-Çocuktuk , hasta olduğum zaman beni kullandı paramı almak için , hırsızlık da yapmış annem söyledi . dedi.
Sarp da buna inandı tabi,hemen benim yanıma koştu :
-Asıl senmişsin kötü , birde babama iftira atıyorsun. dedi Sarp.
Neler olduğunu anlamıştım , Sarp'a durumu açıklayacaktım ki kapıyı çarpıp gitti.
O sırada kızım içeri geldi:
-Ne oluyor baba , senden bir açıklama bekliyorum . dedi
Küçükken başımızdan geçen olayları ,onun hasta olduğunu , annesinin bana iftira attığını , aslında hiç öyle şeyler olmadığını anlattım.Kızımda bana inandı tabi , Sarp'ı arayıp telefonda olan biteni anlattı...
Sarp beni severdi , nasıl iyi bir insan olduğumu da bilirdi. O da bana inanmış gibi yaptı ve ona:
+İstersen gidip babanla konuşalım bunları annesi mi ona söylemiş yoksa kendi gözüyle mi görmüş, gel bakalım . dedim
Gittik ve sorduk , annesinden duyduğunu söyledi.
+Yazıklar olsun sana Orhan , annenin sözüyle, daha görmeden benim bunları yapabileceğime inandın değil mi... Yazıklar olsun sana be . dedim , gözlerimin içine öylece bakakaldı çünkü o da benim öyle şeyler yapmayacağımı bilirdi.
-Hadi diyelim yapmadın , o zaman annem neden öyle söyledi ? diye sordu.
+Ah Orhan ah , sen bilmez misin annen bana hep nasıl bakar... Neden hep benim hakkımda konuşur sana ,he söylesene. dedim , yüzünü çevirdi...
+Bilmezsin tabii ya , hiç dememişsin dir , benim arkadaşım yapmaz...Ben sana neden annenin öyle yaptığını söyleyeyim : çünkü senin başına gelenin sebebini hep ben zannetti , bizi ayırmaya çalıştı...ve sen bunu kabullendin ya işte o yüzden yazıklar olsun sana. dedim sustu, sanki bir daha hiç konuşamayacakmış gibi, sanki ben hala senin onları yaptığına inanıyorum der gibi sustu...
Bende şirketime doğru yola çıktım...
Yüzünü bile görmek istemiyordum o fesat adamın...
Allah bilir daha neler neler konuşmuşlardır arkamdan da ben bilmiyorumdur.
Masama oturdum , üzgündüm ikimizin resmi vardı masamda ama o bilmiyordu ki sırf bu resme bir daha bakmak için sevinçle şirkete geldiğimi , çünkü hep bir tanecik arkadaşımı , can dostumu özlüyordum.
Evet bulmuştum kardeşimi , kankamı ,ama açık konuşayım ,şimdi içimde ona karşı bir damla bile özlem,hasret ,sevgi yoktu.
Çünkü günler öncesinden dökülmüştü o damlalar inci gibi gözlerimden...
Uzun süre baktım resme , bana ona.. Artık benim için Orhan sadece oydu, 3. kişi...
Evet bana karşı ön yargılı olduğunu biliyordum zaten ama bu son söylediğime de itiraz edip beni savunduğunu söylemedi ya işte o zaman ipler koptu , hemde hiç geri bağlanılmayacak yerden...
Onu unutup eve gittim , artık hayatımda sadece 2 kişi vardı, karım , kızım çünkü başkalarına ayrılan kalbim çoktan kırılmıştı.
Kızım neler olduğunu sordu,
+Boşver Kızım . dedim Hayatımda sizden başka kimsem olmadığını ve asla herkese güvenmemem gerektiğini öğrendim , o kadar. dedim .
Kızım bana sarıldı , bende ona...
+Kızım şu Sarp işi... diyecektim ki sözüm kesildi:
-Ayrılacağım baba sen merak etme , senden değerli mi ? dedi.
+Yok kızım onu söylemeyecektim, sen çocuktan ayrılma bir şey olmaz, babasının yaptığı hata yüzünden çocuktan ayrılma , 19 yaşındasın kaç yıldır berabersiniz. Ayrılma .dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Arkadaşım.!
Novela JuvenilKüçükken tüm sırlarını paylaştığın biriyle , büyüyünce rakip olmak ve arkadaşının sana böbreğini verdiğini bilememek çok acı... Dostluk ; İki ayrı bedendeki tek bir ruhtur...