Kadın yağmurlu günde kırıklarıyla adamın yanında bitti. Parçalanmıştı. Ve bu parçalı haliyle sevdi adamı. Onu sahiplendi. Hayallerinin baş kahramanıydı. Bir gün sevdi, bir gün ara verdi. Severken kendini değiştirdi. Sevgi kalbini onardı. Ve kalp tamir edildi, ruh canlandı.
Adamla kadın konuştular. Adam da yaralıydı. Ama onun yarası daha da derinlerdeydi. Kadın umut etti. Aşk kıvılcımlarını birer birer hedef olan adama yöneltti. Aşkın tohumları ekildi. Fakat adam tohumlara su olamadı. Tohumlar öylece çürüdü..Kadın adamı sarmak isterken kendisi yaralndı. Kadıb çok sevdi ve çok acı çekti. Adamın derin yaralarında boğuldu. Kadın ağladı. Cesurca... Bedelini ağır ödedi. Biliyordu aşkın zehrini kendi kendine atmalıydı. Kadının duyguları yeniden yağmalandı. Geriye çöp kırıntıları kaldı.
Peki gücü kaldı mı?
Kendini kahveyle sarhoş etmesi normal mi?
Neden hep cesur ve sevenler kaybeder?Güç yok , umut yok , sevgilerin sonu ise hep ayrılık....

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın El Kitabı
RomanceBu kitapta yazmış olduğum çeşit çeşit konulardaki yazılarımı derledim. Bazı sayfalarda hüzünleri paylaşıcağız. Bazı sayfalarda gülüp eğleniceğiz. Bazı sayfalarda yalnızlığı yudumlayacağız. Bazı sayfalarda aşka tutkuyla bağlanıcağız. Ve başka sayfal...