⇝3.0⇜

5.6K 452 146
                                    

Jungkook zilin çalmasını beklerken daha deminden beri baktığı saatten anca bir dakika geçmişti. Saatler, dakikalar, saniyeler geçmez bilmezken Jungkook adını işitti. Sadece yanındaki kişi onu çağırmıştı. Somurtmuş bir şekilde bakıyorken O gülümsedi.

Dişleri simsiyahtı. Uç mu yemişti şimdi. Kafasını diğer tarafa cevirmiş tanrıya dua etmeye başladı. 'Tanrım al bu pisi yanımdan' dakikalar Jungkook'dan habersiz geçiyorken Taehyung da saate bakiyordu. Jungkook'un onu bulacağını biliyordu. Tennefüs olunca koşarak kaçıcaktı.

İkiside ayrı sınıflarda saatlere bakıyorken zil sesi duyuldu. Jungkook yerinden kalkmış koşuyorken Taehyung sınıftan bile çıkamamıştı öğretmen yüzünden. Jungkook kapıya vardığı an şimşek hızıyla Taehyung belirmiş ve çarpışmışlardı.

Onlar yere düşerken ikisinin de fark edemediği bir şekilde dudakları deymisti. Jungkook üste ona bakıyorken Taehyung yer değiştirdi. Koridorda herkes onları izliyordu. Dudaklarını yalayıp gülümsemeyle konuştu. "Selam"

Jungkook rahatsız olmustu bu durumdan. Taehyung üzerinden kalkıp Jungkook'a elini uzattı. Jungkook o eli tutup ayağa kalkmıştı. Şimdi herkes kendi halindeydi.

"Neden koşuyordun?" aniden gelen soruyla ona bakmış ve cevap vermişti. "Birisini arıyorum çünkü" Taehyung kim olabiliceğini düşündü kaşlarını çatıp ona baktı. "Kimi arıyorsun" "Kim Taehyung'u" gülmüştü onu arıyordu demek.

"O benim" Jungkook gözlerini büyüttü. Meğersem önceden gördüğüm bu yakışıklı Taehyung'muş diye içinden geçirdi. Jungkook, onu duvara itip sıkıstırdı. "Seni buldum KİM Taehyung"





vkooktaekook al canım benim canım okuyucum bu bölüm senin için :* ❤❤❤














Destiny  ∷VΚ∞Κ∷TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin