Gidecekleri yere sonunda varmışlardı . Yağız arabayı park edip yanındaki karısına baktı . Zeliha ve çocuklar yola dayanamamış sıcak havanın da etkisiyle uyuya kalmışlardı . Karşısındaki manzaraya gülümsedi Yağız . Çocuklar da aynı anneleri gibi uyuyorlardı . Nasıl da benziyorlardı annelerine ? Yağız kemerini çıkardı ve yavaşça Zelihanın üstüne eğilip yanağına bir öpücük kondurdu .Bu hareketiyle Zeliha gözlerini açmıştı .
"Geldik mi ?"
diye sordu sessizce Zeliha ."Evet . Artık rahatlayabiliriz . Hadi inelim . "
"Tamam "dedi Zeliha ve çocukları uyandırmamaya dikkat ederek kapısını usulca açıp dışarıya çıktı . Ardından kucağına uyuyan Emiri aldı ve eve doğru yürümeye başladı . Yağız kucağında kızıyla yanına geldiğinde hep birlikte içeriye girdiler ve çocukları biran önce yatağa yatırdılar . Evde bir şey olmadığından Zeliha Yağızı alışverişe gönderdi . Eline bir liste tutuşturmayı unutmamıştı tabiki de . Sonuçta Yağız ne alacağını bilemeyebilirdi .
Zeliha eşyaların üstündendeki örtüleri teker teker kaldırdı . Ardından da evi biraz havalandırmak için camları açtı. Gün akşam saatlerine yaklaşmıştı ama hava hala çok sıcaktı .
-Dedikleri kadar varmış . Ne kadar da sıcak . Ben de bizim köyü sıcak sanırdım .
diye geçirdi içinden . Evi gezinmeye karar verdi . Burası iki katlı bir villaydı ama o kadar da büyük değildi . İstanbuldaki evlerine benziyordu ama farklı olarak buranın büyük bir arka bahçesi bulunuyordu .
-Mangal yapmak için ideal .
diye düşündü ve bunu aklının bir köşesine yazdı .
Yağız alışveriş merkezine girip içerinin soğukluğuyla derin bir nefes aldı . Yılın bu aylarında Antalya çok sıcak oluyordu . Bunu bildiği halde ailesini buraya getirdiği için kızsa da hoş vakit geçireceklerine inanıyordu . Zelihanın verdiği listeyi çıkarıp gözden geçirdi . İlk başta deterjan reyonuna girmeye karar verdi
-Bulaşık deterjanı tamam , bulaşık süngeri tamam . Sanırım artık yemek reyonuna gitmeliyim .
diye kendi kendine konuşurken alması gereken diğer şeyleri de aldı ve kasaya geçerek parayı ödedikten sonra arabasına bindi . Uzun zamandır işlerini bırakıp da tatile çıkmamıştı (tabi vurulmasını saymazsak )
-Burası gelmeyeli ne kadar da değişmiş
diye düşündü . Yarın erkenden kalkıp karısına etrafı gezdirse iyi olacaktı .
Zeliha kocasına kapıyı açıp elindeki poşetlerin birkaçını aldı ve mutfağa yöneldi . Yağız da karısını takip ediyordu . Zeliha mutfağa girince elindeki poşetleri masanın üstüne bırakıp ocağın başına geçerken Yağız da aldıklarını yerleştirmeye başladı . İkisinin de karnı kurt gibi acıkmıştı . Yağız işi bittikten sonra karısına kaçamak bir bakış attı . Zeliha ocağa yeni koyduğu yemeği karıştırmakla meşguldü . Karısının yanına gitti ve arkasından beline sarılıp boynuna bir öpücük bıraktı .
"Çok güzel kokuyorsun "
Zeliha kocasının bu hareketiyle gülümsedi .
"Öyle mi ? Oysaki ben terli olduğumu sanıyordum ."
"Buranın havası çok sıcak öyle değil mi ?"
"Evet öyle gerçekten de "Yağız aklına gelen fikirle gülümsedi ve kendisine dönen karısına bakarak neşeyle
"Ama denize girmek için ideal . Yarın gideriz hep birlikte ."dedi.
"Deniz mi ?"diye sordu Zeliha endişeyle .
"Evet ne oldu ki ?"
"Hiiç ...Şey ...ben sadece yüzmeyi bilmiyorum ."
"Öyle mi?" diye sordu Yağız şaşkınlıkla . Zeliha kocasının bu haline hak verdi ve durumu açıklamaya başladı .
"Bizim orada deniz yok biliyorsun . Öğrenmeye hiç zamanım olmadı ."
"Anladım ."diyebildi Yağız sessizce . Ardından aklına gelen fikirle gülümsedi .
"Merak etme ben sana öğretirim"
Zeliha kendisine pek güvenmese ve korksa bile kocasını kırmamak adına
"Pekala. Öyleyse bir deneyelim " dedi ve kaynayan yemeğin altını kapattı . Yağızla masayı kurduktan sonra afiyetle yemeklerini yediler .
Yağız yemeği bitince karısına gülümseyerek
"Ellerine sağlık "
dedi . Karısı gerçekten de çok güzel beceriyordu şu yemek işini ."Afiyet olsun canım "
"Bu kadar güzel yemek yapmayı nereden öğrendin"
diye sordu merakla Yağız . Zeliha hüzünlense de anlatmaya başladı .
"Ben çok küçükken annem öldü . O yüzden de yemek işi bana kaldı . Fazla güzel yemek yapamıyorum aslında . Elimden geleni yapıyorum sadece "
"Annen kaç yaşındayken ölmüştü ?"
"On yaşında var ya da yoktum . Hastalandı bir gün sonra da öldü . Babam baktı bana "
Sessizce"Anladım zor olmuştur senin için "
dedi Yağız anlayabiliyordu karısını .
"Öyle ama eminim senin için daha zordur ."
diyerek kocasının elini tuttu Zeliha . Kim bilir be acılar çekmişti kocası .
"Halime Sultan hep yanımda oldu . O kadar da zorlanmadım "
"Çok iyi bir kadın "diye demeden edemedi Zeliha .
"Kesinlikle " diye karısını onayladı Yağız . Zeliha yerinden kalktı ve
"Hadi sen salona geç ben de masayı kaldırayım "
diyerek tabakları topladı .
"İstersen yardım edebilirim ."
dedi Yağız . Karısının yorulmasını istemiyordu .
"Gerek yok canım. Hem zaten bütün gün araba kullandın "
"Peki öyleyse "
Yağız salona doğru ilerledi ve televizyonu açıp kanallara baktı . Televizyonda her zamanki gibi güzel bir şey yoktu . Gelen karısına döndü ve karısının yanına oturmasını bekleyerek
"Yarın benimle bir yere gelmeni istiyorum . Başbaşa bir yemek yiyelim "
dedi .
"Başbaşa mı? "
diye sordu Zeliha şaşkınca
"Evet "
"Peki çocuklara ne olacak ?"
"Merak etme onlara bakması için tanıdığım birisini ayarladım"
"Pekala "dedi Zeliha ve kocasının göğsüne sokuldu . Acaba kocası onu nereye götürecekti ?
MERHABA ^_^ Nasılsınız bakalım ? Yine ben geldim :) Neyse sizi tutmayayım da biran önce diğer bölümü okuyun :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER
ChickLitZeliha adı gibi güzel bir kadındır . Ne var ki talihi kendisi gibi güzel olamamış daha 25 yaşında olmasına rağmen iki çocuğuyla ortada kalmıştır . Zaten kader hiç yüzüne gülmemiştir ki . Ta ki Yağızla tanışana kadar . Yağız ciddi bir iş adamıdır...