16| Özledim

5.9K 296 45
                                    


Meraba Meraba Meraba :)

Ve yeni bölüüm! 1 günlük gecikmeden dolayı özür dilerim. Wattpad e yüklediğim halde yayımlanmamış.
Çok içime sinen ama birazcık kısa bir bölüm oldu umarım begenirsiniz.

IYI OKUMALAR!

°°°°°°°°

Baturay Almanyaya gideli tamı tamına yedi gün oldu. Yedi gündür telefonu kapalı. Yedi gündür Giray'ın söyledikleri haricinde hiç bir bilgi almadım. Yedi gündür sesini duymadım. Yedu gündür onu görmedim. Giray'ın söylediklerine göre tedavi de ufak tefek bir kaç sorun çıkmış. Tedavi sürecince radyasyon yayan aletler yasak olduğu için telefonu kapalıymış ve O da doktarundan alıyormuş bilgileri.

Ama işin güzel yanı büyük ihtimalle bu gün dönüyor. Bu düşünce içimin kıpır kıpır olmasını sağlarken onsuz geçen yedi gün de ona ne kadar çok alıştığımı farkettim. Bu iyi mi yoksa kötü mü bilmiyorum ama umrumda da değil. Tek bildiğim bir an önce onu görmek istediğim.

Yataktan kalktığımda bu günün pazartesi olmasına bir kere daha sövdüm. Ayağıma panduflarımı geçirip banyoya girdim. Rutin işlerimi hallettikten sonra odama dönerek hızlıca formamı giydim. Maşanın fişini takarak aynanın karşısına geçtim. Bu gün güzel olmak istiyordum. Her zamankinden farklı, her zamankinden güzel.

Maşa ısınınca saçımdan bir tutam alıp maşaya irice doladım. Yeterli bir süre bekledikten sonra saçımı saldım. Diğer tutamlara da aynı işlemi yaparak saçımla işimi bitirdim. Elimle biraz dağıttıktan sonra gözüme ince bir kalem çektim. Rimeli de sürerek dudağıma geçtim. Hafif bir parlatıcı sürerek ayna karşısındaki işimi bitirdim.

Merdivenlerden ikişer ikişer indiğimde Ebru çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı.

"Günaydın Ebruş. " dedim yanaklarını sıkarken.

"Günaydın kuzum. Otur da bir an önce yiyelim bizimkiler evden çıkmış." dedi masaya otururken.

Yanında yerimi aldığım da on dakikaya karnımı doyurmuştum. Masadakileri dolaba kaldırdıktan sonra Ebruyla evden çıktık. Bizimkiler sokağın başında bizi bekliyorlardı. Yanlarına vardığımızda her zamanki selamlaşmamızı yapıp okul yoluna koyulduk.

Kırk dakikanın sonunda okulaydık. İlk dersin dil anlatım olması sevinmemi sağlamıştı. Dil anlatım dersinide, hocasını da seviyordum. Can kulağıyla dersi dinlemeye vermiştim kendimi.

°°°°°
Son dersin bitiş zilini duyduğumda öküz gibi sırıttığımı fark ettim. Tabi, okul bitti diye kim sırıtmaz ki (!)

Bizimkilerle okulun bahçesine indiğimizde arkamdan ismimin söylenmesiyle sesin geldiği yöne döndüm. Ah, hadi ama bu gün hiç bir şey keyfimi bozamazadı.

Alp'in bana doğru yaklaştığını görünce, bizimkilere siz gidin işareti yaptıktan sonra onları arkamda bırakarak bende Alp'in yanına yaklaştım. Samet ilk başta yerinden bile kıpırdamadan beni izledi ama Egenin zoruyla o da diğerleriyle beraber okuldan çıktı.

"Nasılsın?" Alp'in sorduğu soruya gözlerimi devirmeden edemedim.

"Iyiyim. Hatta çok iyiyim. Sen?" Dedim mesafeli bir tonda.

"Seni gördüm. Kötü olmam mümkün mü?" dedi tam gözlerimin içine bakarken.

"Güzel. Neyse iyi günler sana." konuşmayı kısa keserek tam arkamı dönmüştüm ki bileğimin tutulmasıyla tekrar Alp'e döndüm.

Bir Ukala Bir Cadı☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin