MERCEKLERİN DANSI

BOLUM-4

Kampın ilk günü , ilk sabahı sorunsuz bir şekilde kalkabilmek için erken yatmayı seçtim. Tabi saat 00.45 ne kadar erken cidden tartışılır.

Ediz ahmet ayla ve ben grup gibi birşey olmuştuk artık çünkü bugün hiç ayrı gezmedik.

Saat 01.00 olmuştu. Ve bizim her geçen saat uykumuz gelmediği halde kaçıyordu. Ediz ve ahmet birbirlerine sırıtıp aralarında uydurdukları saçma işaretlerle birşeyler karıştırıyorlardı.
Bu her hallerinden belliydi. Yaklaşık 5-6 dakka sonra bize "Kızlar sise çevirmece oynayalım mı?" biz de ayla ile bakıştıktan sonra "tamam" dedim.

Beyler arabalarından  , buraya gelirken yolda içtikleri alkol şişelerinden birini ve 4 tane 2si viski 2si bira olan alkollerden içmediklerini bizimle içmek için getirdiler. Biz başta kabul etmesekte ;
(Şahsen benim canım az da olsa istemişti ama ayla kabul etmez diye bisey soylememistim.)

Ayla bana icelimmi diye işaret edince bende sırıttım sjshdjh.

Neyse sonra bizde 1 birayı alıp aramızda paylaştık. Çünkü bi taneyi tek bitiremeyeceğimi biliyorum. Pek nadir içerim zaten. O yüzden 1 bardakla kafam hafif bi hoş olması değil. Ama o kadar da kötü değilim.

E: evet hadi başlayalım.

Ben: ben başlıyorum.

(Ve ben şişeyi çeviriyorum. Şişe Ayla'ya geliyor.)

Ayla: doğruluk kardeşim.

Ben: demek öyle karrrdesiim. Kimi seviyorsun? Soyle bakalım.

Ahmet yere bakarken birden gözlerini Ayla'ya dikti. Ayla fark edince hafiften bana bakıp sırıttı ama bunun çıkışı da var kanka biliyosun dimi bakışını attı.
Ahmet halâ bakıyordu. Ve bu ayla'nın hoşuna gitmişti her halinden belliydi yanı. Ahmet dikkatli bir şekilde bakmaya devam ederken gözlerini yere devirdi ama kulakları halâ ayla'daydı.

Ortam baya verilmişti aslında. Ayla da hafiften kızarmıştı. Söylemek istemediği her halinden belliydi aslına bakarsak.

Merhabaa sevgili okuyucularım.
Bu bölümüde kısa tutmaya çalıştım. İzleyiciler çoğaldıkça bölümleri uzun tutucam.
Votelerinizi bekliyorum.
İyi okumalar 😂