Işık kayacan'ın ağzından
Telefonumun lanet olası alarmıyla uyandım. şu anda lanet diyorum ama alarm yapmadan önce sevdiğim bir şarkıydı. Sonra her sabah uykularımın katili olduğu için soğudum. Millet annesinin öpücüğüyle, babasının kalk lan sıpa deyişleriyle uyanır ben alarmla uyanıyorum. ne güzel bir kader ya. Bir annemin olmaması yada babamın babalığı para vermekten ibaret sanması benim suçum değil. Ama hep kendimi suçladım. Her neyse işte yine bu konularla içimin sıkılmasına sebep olduğum için kendime sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. komidinde duran çok çok pahalı telefonumu aldım. Sevgili babamın şirketinde çalışıp kazandığım parayla aldım .bana telefon almak yerine kapımda duran arabayı yada bu evi almak yerine cebime miktarını bilmediğim kadar çok para koymak yerine hayatına dahil etse daha mutlu olabilirdim belki . bu düşüncelerle kendimi daha fazla yıpratmamalıyım buna bir son vermeliyim artık. Babamada hak veriyorum herkes kendi hayatını yaşamakta özgür.
sonuçta her çocuğu olan anne baba olamıyor. Telefondan yükselen sesle irkildim. Alarmı iptal etmediğim için tekrarlıyordu. Hızlı bir hareketle alarmı kapattım ve saate baktım Allahım işe geç kalmıştım babamın şirketi bile olsa yinede saatlere özen gösteriyor geç kalmamaya dikkat ediyordum. Üstümdeki yorganı hızla yere fırlattım ve giyinme odama doğru koştum ve her sabah ritüel olan düşüşüm gerçekleşti yine kapı eşiğine takılıp düşmüştüm. Oflayarak kalktım ve yine aynı hızla giyinme odama daldım hızlıca. Dün geceden hazırlayıp ütülediğim. Giysilerimi giydim saçlarım zaten düz ve güzel bir şekle sahipti arabanın anahtarını ve telefonu alıp kapının önüne çıktım o sırada telefonun titrediğini hissettim arayan mügeydi. muhtemelen uyanamadığımı düşünmüştü Telefonu açtım ve onun konuşmasına fırsat vermeden konuştumMüge üstün ile telefon konuşması
" Alo müge farkındayım şirkete geç kaldım şu an çıkıyorum 10 dk'ya ordayım."
Müge söylediklerimden memnun olmasa gerek sinirli bir şekilde iç çekti
" ışık ya ne diyorsun sen bu gün pazar ya yinemi unuttun of safmısın sen hah! Niye soruyorum ki tabi ki safsın saf!"
Müge'nin azarlamasıyla gerçekler kafama dank etti bu gün pazardı kız haklı ya valla safım ben mahçup bir sesle cevap verdim.
" Ah müge bağışla ben biraz dalgınım biliyorsun."
" Biliyorum unutmama fırsat versen biraz çok değil ya azıcık kafanı toparlasan nolur sanki bu gün buluşucaktık onu unutmadın umarım"
Kahretsin ya bu gün buluşucaktık. Ben bunu nasıl unuturum ki bu gün ona 8 yıllık sevgilime evlilik teklif edicektim. Onu bu buluşma için çok zor ikna etmiştim ve şimdi ellerimle mahfediyordum hiç bozuntuya vermeden cevapladım.
"Unuturmuyum müge şimdi ablama gidicem saat 5 gibi seni alırım biliyorsun bir sürprizim var sana."
Benim sesimin bir çocuk gibi heyecanlı ve sabırsız çıkmasına karşın o
" Tamam ışık şimdi işim var görüşürüz "
Dedi ve cevap vermemi bile beklemeden. Kapattı sesi sanki bir yabancıya yanlış numara der gibi çıkmıştı öyle soğuk...
Kapının önünde dikilmeye bir son verip garaja doğru ilerledim ablam zelihaya gitmek için arabama bindim
★★★★★★★★★★Çok değil 15 dakika içinde ablamın kapısına geldim. Ben daha kapıyı çalmadan kapı açıldı tabi ya yine kameradan takip etmişti kapı açılır açılmaz boynuma atladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL RENGİ WATTYS2018 (Gül Rengi 1)
RomanceUmutların bittiği yerde. Tüm çarelerin çare etmediği bir zamanda. sevdim seni gül renginde.