görmek kendisi için pek de kolay bir şey sayılmazdı . Bugünün tarihini bir yere kaydetse yeriydi . Sahi Aslan neden böyle görünüyordu ? Onu endişelendiren bir konu mu vardı acaba ? Şimdi her şeyi öğrenirdi .

"Günaydın Aslan . Düşünceli görünüyorsun . Bir şey mi oldu ?"

"Yok hayır .Gelsene otur şöyle . Yaran iyi mi? Dur senin için bir kahve söyleyeyim . "

"İyi olur . Yaram iyileşti sayılır ama Zeliha hala üstüme çok düşüyor . Halime Sultandan bahsetmiyorum zaten . Başta bu ilgi hoşuma gitse de artık sıkılmaya başladım ve soluğu hemen yanında aldım ."

"İyi yapmışsın kardeşim . Kadınlar böyledir işte . Yapacak bir şey yok doğaları böyle . "

Konuşmaları sırasında kapı çaldı ve Ayşe Hanım kahvelerini getirdi . Ardından kapıyı da çekerek gitti . Konuşmak için doğru zamanı bekliyordu Aslan . Yağız daha fazla dayanamayarak konuya girdi .

"Saldırgan hakkında senden bilgi istiyorum Aslan . Bana saldıran kimmiş ? "

"Ali diye bir adam . Sizin köydenmiş . Iki hafta öncesinde Istanbula geldiğini öğrenmiş polisler . "

"Peki bu adamın Zelihayla ne ilgisi var ? Beni vurduktan sonraki sözlerini sen de duymuş olmalısın ."

Işte Aslanın hiç konuşmak istemediği yerden soru gelmişti . Ne söylemesi gerekiyordu şimdi ? Arkadaşına uzunca baktı ve ardından konuşmaya başladı

"Ali denen herif köyden tanıyormuş Zelihayı . Zelihayla evlenmek istemiş ama Zeliha kabul etmeyip ardından seninle evlenince küplere binmiş ."

dedi ve bir süre susup arkadaşının konuşmasını bekledi ama arkadaşı hiç bir tepki vermiyordu . Böyle olunca devam etmek zorunda kalan Aslan

"Sizin resminizi çektirip Çocuk Esirgeme Kurumuna şikayet eden de oymuş . Adamını yakalattırdım . Ardından sorguya çekildiğinde her şeyi öttü it herif ."

"Daha önce araştırmam gerekirdi ."

dedi en sonunda Yağız . Bunu nasıl akıl edememişti . O ki her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüp tartan bir insandı . Kendisine şaşırıyordu . Eğer bunu daha önce düşünse ve araştırsaydı her şey yolunda gidebilir ve it herif kendine bir zarar vermeye kalkamazdı . Demek Zeliha onunla evlenmeyi kabul etmemişti . Acaba onu Zelihaya bu kadar takık yapan şey neydi . Bu konuyu Zelihayla görüşse iyi olurdu . Belki bir çözüm yolu bulabilirlerdi . Ardından kendini düşünceli gözlerle izleyen arkadaşına döndü ve

"Gereken cezayı almasını istiyorum Aslan . Bu durumla yakından ilgilenebilirsen çok sevinirim ."

"Tabiki ilgilenirim . Olmuş bil sen . Şimdiden iyi bir avukat ayarladım . İçeride yatmasını sağlamak için elimden geleni yapacağım ."

"Teşekkür ederim . "

dedi Yağız ve usulca yerinden kalktı .

"Artık gitsem iyi olur . Yoksa Zelihayı meraktan öldürebilirim ve ona yeni kavuşmuşken bunu hiç istemiyorum ."

dedi arkadaşına gülümseyerek . Aslan biliyordu . Zoraki bir gülümsemeydi bu ama şimdilik bu da yeterliydi . Arkadaşı endişeli görünüyordu . Onu Daha fazla yormamak için kapıya kadar geçirdi ve ardından karakola gitmek için yola koyuldu . Şu herifin işi ne kadar çabuk halledilirse o kadar iyi olurdu .

Yağız eve girdi ve mutfakta çalışan karısının beline sarıldı . Zeliha beline sarılan ellerle neye uğradığını şaşırmıştı . Sonradan gelenin Yağız olduğunu anlayınca rahat bir nefes aldı ve Yağıza doğru dönerek

"İyisin değil mi ? O kadar gitmemeni söyledim ama beni dinlemedin ."

dedi . Karısının bu haline gülerek karşılık verdi Yağız .

"İyiyim merak etme canım . Aslanla konuşmak bana iyi geldi . Seninle bir konu hakkında görüşmek istiyorum . Biraz oturabilir misin ? "

dedi ve ardından Zelihayı bir sandalyeye oturtturup o da Zelihanın yanına geçti . Söze nereden başlayacağını bir türlü bilemiyordu . Karısını inciltmek istemezdi . En sonunda Zelihanın kendisini beklediğini fark edip söze başladı .

"Bugün Aslanla saldırgan hakkında konuştum . Ali diye biriymiş . Aslan Alinin seni tanıdığından bahsetti . Bu konuda benimle konuşmak ister misin ?"

Zeliha başta ne diyeceğini bilemedi . Çok korkuyordu . Tam Yağızla arası iyi olmuşken ya Yağız onu istemezse ne yapardı? Karşısında beklentili gözlerle kendine bakan kocasına kaçamak bir bakış attı . Ardından çocukların yaptığı gibi parmaklarıyla oynayıp olan biteni Yağıza anlattı . Bu sırada eski kocasından da bahsetmişti. Yağız ilk başta kasılsa da karısının eski kocasına aşık olmadığını öğrenince mutlu olmuştu . Demek bütün endişesi boşunaydı . Ardından Zeliha devam etti .

"Özür dilerim Yağız . Her şey benim yüzümden başına geldi . Ben böyle olmasını istemedim ama ..."

"Şşşş tamam birtanem . Biliyorum senin hiç bir suçun yok . Sadece çok güzelsin ve ben seni çevremdeki herkesten kıskanıyorum . "

Yağız Zelihayı teselli etmek istemişti . Zeliha kocaman gülümsedi ve ona sıkıca sarıldı . Kollarındaki kadını ömür boyu teselli edebilirdi Yağız .

Evet uzun bir aradan sonra yine sizlerleyim . Nasılsınız bakalım ? Sizleri çok özledim. Acaba hayalet okuyucularım nasıllar ? Her ne kadar sizi tanıyamasam da yanımda olduğunuzu bilmek bana güç veriyor . Bu yüzden ben çok iyiyim :) Hepiniz iyi ki varsınız ^-^
Bu arada havalar soğudu kendinize iyi bakmayı sakın ha unutmayın ! Kocaman öpüyorum hepinizi :* Yeni bölümde görüşmek üzere yorumlarınızı bekliyorum ^-^

KADERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin