Katiller içinde en çok sinemaya aktarılan isim Edward Gein'dir. Bilinen iki kurbanı vardır ama o kadar garip bir hayatı ve acımasızca öldürme şekli vardır ki toplumu derinden etkilemiştir. Gein sürekli olarak kendi cinsinin günah dolu doğasını anlatan bir anne tarafından yetiştirilmiş ve kadınlarla ilişkisi hep kısıtlanmıştır. Annesi 1945 yılında öldüğünde Gein 39 yaşında ve bakirdir. Annesi ölünce onun odasının camlarını tahtayla kapatan ve odayı bir mabetmiş gibi muhafaza eden Gein evin geri kalanını kendi sapık zevkleri için mezbahaya dönüştürdü. Annesinin ölümünden birkaç yıl sonra yalnızlığını geçiştirmek için yakında bulunan mezarlıktan kadın cesetlerini çalmaya başladı. Onların vücutlarından ev eşyaları yaptı. Fakat yıllar içinde bu yetmemeye başladı. Sonunda 1954 yılında yerel bir barın sahibi olan 90 kiloluk bir kadını öldürüp evni taşıdı. 3 yıl sonra diğer cinayetini işledi. Bunun üzerine Gein'in evine polisler baskın yaptı. Kurbanının başı kesilmiş vücudunu bir av hayvanı gibi tepe aşağı çatı kirişine asılmış buldular. Korkunç evde insan derisiyle kaplanmış sandalyeler, kafataslarından yapılmış çorba kaseleri, duvarlara hayvan başları gibi asılmış insan yüzleri vardı. İlk önce idama mahkum oldu sonra deli olduğu kabul edilerek ömür boyu hapse mahkum edildi. Sonunda hapishenede kanserden öldü. Edward Gein'in yarattığı cehennemi korkunçluk birçok filmin çekilmesine kaynak oldu.
1960'da Alfred Hitchcock Gein'in öyküsünü bir sinema klasiği haline getirdi. Dengesiz bir annenin Norman Bates adlı oğlunun hikayesi hala izleyenleri koltuklara çiviler. Psycho-Sapık, aslında Robert Bloch adlı yazarın Gein'in öyküsünü yazdığı ucuz bir romandır. Hitchcock bu romanı okuduğunda çok etkilenmiş ve Sapık'ı hayata geçirmiştir.
Gein'den etkilenerek çekilen ikinci film ise Texas Chainsaw Massacre'dır (Teksas Katliamı). Filmin yönetmeni Tobe Hooper ortabatıda yaşayan akrabalarından Gein'in öykülerini dinleyerek büyümüştür. Bütün bu anılar Texas Chainsaw Massacre'ın çekilmesinin sebebidir.Son film ise Kuzuların Sessizliği'dir. Filmin uyarlandığı romanın yazarı Thomas Harris kurbanlarınının derilerinden elbise dikmeye çalışan bir transeksüel olan hayali seri katil Bufallo Bill'i yaratmadan önce FBI'ın Gein hakkındaki dosyalarını araştırmıştır. Filmin yönetmeni Jonathan Demme ise Bufallo Bill'in evini Gein'in evinden kopya etmiştir.