Kahvem Olur Musun ? ( Tatlı ~ Sert)

T~ S 1

Alarmın beni deli eden sesinden sonra hafif gözümü aralamis yeni güne alışmaya çalışıyordum. Ayağımı yataktan sarkıtırken deli yatmamın eseri yukarı toplanmış pijamalarımı düzeltirken telefondan mesaj sesi geldiğinde aniden kalkıp telefonumu açtım. Çünkü bugün okulun ilk günü ve ben biraz utangaç olduğum için dün gece arkadaslarima beraber gitmeyi önermiştim ve muhtemelen gelen mesaj onunla alakalıydı ve yanilmamistim . " Paradise Kiss " adındaki grubumuzdan mesajlar gelmişti .Ve anladığım kadarıyla yarım saate beni alacaklardı. Birden panik yapıp yarım saate nasıl hazır olabilirdim ki. Daha yeni kalkmistim. Hemen koşarak elimi,yüzümü ,dislerimi fırcalayıp mutfağa koştum. Çayın altını yaktım. Şimdi siz soracaksınız bu kız tek mi yaşıyor diye. Tabiki de hayır annemle yaşıyordum ,annemin kendine göre sorunları vardı .Genellikle kendi işimi kendim görmek zorunda kalırdım . Bu arada benim adım Deniz . İsmimin özelliğini taşırım. Sessiz durulan gibi dururum ama fırtınam edince fena olur. Güneşin ıssıttığı gibi denizi insanlara ısınır .Karın üzerine yağdığı gibi insanlardan soğurum . ( bu kadar kendimi anlatmam yeter). Okul için üzerine bir kot bir de salaş kazak giyip hafif bir eyeliner ve dudak balımı sürüp saçlarını dalgalandırılarak aşağıya indim . Çoktan çayın kalmadığını gördüm. Gidip birşeyler atıştırıp bizimkileri beklemeye başladım.Bu senenin nasıl geçeceğini hangi üniversiteyi tutturacağımı düşünürken Efe nin gelmesiyle düşüncelerinden az da olsa uzaklaştı .Efe uzun boylu esmer ve ela gözleriyle grubumuzun en yakışıklılarındandır . Arkasından Büşra nın, melikenin ve Berk in gelmesini görünce sevinmiştim . Bizim grup tamdı işte. Kısa bir sohbetin ardından okula gitmeye koyulduktan . Okullla evimizin arasındaki mesafe biraz uzaktı bu yüzden otobüsle gitmeye karar verdik. Bugün malum okulun ilk günü olduğu için otobüs kalabalıktı. Biz orta kapıdan binerek sıkıştırma pışta olsa arkaya doğru ilerleyebilmiştik. Arka tarafta erkekler cömert davranıp bize yer verirken Berk ve Efe ayakta kalmıştı. Berk efeye göre biraz uzun kıvırcık ve sarı saçlarıyla bir de tatlı kahve tonundaki gözleriyle albeniliği vardı. Ben bizimkileri göre daha arkada oturuyorum. Yanımda oturan kapşonlu çocuğa döndüğünde mesajlaşmalarını yanlışlıkla gözüm değindi. Aslında hiçbir zaman ne yazıyor diye merakına yenilipte kendi telefonuymuş gibi sahiplenen teyzelerden hiç olmadım . Bu durumum beni rahatsız etsede azıcık bakamanın bir zararı dokunmadı . Mesajlara baktığımda kız" senden özür dilerim ama senin arkadaşını sevdiğim için seninle yakın olmak zorunda kaldım filan yazıyordu. Ben ufak çaplı bir şok geçirirken aceba oğlanın tepkisi ne diye oglana bakmıştım . Oğlanın sert kaşları her an ağlamaya hazırlıklı kızarmış mavi gözleri , kırmızı dudakları ve sanırım üzüntüden yada sinirden kızaran yanaklarıyla aşırı yakışıklı duruyordu. Oğlanın incelerken onun bu durumuna çok üzülümüştüm ve hala yüzüne bakarken bana dönmüş el sallıyordu. Oğlanın tatlı ve hüzünlü yüzüne bakarken dönüp kalmıştım. Arkadaşlarının beni dürtmesiyle otobüsün durmuş olduğunu ve okula geldiğimizi anlamıştım. Hızla toparlanmaya çalışırken yerden çantamı almak için eğilmiştim. Kafamı kaldırdığımda oğlanlar kafa kafaya tokuşmuştuk. Ben kafamı direk eğerken özür dinlemiştim . Yanağında bir el hissettiğimde kafamı kaldırıp karşımda duran çocuğa bakmamla gamzelerini görmem bir olmuştu. Önemli değil" Sakarcım"demişti.Ben tam ağzımı açıp bir şeyler diyecekken büşranın beni kolumdan çekmesiyle diyeceklerin sadece havaya uçup gitmişti. Biz hızlı hızlı okula giderken istiklal Marşını okunduğunu duyduğumuzda okulun girişinde hazır olup İstiklal Marşı nı söylemeye katılmıştık. Okulumuz her ne kadar özel okul olsa da okulumuzun katı kuralları vardı . İstiklal Marşı bitince sıraya koşarak yerimize geçmiştik .