10.Bölüm

262 22 16
                                    

BORA'DAN

Hayırsız kuzenim Barkın'ı Hazel'in yanında bırakarak ,  istediği içkiyi almak için barmenin bulunduğu yere ilerledim. Bar tezgahına vardığımda tabureye oturdum. Barmen güzel sayılabilecek bir kızdı. Tabi barmen kız olunca içki tüketme oranı fazlalaşıyordu. Şuan olduğu gibi... Barmen sırayla giderken biraz daha bekledim. Bir kaç dakika sonra sıra bana gelmiş olacak ki barmen bana yaklaşmaya başlamıştı.

"Ne hazırlamamı istersiniz?" dediğinde  Barkın'ın  canının sıkkın olduğunda istettiği içkiyi söyledim.

"Absolut 100.Biraz acele etseniz fena olmaz. " Böyle bir şey  söylemeyecektim ama  Barkın ile Hazel'i yalnız bırakmak tam  bir delilik olurdu. İki dakika bile rahat duramıyorlardı , tek kaldıklarında birbirlerini kedi köpek gibi yiyiyorlardı.

Barmen kız  hiç bir şey söylemeden  içkiyi hazırlamaya koyuldu. İçki bardaklarını hızlı ve kıvrak hareketlerle alıyor , akrobatik hareketler yaparak göz dolduruyordu. Gözlerimi kırpmadan onu izlerken  bardağı doldurup , içkiyi önüme koydu. Hafif bir ıslık çalıp, bardağı elime aldığım gibi tabureden indim.

Birbirine yapışmış vücutların arasından geçerken bir yandan da içkiyi dökmemeye çalışıyordum.İçkiyi dökmeden kalabalık alanı geçmiştim. Daha sakin bir yere geldiğimde elimde sıktığım içki bardağını biraz gevşetmiştim.Birinin sanki bunu bekliyormuş gibi bana çarpmasıyla içki bardağının yarısı  üzerime dökülmüştü.

"Yavaş be  kardeşim!"  dediğimde  berbat olan ve içkinin aromasından dolayı baharat kokan giysilerimi  çekiştirmeye başladım.

"Bir anlık boşluğuma denk geldi , kusura bakma birader."  karşımdaki her kimse sesi tanıdıktı. Kafamı yavaşça kaldırıp,  tanıdık sese doğru çevirdim. Karşımda gördüğüm  tanıdık simayı hiç tanımamayı isterdim.

"Bora görüşmeyeli nasılsın?" samimiyetten yoksun sesini duyduğumda yüzüme gıcık bir gülümseme takınıp cevap verdim.

"İyiyim Uras sen? " dediğimde dudaklarında aynı benim yaptığım gibi gıcık bir gülümseme belirdi.

"İyiydim seni gördüm daha iyi oldum. Bu arada Barkın nerede? Genelde hep onunla takılırsın." dediğinde bende ne zaman Barkın'ı soracak diye bekliyordum.

"Bugün Barkınla gelmedim. Başka bir arkadaş-" gözlerim bizimkilerin oturduğu masaya takılırken , gördüklerimle sözümü yarıda kesmiştim.

"Uras benim acil gitmem gerek."

"Git tabi canım ne de olsa artık buralardayım daha çok görüşeceğiz."dediğinde

"Bir sen eksiktin." deyip yanından ayrıldım. Barkın'ın tek olduğu masaya doğru ilerlerken ,aklımda dolanan kötü fikirleri atmaya çalışıyordum. Masaya varır varmaz Barkın'ı hızla soru yağmuruna tuttum.

"Barkın, Hazel nerede? Tuvalete mi gitti? Cevap versene." diye sesimi yükselttiğimde ateş saçan gözlerini bana sabitleyip, sert bir şekilde cevap verdi.

"Cehennemin dibine gitti. Şimdi anladın mı?" dediğinde ağzımdan koca bir küfür savurmuştum.

"Yine kavga ettiniz değil mi? "

"Evet.Sanane bundan gidip barlarda sürtmek için benden izin isteyen biricik Hazelini arasana." söyledikleriyle sinirle ona döndüm.

"Onu bara getirmek için ısrar eden bendim. O sadece İstanbul'u gezmek için senden izin istemişti , sen de izni vermeyince onu bara getirmek istedim." dediğimde  şaşkınlıkla gözlerini açmıştı , bir kaç saniye sonra şaşkınlık yerini alaya bırakmıştı.

Tesadüf  ( Düzenlenecek )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin