Deep Breath: LILITH

Chapter 6 (M)

Lilith'le daha sonra Filistinliler aracılığıyla Yunanlılar da tanıştı. Onu, hayaletler ve diğer hayali görüntüleri yöneten tanrıça Hekate'nin kişiliğiyle birleştirdiler.
Bu konu Geç Antikçağ'da Yahudi olmayan gnostik akım yandaşlarının da ilgisini çekti. Onlar tarafından yazıya aktarılan bir efsanede, Lilith'in İsrailli bir lideri nasıl baştan çıkardığı anlatılıyor:

Lilith ona şöyle der: "Artık çocuk yapamayacak kadar kurusun."

Ve o yanıt verir: "Bu nasıl olabilir, ben bir aziz gibi yaşıyorum. Kuruyacak kadar birliktelik yaşamadım."

Lilith der ki: "Evet, ama uykunda, rüyalarında sık sık boşaltıldın. Tohumlarını alarak seni kuruttum."

Bu metin M.S. 4. yüzyıla aittir. Lilith, özellikle bu tarihten sonra hep aynı motifle işlenir. O bir "tohum hırsızı"dır.

- SEHUN -

Karanlık.

Etrafına bakındı.

Görebildiği tek şey karanlıktı.

Ellerini bilinçsizce etrafında hareket ettirdi. Bir şeylere çarpmayı ummuştu, fakat olmadı. Derin ve sessiz bir uzay boşluğunda gibi hissediyordu. Deliler gibi sağına soluna bakınıyordu fakat görebildiği hiç bir şey yoktu. Bu daha korkutucuydu. Kendini savunmasız ve tehlikeye açık bir av gibi hissetti. Kaplanlarla dolu bir kafese bırakılmış gözleri bağlı bir ceylan.

İleride kırmızı bir kapı olduğunu fark etmesi uzun sürmemişti. Düşünmeden ona doğru koşmaya başladı. Bulunduğu yerdeki karanlık, onu boğacakmış gibi hissediyordu. Kapının altından süzülen ışık hüzmesine tutunmak istercesine koştu ve kapıyı açtı. Gözleriyle içeriyi taradı.

Büyük salonun ortasında devasa büyüklükte bir yatak ve koyu yer döşemelerinden başka dikkatini çeken bir şey yoktu. Yatak, izlediği İngiliz Kraliyet filmlerinden bir kare gibiydi. Dört köşesinden tavana kadar uzanan sarmal demirler ve en üstten aşağı doğru süzülen tüller.

Buraya nasıl geldiğini hatırlamak için gözlerini kapattı. Sanki kendini bildi bileli o karanlığın içindeymiş gibi, geçmişe dair hiç bir şey aklına gelmedi. En son neredeydi? Kiminle birlikteydi? Uğraşsa da zihninde bir cevap bulamadı. Gözlerini açtığındaysa, az önce geriden baktığı yatağa uzanırken bulmuştu kendini. Çırılçıplak.

Kıyafetlerine ne olmuştu? Doğrulmak için yeltendiyse de başarısız oldu. Elleri, yatağın köşe demirlerine bağlı haldeydi. Kurtulmak için çabaladı ancak tek yaptığı bileklerini acıtmak olmuştu. Karanlıkta olduğundan daha büyük bir korku dalgası yavaş yavaş onu ele geçiriyordu. Sakinleşmek için derin nefesler almalıydı. İçinden ona kadar sayarken sakin olmaya ve içinde bulunduğu durumdan nasıl kurtulabileceğini düşünmeliydi.

1..

Gözlerini kapattı.

2..

Bağlandığı ipleri kavrayan ellerini serbest bıraktı.

3..