Gazi'de İlk Gün

338 20 11
                                    

İrem'in ağzından;

Bu sabah günün güzel ışıklarıyla  değil de Duygu'nun hayvanca uyandırışıyla uyandım. Hayvan sabah kalkmış kolumdan bacağımdan düşürmeye çalıştı. Bir an kolum elinde kaldı sandım. Ben homurdanarak kalkmaya çalışırken, diğerleri hayvan gibi böğürüyordu.

Aşağı indiğimde; Ceyda domates doğrarken Esra ekmek ile adeta savaş içinde kesmeye çalışıyordu. Canım ya açısından gidiyimde yardım edeyim. Esra'nın elinden bıçağı aldım ve kesmeye başlamadan önce göz kırptım Esra'ya. Esra "Ben kesiyordum da ekmeğe kıyamadım" dedi, bende "Evet canım kesin!" dedim ve güldüm. Seviyorum ya bunları.

Masaya hep beraber toplandıktan sonra Duygu "Melis'le Sude çok kaşınıyor, bunları biraz kaşıyalım biz!"dedi, Ceyda da ağzına kocaman ekmeği sokmuş yemeye çalışırken hemen yuttu ve konuştu; "Saçmalama! Boşver gitsin."dedi. "Yok ya bunlar harbiden çok şımardı, şunları bir halledelim." dedim. Esra ise "Aynen ya ben bir döverim varya of of." ben de "He Esra sen döversin." dedim. Kendisi kavgalarda kaçmayı çok sever. Duygu da "Dövüyoruz o zaman." dedi. Duygu planı anlatmaya başladı. "İrem ve Esra, onlar zaten bugün kafeye gidecek. Giderken ara yolda onları sıkıştırıp, siz onları oyalarken Ceyda ve ben de arkadan yaklaşıp Allah ne verdiyse dalarız." dedi.

Duygu'nun Ağzından;

Bu fikir gerçekten güzeldi. Kızların da aklına yatınca fikri uygulama kararı aldık. Yemeğimizi yedik, sofrayı toplayıp odalarımıza dağıldık. Ben; siyah bir elbise, siyah yırtık ince bir çorap, asker yeşili bir deri ceket ve siyah deri bot giydim. Esra ise; siyah bluz, üstüne de siyah deri ceket ve kalın topuklu çizme giymiş. Ceyda ise; lacivert bir pantolon, üstüne bordo bol bir bluz ve siyah bir converse giymişti. İrem de; üstünde kuru kafa olan siyah bir tişört, altına siyah tayt ve siyah bir spor ayakkabı giymişti.

Hepimiz aşağı indiğimizde Esra "İçim karardı be" dedi. Ben ise "Bence çok güzel olmuşuz." dedim. Hey ben siyah seven bir kızım tamam mı? Ceyda ise "Esra botun müthiş." dedi. Esra da egoist bir tavırla "Tabisi kimin botu?" "Haydi ego yığını gidiyoruz" dedi İrem buna karşılık.

Evden çıktıktan sonra kafenin ara sokağına gidip Melis ve Sude'yi beklemeye başladık. Acayip sabırsızlanıyordum. Hemen gelselerde dövsek. Sude'nin kokoş ayakkabılarını görünce hemen ben ve Ceyda arkaya gittik.

Esra'nın Ağzından;

Ceyda ve Duygu arkaya gittikten sonra kızlar bizi görünce baya bir tedirgin oldular. "Aaaa kimler varmış burada!" dedim alayla. "Siz de mi buradaydınız?" dedi Melis titrek sesiyle. Sude'ye yaklaşıp fısıltıyla "Bence buradan gidelim." dedi. O an ise İrem Sude'nin bende Melis'in kolunun tuttuk. O sırada Duygu ve Ceyda yanımıza geldi. Duygu Melis'in saçından tutup yere yatırdı. Sonra ise yumruk atmaya başladı. Bunlar tamı tamına 7 saniye sürdü. Evet saydım, değişiğim demiştim. O sırada Sude benim saçımı yapıştı. Ben ne olduğunu anlamadan "Yardım!!!" diye bağırdım refleks olarak. Sonra Ceyda Sude'nin kolundan çekip yere yatırdı. Ben tekme atmaya başladım. İrem de saçını çekiyordu. Ceyda zaten tırnaklarını Melis'in yüzüne geçirmişti. Kızlar bayılınca bizde bıraktık. Duygu hâlâ vurmaya çalışırken Duygu'yu zorla götürdük. "Bu daha burada bitmedi!" diye bağırdı Duygu.

Oradan ayrıldığımızda ise Duygu bize bağırıyordu. " Bunlar o ikisinin yaptıklarının yanında hiçbir şey. Niye tuttunuz ki beni? Benim sinirim daha geçmedi." dedi. İrem ise "Bizim geçti mi sanıyorsun! Sadece şimdilik bu kadar, bu haftayı onlara zehir zıkkım edeceğiz" dedi öfkeli bir şeklide.

Ceyda'nın Ağzından;

Kavga bittikten sonra evin yolunu tutmuştuk. Ee birazda yorulmuştuk. Bu yüzden bir kafeye gidip dinlendik. Azıcık takındıktan sonra eve doğru yürümeye başladık. Sonunda eve varmıştık. Duygu içeriye sinirli bir şekilde girmişti. Hızlı bir şekilde yukarı çıkıp üstüne rahat bir şeyler giymişti (Rahatına düşkündür biraz). Sonra üçümüzde üstümüze rahat bir şeyler giyip içerde toplandık. Duygu komedi filmi açtı çünkü hepimizin suratı beş karıştı.

Psikopat GaziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin