Bölüm 11

200 9 2
                                    




George'un dediği gibi olmadı,akşam üzeri Henry yanıma gelmek şöyle dursun odasından bile çıkmadı,onu görmem lazımdı,öfkeli bir şekilde yalnız kalmasını iyiye yormuyordum.Henry'nin odasının önüne geldiğimde Kapı kulları mızraklarını çaprazlamış,adeta korkusuz birer şovalye gibi acımasızca bakışlarını üzerime dikiyorlardı.

"Çekil önümden."

"Olmaz.İçeri giremezsiniz Bayan Boleyn."

Mızraklarını bitip zorla da olsa içeriye girmeyi başardım.

"Ve sonra da Francis..."Henry'nin Ceylan derisine kazınmış dünya haritasını çekiştirip boydan boya çarpı işaretlerinde donattığını gördüm.

"Henry."

Sadece  bir an için başını kaldırıp bana baktı sonra tekrar haritasını boydan boya parçaladı.

"Hepsini yok edeceğim!"

"Sana biraz masaj yapmamı ister misin?"Bakışları yumuşadı,gözlerinde çocuksu bir eda dolaştı.

"Hayır!"
Ona doğru ilerledim,iyi gözükmediğinin farkındaydım.Gözlerindeki öfke bulutu her geçen zamanda parlıyor ve sanki etrafı paramparça edecekmiş gibi bir izlenim uyandırıyordu.
"Çekil Anne,beni rahat bırak." Sandalyesine oturdu,başını ellerinin arasına aldı ve huysuz çocuklar gibi yakınmaya başladı.Bütün bu tavırlarını gülümseyerek karşıladım ve yavaşça omuzlarına dokunarak masaj yaptım.Bir süre benden kurtulmak için direndi fakat daha sonra kendini yenik düşen aslanlar gibi bıraktı.İşte o an gözlerindeki bulutların kaybolmaya başladığını farketmemle beraber bir şey daha kendini göstermeye başlamıştı;Katherine'den kurtulma arzusu.Bunu istiyordu,bütün bu deliliği ya da hırçınlığı bu gayeyi gerçekleştiremediği içindi.Kendini çaresiz bir kral olarak görüyor,yaptığı reformların hiçbir toplum tarafından dikkate alınmadığının gerçeğini hissettikçe atalarının damarlarından aktarılan 'yönetme' arzusu kısıtlanıyor,bu da onu çıkmaz bir karanlığa sürüklüyordu.İşte hepsi tam da bundan ibaretti.
İç çekti ve sadece kendini benim usta ellerime bıraktı.

Boleyn'in İktidarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin