Chapter 22

2.2K 207 77
                                    


Önceki Bölümden;

  Sehun zihninde, Kai'nin bir insan olmama ihtimalini temellendirirken salonuyla birleşik olan mutfağına doğru ilerledi. Yüzleştiği şeyler boğazının kurumasına sebep olmuştu. Tezgaha yanaştı ve kendine bir bardak su doldurdu. İçtiği her yudum su ter olup alnında birikiyordu sanki. Endişesinin bu denli büyük oluşu kendini bile şaşırtmıştı. Bardaktaki suyu bitirmiş yeniden dolduracaktı ki ardında duyduğu ses olduğu yerde donup kalmasına sebep oldu.



Yeni Bölüm;


Vade retro satana

Geri çekil, şeytan!


- SEHUN -


Korku, heyecan, stres veya birden karşısına çıkan bir sokak köpeği. Aniden buz gibi terleyip titremesine sebep olabilecek şeylerdi bunlar. Fakat bu sefer farklıydı. Elindeki bardağın yavaş yavaş aşağı kaymasına neden olan titreyen parmakları, arkasında duyduğu ağır nefesler yüzünden bu haldeydi. Kalbi güçlü bir şekilde atarak kulaklarındaki basıncı artırırken, henüz yeni satın aldığı bardağın elinden kayıp düşmemesi için yavaşça tezgahın üzerine, birkaç saat önce yıkadığı bıçağın yanına bıraktı. Bir eli tezgaha tutunmuşken yavaşça arkasını döndü.

Bahçe kapısı açılmıştı. Muhtemelen oradan girmişti salonuna. Bakışları önce parke zeminin üzerindeki, yağmurun gri lekeler bıraktığı siyah ayakkabıyı buldu. Yukarı doğru tırmandıkça gözleri, bu sabah gördüğü ince tişörtün aynısıyla gelmiş olduğunu gördü esmerin. Korku, şu an Sehun'un inkar edebileceği bir duygu değildi. Ayaklarından saç diplerine kadar hissedebiliyordu. Dakikalar önce okuduğu şeyler ve günler önce karşısındaki adam tarafından maruz kaldığı muameleden sonra, korku basit bir kelime olarak kalırdı hisleri için. Ya yeniden ona aynı şeyi yapmaya kalkışırsa? Bu sefer ona engel olabilecek güç var mıydı bedeninde emin olamadı. Her ihtimali düşünerek kendine ufak kaçış planları hazırladı saniyeler içinde. Telefonu koltuğun önündeki masada kalmıştı ve ona ulaşmak için esmer bedeni aşması gerekirdi. Daha basit düşünüp, koşarak bahçeye açılan kapıdan kaçmayı deneyebilirdi. Kai'den daha yakın olduğu yatak odasına girip kapıyı kilitlemek de bir seçenekti ancak az önce okuduklarından sonra diğerinin gücünün basit bir kapı kilidini yok sayabilecek düzeyde olduğunu düşünüyordu.

Gözleri hala esmerin lekeli ayakkabılarındayken tüm bunları düşünmüş, planlamıştı saniyeler içinde. Bakışlarını yavaşça yukarı kaldırdı ve önce kirli bir gezegenin yükünü taşıyormuşcasına çökmüş omuzlarına, sonrasında da ifadesiz yüzü ve yorgun gözlerine baktı. Nedensizce o an kendisine zarar verecek gücün olmadığını düşünmüştü Kai'de. Yine de tedirginlikle baktı yüzüne. Buluşan bakışların ardından bedeninden anlık bir titreme daha geçti. Bu sefer korku yerine öfke dalgası hakimdi. O geceden sonra yeniden buraya gelmesi Sehun'a karşı açık bir tehditti. Zaten ne olduğundan bile emin olmadığı bu adamın -şeyin?- bilinmezliğine bir kez kapılmıştı. Aynı hatayı bir kez daha yaparak ona güvenmeyecekti. Aksi taktirde Sehun, efsanevi bir yaratık olduğunu düşündüğü bu adamın kendisini öldüreceğine inanıyordu.

Açılan bahçe kapısından içeri giren rüzgar ortamda oluşan soğukluğu daha da keskinleştiriyordu. Sehun'un düşüncelerinin yoğunluğu bu süreyi uzun gösterse de henüz on  saniye olmuştu gözleri onun ağır bedenini göreli. Kaçış hamlesini uygulamak için harekete geçeceği sırada Kai ona doğru bir adım attı ayağını sürüyerek. Sarışın korkuyla kendini tezgaha yanaştırmıştı. Kendisine saldırma ihtimalini düşünüp, Kai'nin bedenindeki en ufak hareketi dahi dikkatinden kaçırmamak için ona bakıyordu. Eli, kurtuluşu oradaymışcasına belinin tam arkasındaki mermer tezgaha daha sıkı tutunurken parmağına değen soğuk metali hissetti. Bir süre önce yıkayıp kuruması için bıraktığı bıçağı hatırlayınca zihninde şimşeklerin çakmıştı. Ve aylarca kilit altında tutulan bir esirin eline anahtarları verilmişcesine sarıldı tezgahın üzerindeki bıçağa.

Deep Breath: LILITHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin