Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in vasiyeti üzerine Veysel Karani Hazretleri’ne bırakılan kutsal emanetlerden biri olan Hırka-ı Şerif, 10 Mayıs 2019 Cuma günü saat 10:00’da Fatih, Hırka-ı Şerif Camii içerisindeki Hırka-ı Şerif Dairesi’nde ziyarete açılıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan ayının ilk Cuma gününde ziyaret açılışı yapılacak olan Hırka-ı Şerif, Ramazan ayı boyunca hafta içi saat 10:00 – 18:00 arasında, hafta sonu ise 09:00 – 18:00 arasında ziyaretçilerle buluşacak. 31 Mayıs 2019 Kadir Gecesi’nde ise ziyaret, teravih namazı sonrası sabah 2:30’a kadar devam edecek olup, arife günü ikindi namazı sonrasında Hırka-i Şerif ziyareti dua ile sonlanacak.
Veysel Karani: “Koşulsuz Sevgi”
Veysel Karani Hazretleri’nin, Peygamber Efendimiz (SAV)’i görmese de onun yaşam tarzı ve hassasiyetlerinden esinlenerek, hiç kimsenin yol göstermesi olmadan sırf Cenab-ı Hakk’ın irşadıyla velayet derecesine ulaştığına inanılmaktadır. Veysel Karani Hazretleri’nin bu muhabbet, samimiyet ve bağlılığın neticesinde Peygamber Efendimiz tarafından ödüllendirilen Hırka-ı Şerif, bugün Fatih, Hırka-ı Şerif Camii içerisindeki Hırka-ı Şerif Dairesi’nde muhafaza edilmektedir.Hz.Muhammed (s.a.v.), dünya gözü ile göremediği Üveys'in, gösterdiği sadakat, muhabbet ve bağlılığa karşılık hırkasını çıkararak Veysel Karanî'ye hediye edilmesini Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali'ye (r.a.) vasiyet buyurmuşlardır.
Hz.Muhammed'in (s.a.v.) vefatından sonra, Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali (r.a.) Resûlullah'ın bildirdiği alametlere göre Üveys'i araştırmışlar, gerek Yemen ve gerekse Kûfe civarından Medine'ye gelen bütün kafilelere onu tanıyıp tanımadıklarını sormuşlardır. Ancak gizliliği çok şöhreti de az olduğundan onu tanıyan kimse çıkmamıştır.
Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali (r.a.) Kûfe'ye geldiklerinde, Hz.Ömer (r.a.) hutbe esnasında:
"Ey Necid'liler, kalkınız" dedi, kalktılar.
"Aranızda Karen köyünden kimse var mıdır? dedi.
"Evet" dediler.
Birkaç kişiyi ona gönderdiler. Hz.Ömer (r.a.), onlara Veysel Karanî'yi sordu. "Biliyoruz o, sizin bildiğiniz gibi biri değildir. Divanedir, insanlarla pek görüşmez" dediler.
Hz.Ömer (r.a.) "Onu arıyorum, nerededir?" buyurdu.
"Arne Vadisinde develerimize çobanlık yapmaktadır, biz de karşılığında ona akşam yemeği veririz, saçı-sakalı karışıktır, şehirlere gelmez, kimse ile sohbet etmez. İnsanların yediğini yemez, üzüntü ve neşe bilmez, insanlar gülünce, o ağlar, insanlar ağlayınca o güler." dediler.
"Onu arıyorum" dedi, Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali (r.a.) ile onun olduğu yere gittiler. Veysel Karanî'yi namaz kılarken buldular. Karşılaştıkları perişan ve pejmürde kılıklı dervişin Üveys olduğuna inanamadılar. Ancak develeri onun yanından ayrılmıyor, çevresinde duruyorlardı. Allah develerini gütmesi için bir melek vazifelendirmişti. Namazı bitirip selam verince, Hz.Ömer (r.a.) kalktı ve selam verdi, Üveys selamı aldı. Hz.Ömer (r.a.),
"İsmin nedir?"diye sordu.
"Abdullah, yani Allah'ın kulu" dedi.
"Hepimiz Allah'ın kuluyuz, esas ismin nedir?” diye sordu.
"Üveys" dedi.
"Sağ elini göster" dedi, Üveys gösterdi.
Hz.Ömer (r.a.) "Peygamber Efendimiz size selam etti, mübarek hırkalarını gönderip; alıp giysin ümmetime de dua etsin diye vasiyet buyurdu" dedi.
"Ya Ömer! Ben zayıf, aciz ve günahkar bir kulum. Dikkat buyur, bu vasiyet başkasına ait olmasın?" deyince, Hz.Ömer (r.a.):
"Hayır ya Üveys, aradığım kişi sensin. Peygamber Efendimiz senin vasfını belirtti." cevabını verdi. Bunun üzerine Veysel Karani Hırka-i Şerif'i hürmetle aldı, öptü, kokladı, yüzüne gözüne sürdü ve ardından;
"Siz burada bekleyin" diyerek yanlarından ayrıldı. Biraz ileride hırkayı hürmetle yere bırakıp, şükür secdesi için yüzünü yere koydu. Hak Teala Hazretlerine şöyle duada bulundu:“Ya Rabbi! Sevgili Peygamber Efendimiz, ben fakir, aciz kuluna Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali (r.a.) Efendilerimizle Hırka-i Şerif’lerini göndermiş” diyerek günahkar olan bütün Müslümanların affı için dua etti. Bir çok günahkar Müslüman’ın affolunduğu bildirilince, mübarek Hırka-i Şerif’i hürmetle giydiler.
Sevgili Peygamberimiz; “Onun şefaati sayesinde Rabia ve Mudar kabilelerinin adedi kadar insanlar cennete girecektir” buyurmuşlardır.
Kısacası; Hz.Ömer (r.a.) ve Hz.Ali (r.a.) Efendilerimiz Veysel Karanî Hazretlerini araştırıp soruşturmuşlar, onu bularak mübarek emaneti kendisine teslim etmişlerdir. Ayrıca Peygamberimizin kendilerine tavsiyesine uyarak onun hayır duasını almışlardır.Veysel Karanî Hazretleri hayatı boyunca bu mübarek hırkayı gayet itina ile korumuştur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müslüman Uyanık Olmalı
No FicciónSelamun Aleykum Kardeşlerim Sizlere makalelerimi paylaşmak istiyorum ve bunun devamındada bir yorum bekliyorum. Kardeşlerim sizlerle kısa ve öz olarak "MÜSLÜMAN UYANIK OLMALI" diyorum Bizler teknolojiyi ve sosyal medyayı hep kötü yönde kullandık v...