Gece saat 3 gibi Rüzgar la sahile indik . Biraz tedirgin oldum önce ama Rüzgar ı hatırlayıp sadece güldüm . 'şimdi ben Bora ya ne diyecem, nasıl anlatcam seni. Ben bu gece mal gibi havuza daldım sonra biri daha dalıp beni belimden tutup sudan çıkardı . Bi baktım Rüzgar sonra da beni öptü . 'dedim 'buyrun cenaze namazına 'dedi Rüzgar gülerek . Sonra sahil boyunca yürüdük . El ele. Başbaşa.
Sabah 7gibi eve geri döndük . Hastaneye kaçta gideceğimi sorup öğrenince söyle bende gelicem dedi Rüzgar. Bu çocuk gerçekten de öldürtecekti herhalde kendini.
Kahvaltıdan sonra odama çıktım. Dar buz mavisi bilekte kot, üzerime ince bi kazak üzerine gri kapşonlum ve ayağıma adidaslarımı geçirip saçımı at kuyruğu yaptım . Sonuçta ilk tanışmaydı . Ölüme giden son yolda ...
Arabayla giderken radyoda duman çalıyordu . Seni kendime sakladım . Kapşonumu kafama geçirip dışarıyı seyretmeye başladım. Hastaneye vardığımızda neredeyse kimse yoktu. Hemen odaya çıktık . Doktorlar çok iyi gibiydi . Hepsiyle tanıştık . Baş hekim Selim bey diye birisiydi ama tatlı biriydi . Bir saat konußtuktan sonra ana fikir her şey öncelikle kafada biter . Eğer sen iyileşeceğine inanırsan bu pozitif yönde seni etkiler felan filan . Ardından emar çekmek istediler . Emar için yukarıya çıkmıştık . Annem ve iki hemşireyle hazırladım sonra hepsi camın arkasındaki odaya gidip beni izlemeye başladılar . O aletin içine ilk girdiğimde yapamadım çok kötüydü içerisi . Olabileceğinden de kötü. Annem hemen gelip sarıldı. Babamda elimi tutuyordu . Bi beş dakika sonra tekrar denediler . Bu sefer başarılı olmuşlardı . Ama ben kendimi iyi hissetmiyordum . Odaya ilk giren babam olmuştu iyi olmadığımı da söyleyince beni kucağına aldı . Bunu küçükken çok severdim . Uykum gelmişti . Babam sonra beni bi odaya götürdü ve yatağa yatırdı . Babam doktorlar la konuşmak için tekrar çıktı. O sırada bizimkiler gelmişti ama çok uykum olduğu için hemen sızmıştım .
Uyandığımda herkes odadaydı . İlk babam geldi . ' prenses iyi misin? ' dedi . Kafamı olumlu anlamda salladım . İçeriye bi doktor girdi arkasından da selim bey. Bişey demek istiyor gibiydi ama susuyordu . 'öncelikle çok aşırı derecede değil bu hastalık ama öncelikle. ...' dedi . Sustu . 'ya bu bi kıza nasıl denir bilmiyorum ama saçlardan başlamalıyız .' bu adam ne dediğinin farkında mıydı ? Hemde bana . Kesinlikle izin vermezdim . 'Hayır 'dedim sert bi şekilde. ' saçlarımı kesinlikle kestirmem . İstemiyorum . 'istemiyorum dedim size 'diye bağırdım. Ben hala bağırırken bu hemşire girdi ve koluma herhalde ki sakinleştirici yapmıştı çünkü bağırmak istiyordum ama bağıramıyordum .
Eve giderken arabada kulaklığımı takıp yol boyunca dışarıyı seyrettim . Ağlamaktan şişen gözlerimle etrafa bakmaya çalışıyordum . Eve geldiğimizde arabadan inip kapıya geldim . Zili çaldım . Kapı açıldığında ben merdivenlerden yukarı çıkıyordum . Beş basamak felan arkadan da annemin ayak seslerini duyuyordum . İçimden gelme anne bana engel olursan daha fazla sinirlenirim diye geçirdim . Odama girip hemen kapıyı kitledim . Annem 'deniz! ? ' diye seslendi ama açmadım kapıyı . Masanın üzerindeki makasa kaydı gözüm tek bi saniye bile beklemeden aldım elime. Ardından ağlamaya başladım. Ve bi tutam saç ayırdım . Makasla kestim . Kestikçe daha çok ağladım . Ağladıkça annem daha çok bağırıyordu yapma diye. 'anne! hatırlıyor musun saçımı ilk kestiğimizde nasıl ağlamıştim . Sende üç gece yanımda yatmıştın . '
Annem ağlamaya başlamıştı . Ardından babamın sesi de geldi . 'deniiiz?' diye bağırıyordu . Ben hala ağlıyordum . Kapıyı yedek anahtarla açamaya çalışırlar diye anahtarı kapının üzerine takmıştım . 'anne! ' diye seslendim dışarıya 'ölüyorum görmüyor musun? Babaa , kurtar beni baba! ' diye bağırdım . Babam kapıya omuz atıyordu . ' baba ölmeme izin verme baba. Hani küçükken bana hep ne olursa olsun seni korurum demiştin ya baba. İzin verme. Sen benim süper kahramanımdın . Niye beni de kurtarmıyor sun baba. ' dememle kapının kırılması bir oldu . Babam hemen yanıma diz çöktü . Ona bakmaya bile enerjim yoktu ama kafamı kaldırıp ona göz ucuyla baktım. Gözleri şişti . Ağlamıştı . ' korkuyorum baba. Ölmekten korkuyorum ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Deniz Ötesi
RomanceDeniz... Hayatımda gördüğüm en mükemmel şey. Uçsuz bucaksız . Masmavi. Güçlü. Güzel. ♥♥♥ Hayatta yapılan en mantıklı şey ölmektir bence . Ama ya öleceğini bile bile yaşamak. Belki de birkaç ay önce ölseydin umurunda olmazdı ama şimdi ölmek kelim...