Kardeşimden Sonra

VIII BÖLÜM

MULTİ-HİRANIN KARDEŞİ
                 VIII BÖLÜM
             HİRANIN AĞIZINDAN
Namazımı kılıp Alinin yanına gittim.
Karşı-karşıya olan koltuklarda oturmuştuk.
Ali-Namazmı kıldın?
Hira- Evet.
Birkaç saniye  bekledimki birşey söylesin ama söylemedi.
Hira-Ali her hangi biri namaz kılıp bitirdikten sonra "Allah kabul etsin" denir.
Ali- Allah kabul etsin. Böylemi?
Hira- Amin. Allah sanada nasip etsin. Evet böyle.
Ali- Amin.
İnci ve Ersin odaya girdiler.
İnci- Ersin bunlar bir-birini boğazlarlar diye dülünmüştüm ben.
Ersin- Bende öyle düşünmüştüm ama ters köşe yaptılar.
Ali- Hira ben Ersini dövsem günah yazılırmı.
Hira- Bilmem belki.
Ersin-Abi sende alıştın lan artık.
İnci- Ya çocuklar ben çok acıktım. Ne yiyelim?
Hira- Dolapta yemek yok yapmalıyız o zaman. Börek yapalım patates kızartması birde köfte.
Ali- Hira salata benlik.
Hira- Tamam Ali. Ersin birşey istermisin .
Ersin- Ya Hira hasta deyilim ki sadece yaralandım o kadar. Birşeyim yok. Ne yapamalıyım ben.
Hira- Hiç birşey otur dinlen yemek olunca gelirsin mutfağa.
Ersin- Tamam o zaman benim için hava hoş ama salonda yalnız oturmam sizinle mutfağa gelicem bende.
Mutfağa doğru yürüdük.
Ben böreyin  hamurunu yapıyordum.
İnci köfteni kızratmaya başlamıştı.
Aliyse hala salatalıkları bulmaya çalışıyordu.
Ersin-Ali abi sen salata yapana kadar. Yemeyi bitirip kahfeye geçeriz oğlum biz.
Ali- Lan beni deli etme oğlum kolaysa kendin yap.
Böreyi yapıp fırına attım. İnci de köfteleri kızartıyordu hala. Patatesleri soyup yıkayıp doğrayıp sıcak tavadaki yağın içerisine döktüm. Patasi karıştırmak işlemini İnciye bıraktım. Aliye baktığımda biri büyük biri küçük doğramıştı malzemeleri.
Hira-Ali yapma sen ziyan ettin bu kadar malzemeyi ya.
Ali- Yapmıyorum ya. İnci bu ikisi bana laf sokuyor. Bizde bir olalım.
İnci- Ali onların alqılama sorunu var kafaya takma abi.
Hira-Demek öyle hanım efendi. Siz görürsünüz. Çekil Ali ben yaparım salatayıda. Ya kızım sana bak hala bir köfteyi bitiremedin kayınananın dilinden kurtulamazsın sen. Bak Ali öyren bir gün karın olunca yardım edeceksin mezara gitmesin benimle.
Ali- Benim gelecekteki karım hamarat bir kere. Her yemeyi yapmayı bilir bana ihtiyacı kalmaz. İnci-Hira canım bitti napıyım şimdi?
Sofrayı kurayımmı?
Hira- Bir zahmet canımın içi. Namazını kılmıştın dimi sen?
İnci-Evet kıldım. Sen?
Hira-Evet kıldım
Ali- Allah kabul etsin.
İnci- Amin.
Dönüp Alinin yüzüne tebessüm ederek baktım. Oda gördü ve bana sırıtarak bakıyordu. İnci sofranı kurduktan sonra yemeye oturduk. Yemekleri yedikten sonra masayı toparladık İncimle. Ama Ali gil çıkmamıştılar dışarıya.
Hira-Ali ve Ersin bey sizi salona alalım. Bizde kahveleri yapıp gelicez.

Ali ve Ersini salona yolladım sonunda.Kahveleri yapana kadar konuşmaya başladık.
Hira-İnci sana bir haller olmuş? Ersin ne alaka?
İnci- Hira bilmiyorum ya. O kadar nefret ediyorum ki, ama bir yerine zarar geldiyi zaman kalbim binbir parçaya ayrılıyor sanki. Kiminlese kavqa etsem belki, eşleştiriyorum onun yaptıkları daha çok yakıyor canımı.
Yüzü kıpkırmızı olmuştu.
Hira - Canım arkadaşım benim utanırmıymış.
Hava biraz sıcakladığından mutfağa açılan bahçenin kapısını açmıştım. İnciyle kucaklaştığımız an içeriye birinin girdiyini hiss ettim. Ve o an boynumda soğuk bir nesne ve beni tutan bir el vardı. İncinin yüzü bembeyaz olmuştu. Ben qaliba şoktaydım birşey yapamıyordum.
İnci birden bağırmaya başlamıştı.
İnci-Ersin yardım et o burda, gelmiş.
Dediyi an Ali ve Ersin içeri girdiler.
Ali- Bırak kızı erkeksen teke tek konuşalım lan.
Şöför-Bırakmazsam nolur? Bence ikisinide alıp gitmeliyim ha ne dersin deli kanlı.( inciye bakarak söylemişti)
Ersin- Lan seni doğduğun güne pişman ederim. Beni küfür etmeye mecbur etme kızların yanında.