18

6 0 0
                                    


Gece gelir, güneş silinir

Güneş gelir, yıldızları süpürür

Sen gelirsin, ben giderim...

      *Bak şimdi akşam oldu hadi gel yüzü güzel, kalbi hırpalanmış memleketim. Sadece alıştım baştan parlak gibi görünen yıldızlı gecelere.  Sen beni virüs gibi ele geçirirken ben ülkemin bayrağını elimde tutamıyorum. Çünkü elim kan dolu. Tıpkı ağzım gibi. Ağzım keşkelerimle dolu. Sen de keşkelerime layıksın. Tek başımayım. Mahşer günü her yerim. Yüreğimdeki her oda seni bekler. Bilmezler ki sen kirayı sevgiyle bile ödeyemeyen birisisin. Dokunsalar ağlayacak gibisin derler ya ben işte dokunmasalar da ağlıyorum. Ben şimdi böyle afilli kelimeler yazıyorum ya işte bana bakmayın öyle ben aslında sessizliği seçmiş biriyim. Çok şey istemiş biri de değildim. Sadece bir tebessümle idare ederdim hayatı. Tabi sen hayatımı b*k edene kadar...

     Ben şimdi senin karanlığından çıkıp gözümü ilk kez aydınlığa açıyorum. Seni milim milim ezberledim. Kusuyorum bendeki her hücreni. İçimde ölen çocuğunu kalbimden atıyorum. Benim dedem çok asabidir ama çok da insancıl bir insandır. Beni çok üzdüğü oluyor. Ama fazlaca da sevindirdi. Anneanneme geçmişte çok çektirmiş. Çok acı çekmiş anneannem. Kadın başına sevmiş o koca adamı. Yıkamış, temizlemiş, paklamış. Ben anneannemin o yaz akşamları anlattığı geçmişini dinlerken anlamıştım ki dedem bir gram anneannemi sevmedi. Yanlış anlamışım oysa. Anneannemle tatil dönüşü dedem anneanneme uzun uzun sarıldı ve ağladı. Gözleri sanki ağlamak istemiyormuş gibi kıpkırmızı oldu.  Ben o gözlere bakınca anladım bu sevginin aslında bildiğimiz ve tanıdığımız sevgi olmadığını. Bu çok farklı bir ışıktı. Sanki aslanın ağzındaki bir ceylanın gözlerindeki o parıltı gibi. Seviyorsan gidip söyleyeceksin en azından keşke demezsin.  Neyse dersin.   

       Mutluluk kolay bulunmuyor. Ağaçta da yetişmiyor ki toplayalım. Bir insanın kalbinde yetişir mutluluk. Sonra diğer yarımı olan insanın kalbinde pişer mutluluk. Yalnızlıkta böylelikle çöpe atılır. Elleri ellerine değecek. Değmeli ki dünya şekillensin. Haklısın herkesin dünyası kendine. Benim dünyam sana sevgilim. Dünyam da o kadar çok yerin var ki ben yokum o dünya da.  Dünya demişken siz de boğulmuyor musunuz bu kirlilikte ve karanlıkta ? İnsanların kalpleri kirli sevgili okuyucu dünya temiz olsa kaç yazar ? Dünya bizim için ulaşamadığımız bir oyuncak gibi. Ulaşanlar da çabuk soğuyor zaten. Dünya da böyle mi ? Ulaşamadığımız ancak ulaşınca da soğuduğumuz bir oyuncak...


*Anladım tövbe ettirdim kalbime seni

Karanlıklar böldü gecemi

Sönmüş yıldızlardır sesi

Uzun yollardan koşarım çatlamış kalbine*

Siyahın El KitabıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin