Yeni Aşklar ♥

166 13 2
                                    

Esra'nın Ağzından;

Erkekler bizi eve bırakıp gitmişlerdi. Hepimizin suratında salak saçma ifadeler kalmıştı. Saat geç olmaya başlamıştı. Hepimiz duş aldıktan sonra yatıcaktık ki Duygu arkadaşımız çantalarımızı hazırlatmak için hepimizi uyardı. Çantalarımızı hazırladık, en sonunda yatabilmiştik.

Sabah olmuştu. Alarmların iğrenç sesleriyle birlikte uyanmıştık. Atarlı ve asi kızımız sinirli bir şekilde "Kapatın şu zımbırtıları ya, of bi' uyutmadınız" diyip kalktı. Hepimizin hâlâ uykusu vardı ama okula gitmemiz de gerekiyordu.

Mutfağa inip güzel bir sofra hazırladık. Tıkındık falan ondan sonra kirli bulaşıkları bulaşık makinesine yerleştirdik. Ardından okul kıyafetlerimizi giyip geldik. İrem saçını at kuyruğu yapmış, lacivert konverslerini giymişti. Ceyda saçını balık sırtı örmüş, siyah konverslerini giymişti. Duygu da saçını dağınık topuz yapmış, ayağına ise siyah yarım -kısa- botlarını giymişti. Ben ise saçımı açık bıraktım, ayağıma ise siyah uzun dolgu topuk konversimi giymiştim.

Hepimiz hazırdık. İrem tam kapıyı açtığında kapının önünde duran erkekleri fark ettik. Okula hep beraber gittik. İlk dersimiz geometriydi. Ceyda'nın geometrisi pek iyi değildi ama Burak iyi anlıyordu, geometri dersinden.

Hoca gelmiş, yoklamayı almış hatta dersi anlatmaya başlamıştı. Burak Ceyda'ya daha bi' yakınlaşmıştı. Dersi anlatıyordu. Ceyda'nın içi kıpır kıpır olmuştu. Ceyda telaşlı bir şekilde sırasında otururken silgisini yere düşürmüş, almak için de aşağı eğilmişti. Sıraya çıktığında Burak yine dersi anlatmaya başlamıştı. Ceyda anlamamakta ısrarcıydı fakat Burak da anlatmak için ısrarlıydı.

Ceyda ve Burak derse öyle bir dalmışlardı ki tenefüs olduğunu bile anlamamışlardı. Duygu ve İrem yanlarına gidip Ceyda'ya "Sen bu dersi sevmezdin kanka. Ne oldu da sever oldun?" diye dalga geçtiler. Ceyda da "Hâlâ sevmiyorum ama dinlemek zorundayım demi?" dedi.

Birlikte dışarı çıktık. Ceyda ve Burak geriden geriden geliyorlardı. Biz de okul çıkışı kafeye gitme kararı aldık. Ceyda ve Burak da bunu onayladı. Dersin başlamasına az kalmıştı. O yüzden de sınıfa çıktık. Ceyda ve Burak da -sevgili gibi- ayrılmadan birlikte çıktılar.

Baya bi' zaman geçti. Hoca gelmedi. Ceyda dalgın dalgın dışarıya bakıyordu. Duygu defterden yırttığı kâğıt sayfasını buruşturup Ceyda'nın kafasının ortasına fırlattı. Ceyda 'da aynı kağıdı Duygu'nun kafasına fırlattı. Ondan sonra ise sınıftaki herkesin elinde kâğıttan yapılmış küçük küçük taplar, birbirimize atıyorduk. Çok eğleniyorduk. Sınıfta baya bir gürültü vardı. O sırada karşı sınıflardan öğretmenler bizim sınıfa gelip bağırmaya başladı. Sessiz olmamız gerekiyormuş da, ders işleyemiyirlarmış da... Mış mış mış da muş muş muş. Konuşup gittiler işte.

Zaman çok çabuk geçmişti, tenefüs olmuştu. Biz sınıfta durarken Ceyda ve Burak da dışarı çıkmış dolaşıyorlardı. İkisi de birbirinden hoşlanıyor ama bunu itiraf edemiyorlardı.

İki saat sonra okul bitecekti. Bizde evlere dağılmadan kafeye gideceğimiz için sohbet ediyorduk. Fark ettim de bugün hiç şaka yapmamıştım Duygu'yu sinir edecek soğuk bi' şaka bulmam gerekiyordu ki Arda benden önce Duygu'nun yanına gidip şakalar yapmaya başlamıştı. Duygu sinirli değildi tam aksine gülüyordu. İrem'le Can da cam kıyısına geçmiş sohbet ediyorlardı. Bende Ekin'in yanına gittim. Aklıma birden paten yaparken dedikleri kelimeler geldi; "Sarışın" :) [Y/N(Ceyda): Buradan Esra'ya sesleniyorum; Pis hırsız -_-]

Ceyda'nın Ağzından;

Ben ve Burak diğerlerini satıp dışarıya çıkmış, dolaşıyorduk. Birden boynumdaki en sevdiğim kolyem yere düştü. Tam onu alıcaktım ki Burak'ın elini tuttum, o da kolyemi almak için aşağı eğilmişti. Nazik, kibar, ee birazda tatlı bir şekilde "Kolyeni benim takmamı ister misin?" dedi. Biraz utanmıştım. Bu yüzden başımı biraz eğip hafif bir gülümsemeyle "Olur" dedim. Kolyemi takmak için ellerini nazikçe boynuma götürdü. Çok tatlıydı. En sonunda kolyemi takmıştı. Teşekkür ettikten sonra yeniden dolaşmaya başlamıştık. Ben hiçbir şey anlamadan o sıcacık elleriyle ellerimi tutmuştu. İçin kıpır kıpırdı. Ee tabi yine utanmıştım.

Psikopat GaziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin