13.08.2114 ABD CaliforniaBugün sonunda kendim yürümeyi başarmıştım. Bir aydan uzun süren günlük antremanlar ve masajlar sonunda işe yaramıştı. Artık yatağımda bütün gün bir şey yapmadan yatmıyordum. Boş zamanlarımda bol bol kitap ve gazete okuyor, ben uyurken dünya ne kadar değişmiş öğreniyordum.
Zamanla yaşam gerçekten çok uzun ve rahat olmuştu. Bir zamanlar pahalı diye bulunamayan ilaçlar şimdi her eczanede bulunuyordu. Zamanında bana çok zorluklar çektiren Kanser, artık grip gibi kabul görülüyordu. İnsanların yaş ortalaması yüz altmışa ulaşmıştı ve seksen'inde bile kadınlar genç ve güzel görünüyordu. Ve daha birçok gelişme vardı. Dünya gerçekten çabuk gelişmişti...
İlk defa kendi adımlarımla yatağıma gidip Tarihte çıkan savaşlar hakkında kitabımı okurken hastane odamın sürgülü kapısı açıldı. İçeri yüksek topuklularıyla fiziği kıskanmamı sağlayacak kadar güzel bir kadın girdi. Turuncu saç rengi ve derin mavi parlak gözleriyle çok hoş görünüyordu. Üzerindeki doktor önlüğüne bakılırsa yeni doktorum moda dergilerinden fırlayıp gelmişti.
"Merhaba Lena!"
"Merhaba?"
Uzun adımlarla yanıma gelip yatağımın yanındaki koltuğa oturdu.
"Benim adım Sima, yeni psikolojik Danışmanın olacağım."
"Psikolojik desteğe ihtiyacım yok. Akıl sağlığım yerinde."
"Bu yapmamız gereken bir şey her hasta hakkında kayıt tutmalıyız. Doktora ihtiyacın yoksa beni bir arkadaş olarak düşünebilirsin. "
Yüzüme küçücük bir çocuk masumluğuyla bakıyordu. Güzel olduğu kadar sıcak ve samimiydi. Uzun zamandır bir arkadaşım olmamıştı ve gerçekten birileriyle konuşmaya ihtiyacım vardı. Buğra'yı bulmama yardım da edebilirdi. Belkide kötü bir fikir değildi.
"Peki o zaman... Özel doktorumdan daha kötü olamazsın."
Meraklı yüz ifadesini kocaman bir sırıtışla değiştirdi. Elinde tuttuğu çantasından elektronik bir defter çıkarıp defterin dokunmatik ekranına bir şeyler yazmaya başladı.
"Kaç yaşındasın?"
"Bilmiyorum deneyden önce 19 yaşındaydım."
"Bu da demek ki 140 yaşındasın. Yaşına göre gayet genç gözüküyorsun çok şanslısın!"
140 mı? Bir anda çok farklı hissettim 19 yaşıma kadar bile mucizevi bir şekilde hayatta kalmışken 140 yaşında olmak benim için inananılması zor bir şeydi
"Genç görünmek demişken nasıl göründüğümü görmek istiyorum."
"Hmm... Galiba senin için bir şeyler ayarlayabilirim"
Yerde duran küçük kırmızı çantasını aldı ve biraz karıştırdıktan sonra içinden yine kırmızı küçük bir makyaj aynası çıkarıp bana uzattı. Aynayı alıp merakla yansımama baktım. Farklı olacağını düşünüyordum ama bu kadarını tahmin edememiştim. Sanki bir yabancının yansımasına bakıyordum. Bir zamanlar uzun kahverengi saçlarım şimdi bembeyaz olmuştu ve başımın üzerinde örgüden bir topuz şeklinde toplanmıştı. yüzüm solmuş ve zayıflamış, dudaklarım kurumuştu ve tenimle neredeyse aynı renkteydi. Boynumda ve alnımda morluklar vardı. Gözlerim bile farklıydı öncekine göre daha açık bir maviydi ve bu daha solgun ve donuk bakmamı sağlıyordu.
"Gördün mü çok güzelsin!"
İnanamayan gözlerle bakışlarımı aynadaki yansımamdan çevirip Sima'ya baktım."
"Bu ben değilim."
"Bu yeni sensin, eskisinden çok daha güzelsin yeni başlayacağın hayatın gibi."
"Bende öyle umuyorum..""Hadi bana biraz eski hayatından bahset Lena!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BUZ KIRAĞI
Science FictionHayatın ne kadar zor olursa olsun bir deney uğruna hayatından vazgeçebilir misin? -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- -- Karşımda iki seçenek va...