Yerine Sevemem

120 6 0
                                    

-----------GÜLÇE'DEN------------

Neredeydi acaba. Arada kayboluyordu. Geceleri başka yerde kalıyordu. Ama genelde bu saatlerde geliyordu. Onunla olunca kendimi kötü hissediyordum ama böyle de yalnız hissediyordum. Kafayı yemekten korkuyordum. Ona aşık olamazdım. Ama beğendiğim bir gerçek. Başka yerlerde başka şekilde tanışsak onun olmayı isterdim. Onunla bir ömrü... Ama şu an gözümde yalancı pisliğin teki. Ben onu neden düşünüyorum ki? Banane.

Kendime kahvaltı hazırlamalıydım. Burada kaç gündür kaldığımı bilmiyordum. Evim gibi olmuştu artık. Biraz şarkı söylemek iyi gelirdi. Şu hastanede Sena'nın dinleyip durduğu... Hah aklıma geldi.

(Yerine sevemem...)

Senden uzakta , hep bir şeyler eksik

Gönlümde derman yok , inan bir nefes lik

Ne bir avuntu , ne de biraz ümit

Ne yaptın bana , nedir bu sessizlik

İçimde bir şey acıyor sen gelince aklıma her şeyi

Yerine sevemem... Yerine sevemem..

Razıyım yapayalnız tükensin yıllarım ama

Yerine sevemem... Yerine sevemem...

Olmuyor. Denedim. Yine de yerine sevemedim , her şeyi...

------------ERAY'DAN-------------

Kahvaltı hazırlıyordu. İçeriye girdiğimin farkına varmamıştı. Bi anda o eşsiz sesini duydum. Dalıp gitmiştim. İnce ama tiz olmayan bir sesi vardı. O mavi gözlerinde boğulmak istedim. Keşke seninle başka bir yerde tanışsaydık be güzelim...Ben seni haketseydim.
Hüzünlendim çünkü annemle babamın şarkısını söylüyordu. Nerdeyse taş kalpli ben... Ağlayacaktım. O ince elleriyle bir şeyler hazırlarken onu izlemesi ve söylediği şarkıyı dinlemesi çok güzeldi. Beni resmen mest etmişti. Hayır.. Hayır olamaz. Ben aşık olamam. Hele sana hiç olamam. Olursam dayanamam. Seni bırakamam...

Şarkının sonlarına doğru arkasına geldim. Babamın anneme yaptığı şeyi yapacaktım. Sadece arkasından o şarkı boyunca sarılacaktım. Ve birdaha söylemesini isteyecektim... Tamam bi daha duygusala bağlamicam. Ama buna ihtiyacım var...

------------GÜLÇE'DEN------------

Kafam öyle bir dalmıştı ki geldiğini hissetmemiştim. Sessizce arkama geldi ve sarıldı. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Çok korkmuştum aynı zamanda da heyecanlanmıştım. Çığlık atmama zaman bırakmadan kulağıma eğilip "Korkma güzelim, tekrar söyle..." demişti. Ben de söylemeye başladım. Belimi saran kolları sesimin titremesine sebep oluyordu. Aramızda bir cm dahi yoktu. Kokumu içine çektiğini hissediyordum. Heyecanlandığımı ve sesimin titrediğini anlayınca sessizce kulağıma "Korkma, sadece gözünü kapat ve söylemeye devam et." demişti. Ve daha sıkı sarıldı. Nedenini bilmiyorum ama sanırım ailemi bilmediğimden bu an hiç bitmesin istedim. Gözlerimden akan yaşlar onun koluna, ondan süzülen yaşlar ise boynuma doğru hücum etmeye başladı. Kulağıma eğilip "Sen ne yaptın bana be güzelim! " demişti.

--------------ERAY'DAN------------

Sarıldığımda o kokusu kardeşimi hatırlatıyordu. O incecik beli, sesi beni etkilemişti. Onu ailem gibi hissettim. Beni ağlatmayı başarmıştı. Hayatımda uğruna ağladığım 3. kadındı. Annem ve kardeşim ve güzelim...Kabul ediyorum. Onun için hissettiklerim normal değil. Kollarımda bana çok yakın duruyordu. Onu öpmek istiyordum. Onunla gezmek, aile kurmak, çocuk yapmak...Yapamıyorum. Hem intikam ateşini hem aşkı kaldıramıyorum. Bu an hiç bitmesin. Ona masumca ve aşkla yaklaştığım son an belki...

Şarkı bittiğinde onu kendime çevirdim. Dudağına küçük bir öpücük kondurdum. Şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Ve konuşmaya başladı...

"Ne oluyor? Neden... Neden böyle davranıyorsun?"

"Bana hiçbir şey sorma güzelim. Bugün akşama kadar yanındayım. Gecede burdayım..."

"Neden? Sakın bana dokunmaya kalkma!"

"O dediğin bugün olmaz havamda değilim."

"Olmasını isteyen yok zaten!" (Biraz önce ağlarken şimdi neden bu kadar öküz olmuştu- Gülçe'nin iç sesi)

"Sus da sofrayı kur. Kurt gibi açım."

"Mecburiyetten hazırlıyorum. Aç olmasam kılımı bile kıpırdatmam senin için."

"Tamam güzelim. İstediğin gibi olsun. Bugün patron sensin..." (Tabi lafın gelişi- Eray'ın iç sesi)

Kahvaltımızı etmeye başladık. Narin elleriyle çatalı, kaşığı kullanırken beni benden alıyordu. Gerçi her hali beni benden alıyordu. Bir espri yaptım. Uzun zamandır ilk defa güldüğünü gördüm. Çok güzeldi. Dudaklarının kenarındaki küçük gamzeler beni öp diye bağırıyordu sanki. Gayet kibar bir şekilde yemeğini yedi ve az yedi. Şu içmek için kafasını kaldırdığında gırtlağının hareketini hissettiğimde orayı öpesim gelmişti. Ona yeni kıyafetler almıştım. Denemesini isteyecektim. Bu sefer büyük almadığımı umuyorum. O güzel bedeninde ne şekilde duracak o kıyafetler. Görmek için sabırsılanıyordum.

-----------GÜLÇE'DEN----------

Yemeği düşündüğümden kibar yiyordu. Espriler yaparak beni güldürdü. Beni süzdüğünü farkediyordum. Kaslıydı. Tatlı bir gülümsemesi vardı. Gözlerine baktığımda huzurlu yemyeşil bir ormanda gezintiye çıkmıştık sanki. Sadece ikimiz... Bana biraz önceki gibi sarılıyor, gözlerime bakıyor, öpüyor, güzelim diyor ama içten, elimi tutuyor ve yürüyoruz. Ne olur bu hayal olmasın. Seninle bunu yasayabilirim. Her şeye rağmen...Sana şans vermeli miyim? Bunu düşünücem...

Bana kıyafetler almış. Deneme mi istedi. Kabul ettim. Başka yolum yoktu zaten. Denemeye başladım. Bir koltuğa kuruldu beni seyrediyordu.

İlk denediğim kırmızı straplez bel bölgesinde drapeler var. Hafif kısa bir yırtmacı var arkasında. Boyu diz kapağımın 5 cm üzerinde .

ERAY,

"Çok güzel gorünüyorsun."

(Nefes kesiciydi. Beyaz tenine kırmızı çok yakışmıştı. İncecik bacakları eteğin çok güzel görünmesini sağlıyordu.)

GÜLÇE,

İkinci aldığı elbise ise deniz mavisi, askılı, mini formda bir elbiseydi. Yapışan tarzdaydı.

ERAY,

"Sen neymişsin be güzelim."

(Gözlerinin aynı rengi olan bu elbiseyle başımı döndürüyordu. Göğüs kısmındaki kalp şeklindeki detay git kalbini oraya koy diyordu.)

GÜLÇE,

Üçüncü elbise siyah V yaka, bele kadar sıkı, belden sonra genişleyen, diz kapağına kadar olan, yan tarafı yırtmaçlı, göğüs kısmı ince siyah bir kumaş üzerine dantelli idi.

ERAY,

"Bu elbise sana çok yakışmış. 5 dakika bekle, geliyorum."

(Bu elbiseye diyecek hiçbir şeyim yoktu. Çünkü düşünce dengemi hayranlığım alt üst etmişti. Kalp atışım hızlanmıştı. Tüm hislerimle ona kilitlenmiştim. Beyaz tenine siyan beni benden alıyordu. Hemen giyinip geldim. Ona bir sürprizim vardı. )

GÜLÇE,

Bana bekle demişti. Ve oda giyinip gelmişti. Siyah dar kesim pantolonu, beyaz gömleği, siyah dar kesim ceketi, göz kamaştıran kol düğmeleri, siyah papyonu ile itiraf etmeliyim ki çok yakışıklı görünüyordu.

ERAY,

"Evet Sayın Güzel Hanım, bana bu dansı lütfedermisiniz..."

Yoruldum şekerlerim. Bu bölüme çok uğraştım. Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. Sefiliyorsunuz <3 Medyaya yerine sevemem şarkısını koydum. Dinleyebilirsiniz.

Keyifli okumalar dilerim :)

HATUNUM OL BE GÜZELİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin