Altı: Ceza

22.7K 475 74
                                    

Kris sinirliydi, o küçük bücür seks kasedi yapmıştı, hemde o bilmeden. İşindeki insanlar videoyu görürse işini kaybeder üstelik hapise bile girerdi. Bu düşünceyle titredi

''Kris hala orada mısın?'' oh Chanyeol hala telefondaydı

''Evet buradayım''

''Kusura bakma, bildiğini sanıyordum''

''Lanet olası bilmiyordum! Böyle aptalca bir şey yapmazdım'' bağırdı. ''Battım... Eğer patronum bunu görürse oğlunu zorladığımı düşünecek, hayatım biter''

''Biraz düşünelim, videoda sen onu zorluyormuş gibi görünsen de o da istiyordu. Değil mi?'' Chanyeol haklıydı. Tao onunla oynamak istemişti

''E-evet yani haklısın, fakat bu pek bir şeyi değiştirmez. 29 yaşındaki adam 18 yaşındaki çocukla seks yapıyor! Benim suçum lanet olsun!''

''Yapman gereken tek şey Tao'dan videoyu silmesini istemek. Bence o çocuk senin başının belaya girmesi için yapmamıştır, adı üstünde o bir çocuk. Eğer isteseydi videoyu direk babasına gösterirdi'' dedi Chanyeol. Güzel bir noktaya değinmişti. Fakat yine de kimsenin o videoyu görmemesi lazımdı, özellikle tanıdığı bir insanın. Tao'ya söylemesi için zamanı vardı, ama babası etrafında yokken konuyu açmalıydı

''Bak, biraz düşünmen için seni yalnız bırakayım. Eğer bir planın varsa bana söyle'' dedi

''Tamam ama bir sorum olacak. Tao'nun videosunu nasıl gördün, yani onu izliyor musun?'' Kris kaş kaldırarak telefonda sordu

''Ahh şey hahaha aslında.. yani be-''

''Chanyeol!''

''Tamam! Bana onu söyledikten sonra biraz izlemeye başladım'' diye açıkladı

''İzledin mi? Hemde birden fazla kez?'' Kris sinirlenmeye başladı, kıskandığı için olabilirdi.

''Birkaç kez yemin ederim, sadece canım sıkıldığında'' kendini inandırmaya çalıştı

''Ayrıca benimle videosunu izledin, beni çıplak gördün!!'' çocuğun kıçına gidip gelirken onu izleyen bir yakın arkadaşı olması tiksindiriciydi.

''Senin olup olmadığını kontrol için!''

''Ama 46 dakika olduğunu söyledin, yani neredeyse hepsini izlemişsin!''

''Oh şey doğru, biliyorum bu çok garip. Emin ol en yakın arkadaşımın şeyini görmek çok rahatlatıcı bir şey değil... Ayrıca gitmem gerek, sana iyi şanslar BAYBAY''

''HEY!!'' fakat çoktan kapatmıştı. Kris derin bir nefes aldı. Neden onun başına geliyordu? Belindeki havluyu çözüp eline aldı ve erkekliğine baktı

''Kendini pantolonunun içinde tutamadın değil mi?''

--

Elbette Kris o gece boyunca uyuyamadı, birkaç saatlik uykuyla yattığı yatağından kalkıp kıyafetlerini giyindi. İşe gitmeyecekti, ailesinden birinin acil bir hastalığı çıktığını söylemişti.

Patronunun ofise giriş saati olan 7:30'a kadar bekledi, saat geldiğinde evinden çıkıp arabasına bindi. Tao'nun gittiği diye düşündüğü yakınlardaki okulun 9'da başladığını öğrenerek saat 9'dan önce Huang'ların evinde oldu.

Arabadan inerek kapıya gidip zili çaldı. Çalışanlardan biri kapıyı açtığında hizmetli gördüğüne şaşırdı.

''Günaydın Bay Wu. Üzgünüm ama Bay Huang evde değil, çoktan işe gitti'' dedi. Bayan Huang'ın da yurtdışında olduğunu Tao'dan öğrenmişti, seviştikleri gece 1 haftalık alışveriş için yurtdışına çıkacaktı

Patronum'un OğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin