⚠️DİKKAT!⚠️
ZİHİNLERİMİZİN KUMANDASI KİMLERİN ELİNDE⁉️
➖1989 yılı...
Türkiye, ilk defa pizza dükkanlarıyla tanışır.
Türkiye'ye birkaç dükkan açarak pazarın nabzını yoklayan ünlü marka aldığı sonuçla şoka girer.
Bekledikleri gibi olmaz.
Boğazına düşkün olduğu için pizzayı seveceğini düşündükleri Türk tüketicisi, pizzayı sevmez.
Dükkanlar kapatılır.
Geri dönülür.
➖1991 yılı...
Murakami-Wolf-Swenson Productions'ın ürettiği bir çizgi film dünyada büyük ilgi görür.
Yapımcı şirket Türkiye'deki bir özel kanala bu çizgi filmi teklif eder.
Kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması gerekenin %10'udur.
Adeta kapandaki peynir gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel kanal.
Yayınlanmaya başlar.
Çizgi film Türkiye'de de çok tutulur.
Oyuncakları, rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap kapları ile müthiş bir pazarlama da beraberinde gelir.
➖1994 yılına gelindiğinde çizgifilm dizisi milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına almıştır.
Bu çocuklar tuhaf bir biçimde annelerinden pizza pişirmesini istemeye başlar.
Türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını bilmez.
Talep gitgide artar.
Derken pizza zinciri dükkanlarını yeniden aktif hale getirir, yeni dükkanlar açar.
Çocuğu yemek yemeyen anneler mecburen pizza sipariş eder.
Liseli, üniversiteli gençler arasında bir itibar nesnesi haline gelir.
Türk mutfağının demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş, gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına gider hale gelir.
Tesadüfen (!) pizza talebini patlatan bu çizgifilmi çoktan tahmin ettiniz değil mi?
Bravo!
O çizgi film;
"Ninja Kaplumbağalar"
O pizza zincirini de tahmin ediyorsunuzdur, onu da buraya yazmayayım.
Şimdi o çocuklar büyüdü, çizgifilmi ilk izleyenler 30'larına geldi.
İlk jenerasyon genç evli, yeni nesil aile oldu.
Onlardan sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde kalıyor.
İlk jenerasyondaki evliler evde yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor : "Pizza mı söylesek?"
Bir sonraki jenerasyon da yurt odasına ya da öğrenci evine neredeyse her akşam pizza sipariş ediyor.
"İŞTE ALGILARIMIZ BÖYLE YÖNETİLİYOR"
İşte 20-30 yıllık stratejiler çiziliyor, uygulanıyor.
Bizim eğlenceli diye izlediğimiz masum çizgifilmler, diziler, sinema filmleri birtakım fikirlerin beyinlerimize çok daha hızlı zerk edilmesini sağlayan katalizörlerden ibaret.
Ve emin olun, bu bilinçaltı pazarlamacıları, bu algı sihirbazları bize sadece pizza yedirmiyor!..
Bu sadece bir örnekti,
Her Amerikan filminde Apple bilgisayarların görünmesi bugünkü Apple çılgınlığının temeliydi.
Her filmde sabah işe giderken elinde Starbucks kahve ile koşturuyor olması bugün bir kahveye 15 lira ödüyor olmamızın müsebbibi.
Afrika'da ayağında ayakkabı olmadığı için petşişe bağlayan Afrikalı gençlerin elinde içine su doldurulmuş Coca-Cola kutularıyla gezmeleri ve bununla sınıf atladıklarını düşünmeleri de yıllardır Coca-Cola'nın yaptığı "MUTLULUK" reklamlarının sonucu.
Gerçekte mutlu olmayanlar içtikleri içecekten mutluluk akıtmaya çalışıyor işte, başka bir şey değil.
Biz hatırlamayız ama babalarımızın hayranı olduğu "Western" (Vahşi batı) filmlerindeki karizmatik kovboyu.
O kovboyun ağzındaki Marlboro sigarayı babalarımız bugün hala bırakabilmiş değil.
Etkiye bakar mısınız⁉️
☝️İşte bu yüzden unutmayalım;Bize sunulan görüntülerin, reklamların, film ve dizilerin %99'u bir amaca hizmet ediyor.
İnanmadan,
etkilenmeden,
kendimizi kaptırmadan önce,
iki kere düşünelim.
❓❓❓❓❓
"Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter" diyordu Malcolm X,
☝️Uyanık olmayana
pizzayı da yedirirler,
kolayı da içirirler
üzerine de bir sigara yaktırırlar!..
Afiyet olsun!Ve kardeşlerim bu anlatılanlar sadece bu işin görünen yüzü. Birde bizi kandırdıkları daha çok şeyler var yediğimiz yemekten tutup izledigimiz tv programlarıda bile biz müslümanların hayalarını edeplerini çaldılar şimdi bir düşünelim bakalım:
Artık bir dizide müstehçen bir sahne çıkınca cok normal karşılar olduk. Halbuki Rabbinin sana haram kıldığı birşeydi bu ve biz bide bunun üzerine tebessum ettik ve en büyük hatayı yaparak haramı onaylamış olduk çünkü tebessum onu beyendiğinin belirtisidir.
Bunun yanıda gayri müslimlerin biz gafil müslümanlar için hazırladığı şarkı ,dizi, film hatta ve hatta cizgi filmlerde subliminal mesaj hazirlamak tadırlar Peki subnuminal mesaj ne demektirSÜBLİMİNAL MESAJ NEDİR ?
Bilinçaltını etkilemeyi amaçlayan reklamlara (mesajlara) subliminal reklam adı verilir. Genel olarak "bilinçaltına yönelik mesajlar/ reklamlar" olarak ifade edebiliriz. Bu tip mesajlar üç şekilde uygulanır:
1-Reklam afişleri, logoları ve benzeri nitelikteki görsel malzemenin içine saklanmış şekil, kelime ve rakamlar yoluyla
2-Gözle algılanamayacak kadar kısa süreyle ve sık patlayan flaşlar şeklinde sinema ya da televizyon görüntüsü yoluyla
3-İşitsel yollarla
Bu yöntem, bir ürünün reklâmını yapmaktan, bir inancın ya da görüşün propagandasını yapmaya kadar varan geniş bir perspektifte kullanılmaktadır. Görsel ve işitsel olarak algılanamayan da ziyade bilinçaltı düzeyinde algılanan söz, resim, görüntü ve biçimlerden oluşur.
Örneklerine geçmeden evvel bu sistemin kurgulandığı işleyiş üzerinde durmak istiyorum
Bilinçli olarak algılayamadığımız hâlde gördüklerimizin pek çoğu bilinçaltımız tarafından algılanır. Bunu sağlayan göz çukuru olarak isimlendirilen "fovea"dır. "Retinanın merkezinde bulunan, çapı sadece yarım milimetre kadar olan bu çukur, yalnız konileri içerir ve net görüntüyü diğer bir deyişle görüş keskinliğini sağlar"[i] Fovea, retinanın küçük nesneleri ve ayrıntıları ayırt etme yetisinin en yüksek olduğu kısmıdır.[ii]
Göz çukuru (fovea) bütün görüntüyü ayrıntısıyla alır ve bunu zihne aktarır, zihin bunları depolar, ama biz bunların hepsini bilinçli olarak algılamayız. Bunu bir kamera gibi düşünün. Kamera, mercek ve diğer mekanizmaları sayesinde kayıt yapar ama sadece kayıt yapar, algılamaz. Şu durumda bizim görüp de bilinçli olarak algılayamadığımız her şeyi bilinçaltımız kaydeder.
Bilincimiz, duyusal girdileri analiz eder. Düşünür, muhakeme eder, eleştirir, değerlendirir. Fikir ve/veya telkinleri yarğılar, kabul eder veya reddeder. Yani mantık süreçleri egemendir ve bilişsel fonksiyonlar üstlenir.[i]
Bilinçaltı ise beynimizin farkında olmadığımız yanıdır. Otomatik bir pilot gibi bütün deneyimlerimizi depolar. Bilinçaltı heyecanlarımızı, sezgilerimizi, alışkanlıklarımızı ve güdülerimizi depoladığı gibi bunların eyleme dökülmesinden de sorumludur.Bilinçaltı zihin telkin ve imgeleme yoluyla iknaya riayetkârdır. Bilinçli zihnin aksine sorgulamadan tekrarlı önerileri kabul eder, pekiştirir. Bütün otomatik davranışlarımız, alışkanlıklarımız ve heveslerimiz hafızada kayıtlı bilgiler arasındadır. En önemli vazifesi ise depoladığı verilere dayanarak mutluluğu sağlamaktır.[ii]
Bilinç aynı anda 3 ilâ 7 işi yapabilir. Daha fazla görev yüklendiğinde kilitlenir. Bu yüzden dikkatimizi yönlendirmediğimiz, bizi o anda ilgilendirmeyen birçok veri bu filtreden süzülür. Beş duyumuzun karşılaştığı çok sayıda duyum, algılanmadan bilinçaltı hafıza deposuna kaydeder ve size benimsettikleriseyi normal hayata geçirirler...
Birkaç örnek vereyim size
Cristiyana Agleura nin tum kilipleri subniminal mesaj dir keza Rihannaninda arama motoruna yazarsaniz ayrintili bir bilgi çikar.Allah a emanet olun kardeşlerimm uyumayalim İnşaAllah çünkü" müsluman uyanık olmalı"...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müslüman Uyanık Olmalı
No FicciónSelamun Aleykum Kardeşlerim Sizlere makalelerimi paylaşmak istiyorum ve bunun devamındada bir yorum bekliyorum. Kardeşlerim sizlerle kısa ve öz olarak "MÜSLÜMAN UYANIK OLMALI" diyorum Bizler teknolojiyi ve sosyal medyayı hep kötü yönde kullandık v...