MERHABA!YENİ BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM.UZUN ZAMANDIR YAZAMIYORUM.ÖZÜR DİLERİM.YANİ BİLMİYORUM YAZASIM GELMİYOR VE YAŞADIĞIM AİLEVİ SORUNLARIN ETKİSİ VAR,BUNUN FARKINDAYIM.NEYSE ADLFŞSKLD ÖYLE İŞTE İYİ OKUMALAR,UMARIM BEĞENİRSİNİZ,SİZİ SEVİYORUM...
MULTİ;KORAY (DENİS CHEAN)
"Koray üzgünüm ama benim gitmem gerek Merih aradı ve buraya geliyor"dediğimde sıkıntıyla ofladı ve sorun olmıycağını söyledi o orda otururken kapıya çıkıp Merih'i beklemeye başladım.inşallah fazla kızmaz diye dualar ederken bende tıpkı koray gibi bıkkınlıkla bir nefes verdim.Aptal kafam ne diye kabul etmiştimki!
Biraz sonra Merih'in siyah arabası hızla önümde dururken tedirginlikle beraber bir adım attım.Camı açıp binmem gerektiğini söylemeye çalışırcasına gözlerini gözlerime dikti.Sakin görünüyordu.Yada şimdilik.
Arabaya yerleşirken o an defalarca düşündüğüm şeyi tekrar düşündüm.Sevgilimmiydi?Abimmiydi? yada çok çok yakın bir arkadaşımmıydı?Neyimdi sahiden o benim?Hayatımdaki konumu neydide bana bu denli karışıyordu?Yada ben neden buna izin veriyordum?Saniyeler içinde tüm bunlar beynimde dolanırken tekrar susma hakkımı kullandım.Cesaret edemedim sormaya.Her zaman olduğu gibi.Bu huyumdan nefret ediyordum işte!Çoğu şeye cesaretim varken ne diye böyle basit birşeye cesaret edemiyordumki!Bu düşüncelerden kurtulmak istercesine başımı sağa sola salladım.
"Özür dilerim" ha?Özürmü dilemişti o?Merih?Özür?Benden?Şaşkınlığımın sesime yansımaması için ayrı bir uğraş verirken konuştum bende
"Ne için?"Ne için diliyorduki.Ben bağırır çağırır,yargısız infaz yapar sanıyordum!Çünkü Merih buydu!Bunun için ona çok kızıyordum ama o an özür dilemek gibi bir erdemlik yapınca bu tepkimin boş olacağını düşündüğüm için sustum.TEKRAR VE TEKRAR SUSTUM!
"Bak Duru biliyorum çok aşırı tepkiler gösteriyorum sana ama buna engel olamıyorumki!Başka bir erkekle randevuya çıkmanı bırak konuşmana dayanamıyorum!Hele ki o erkekle benim yüzümden tanıştıysan daha kötü hissetmeme neden oluyor.Koray iyi biri değil tamammı?Ona güvenme hatta arkadaşlık kurma..."tam bana emir vermemesi gerektiğini söylemek için ağzımı açmıştımki geçen birkaç saniyenin ardından "lütfen..."diye bitirdi cümlesini.Biliyordu kızacağımı emrivaki yaptığı için inat edip zıt gideceğimi.Tanıyordu beni...Biliyordu huyumu.Diyecek birşeyim kalmayınca başımı olumlu anlamda salladım.
Merih beni eve bırakmış ardından gitmişti.O gittikten sonra tekrar bir duş alıp yatağıma uzandım.Ne zaman canım sıkkın olsa yada stresli rahatlamaya ihtiyacım olsa duş alırdım.Birazcıkta olsa rahatlamamı sağlardı bu.Komidinin üstünde duran telefonumu alıp saate baktım 4'e geliyordu.Daha çok erkendi,uykumda yoktu.
Merihle ilişkimiz çok garipti.Ne olduğumuz belli değildi.Zaten kimin düzgün bir ilişkisi vardıki?Hangi kızın yada erkeğin tam olarak herşeyiyle ona uygun sevgilisi vardı.Mutlaka bir yerden defo veriyordu.Öyle karşınıza geçip size baktığında ruhunuzun bedeninizin çırılçıplak kaldığını hissettiğiniz bir sevgiliniz oldu mu?
Yada şöyle sorayım size baktığında aklınızdan geçenleri kalbinizin şarkısını,isyanınızı,kederinizi,korkularınızı siz anlatmadan gören,karşınızda saydamlaşmış birisi olarak kalabileceğiniz bir sevgiliniz oldu mu?
Şahsen benim olmadı.Zaten bu zamanın aşıkları yapmacık,sahtekar,samimiyetsiz.Etrafa boş gülücükler saçan gösteriş sevdalısı insanlar.Tabi bu dediğimi genelleme yaparak söylemiyorum fakat bir çoğu için geçerli.
Göz kapaklarımı zorlanarak açtığımda camdan yansıyan ay ışığını gördüm.Ne kadardır uyuyordumki böyle?Yavaşça yatakta doğruldum.Saçlarım hala nemliydi.Boynuma yapışan saçlarımı düzelttikten sonra yataktan kalktım.Karşıdaki duvar saatime baktığımda saat gece 1 i geçiyordu.Nasıl uyumuşum böyle..
Cama doğru ilerleyip birsüre dışarıyı izledim.Nefes almaya ihtiyacım vardı.Kapının arkasından şalımı alıp annemle babamı uyandırmamaya özen göstererek aşağıya indim.Anahtarlıktan anahtarımı alıp bahçeye çıktım.Soğuk hava nemli yüzüme çarpınca ister istemez titredim.
...Merih'ten....
Saatlerdir arabanın içinde oturmuş Duru'yu düşünüyordum.Aptaldım!Tam bir Aptal!Yine kırmıştım onu,yine üzmüştüm.Korkuyorum ondan,kendimden biz olmaktan...Çünkü kimi sevsem kayıp gidiyordu elimden.Kaybediyordum herkesi,tüm sevdiklerimi.Onlar benim zayıf noktamdı ve beni zayıf noktamdan vurmak isteyen birçok insan varken bir kişi daha eklenemezdi listeye.
Arabayı garaja sokmakla uğraşamadan uygun olduğunu düşündüğüm eve yakın bir yere çektim arabayı.Arabanın anahtarını sallarken evin yolunu tuttum.Kapıya geldiğimde dönüp Duruların evine bir göz gezdirdim.Bahçede bir hareketlilik görünce yavaş adımlarla oraya doğru ilerleyip demir kapıdan içeriye doğru bakındım.Hamakta biri oturuyordu.Sırtı bana dönük olduğu için göremesemde altın rengi saçlarından o olduğunu anladım.İlk önce ne yapacağını merak edip birkaç dakika tepkisizce izledim.Hareketsiz öylece oturmuştu.Demir kapıyı açıp içeri girerken çıkan gıcırdama sesiyle irkilerek bu tarafa döndü.Sanırım benim olduğumu gördüğü için yüzüne bir rahatlama geldi.Oraya doğru adımlarımı yönlendirdiğimde hala boş bakışlarla bana bakıyordu.Karşısındaki sandalyeye yerleştim.
"Merhaba" dedim.Cevap vermesini beklerken o an öyle birşey olduki kalbim binbir parçaya ayrılıp aynı zamandada endişeyle dolmuştu.Cevap veremeden birden şiddetle ağlamaya başladı.Şokumu atlatıp hemen yanına yerleştim.Başını tutup göğsüme bastırdım.O an tekrar lanetler savurdum kendime.Benim yüzümden böyleydi.Sadece bugünkü kabalığım değil,günlerin birikimi vardı.Kıskanıyor,herşeyine karışıyor alıkoyabiliyordum.Ama ne olduğumuz belli değildi.Duygu karmaşası yaşıyordu.Bıkmıştı artık,farkındaydım.Hıçkırıkları yerini iç çekişlere bırakınca yavaşça uzaklaştırdım kendimden.Kafamı biraz eğerek yüzüne baktım.Gözleri şişmişti,burunu ise hem soğuğun hemde ağlamanın etkisiyle kızarmıştı.
"Duru..."dedim hem hüzünlü hem çaresiz hem şaşkın hem ne yapabileceğini bilmeyen bir ses tonuyla.
"İyimisin güzelim?"
"İ-iyiyim.Özür dilerim.Sadece buna ihityacım vardı ve b-bir anda patladım işte."
"Sorun değil.Annen ve Baban evde olmasa seni odana kadar taşırdım.Ama şimdi gece gece bir sorun çıkmasın hadi odana geç.Bende odama geçeceğim ve balkona çıkıp seni camdan odana geçtiğine dair görücem.Tamammı?"
Usulca başını salladı.Kolundan tutrak yavaşça kaldırdım.Ağır adımlarla eve ilerlerken onu seyrettim.Kapıya varınca titrek elleriyle anahtarı deliğe sokmaya çalıştı.Elleri titrediği için beceremiyorken birkaç denemenin ardından başardı.Eve girip kapıyı kapattığı an rahatlık aynı zamanda sıkıntıyla beraber bir nefes verdim.
Olmayacaktı böyle.Hem canını acıtıp hem ona istediği şeyi veremiyorken yapamazdım.İstediği şeyi verirsemde onun hayatı tehlikeye girecekti.Keşke...Keşke hiç karşılaşmasaydık dedim içimden.En iyisi daha önce düşündüğüm o an saçma gelen ama şuanda mantıklı gelen şeyı yapmaktı.Gitmek.Bir süreliğine ondan uzak durursam hem ona hem bana iyi gelecekti.Ah tamam!Bana iyi falan gelmeyecekti!Hemde hiç!Ama eğer ona iyi gelirse sorun yoktu.Arabama binip İstanbuldaki dağ evine gitmek üzere yola koyuldum.Özür dilerim Duru...İğrenç herifin teki,seni yarı yolda bırakan piçin teki ve korkak acizin teki olduğumu düşünceksin.Ama hepsi senin için.Sadece...senin.Anne ve babama birkaç günlüğüne tatile gideceğim yalanını uydurup endişelenmemeleri için bir mesaj yazdım.Aslında annemin endişelenmemesi için yazmıştım.Açıkcası...Babam umrumda değildi.Oda bencil herifin tekiydi.Fakat buna katlanmak zorundaydım.Annem için katlanacaktım en azından....

ŞİMDİ OKUDUĞUN
➰ YILLAR SONRA ➰
Teen FictionYıllar sonraki karşılaşma.Pembe hayatına düşen siyah leke.Bu ikilinin aşkı bütün olanlara rağmen devam edebilirmi sizce?