DÜĞÜN

1.4K 54 0
                                    

Meriç'ten
-ne düğünü
-Benle aslının düğünü
-Yuh ne acele
-Durumlar
-Anladım dedim yuh be ne düğünü poyraz
-Gelecek misin
-Bilmem
-Ne
-Şaka yaptım ya gelirim nerede yapacaksınız düğünü
-sahilde
-İyimiş hadi eywallah dediğimde
-bayyy deyip arkasını dönüp gitmişti.Ben evin kapısını açıp eve girdim.Direk nutellamı yemeye başladım.acaba yarın ne giysem.hı buldum.Siyah büstiyer,bordo etek,Beyaz işlemeli hırka,Siyah düztaban ayakkabı giyecektim ki vazgeçtim.Platform siyah ayakkabı giydim.(multide var.Ayakkabıdan vazgeçtim o fotodaki ayakkabıyı unutun)sabah kalkıp birde kombin yapamayacağımı bildiğim için geceden yaptım.Küçüklükten beri bir defterim vardı.Hep birkaç satır bişeyler karalardım bir Zaman'lar.Defterimi evin derinliklerinde buldum.Birşeyler yazmaya başladım
"Ben hep acıları yemeklerde alırdım tatlarını.Meğersem yediğimizi acının bin kati fazlası bir acı varmış.Aşk acısı.Aşk acısı dile kolay ama maneviyat anlamda zor.Çok zor hele seni unutmuşsa daha zor.Beni unutalı çok olmuş.Çoktan yeni birilerini bulmuş.İnşallah yerime koydukları ona koyar."
Bir yandan da boğazım patlarcasına ağlıyordum.Öyle aynı pozisyonda sabaha kadar ağladım.O yazdığım defteri yazmayı öğrendiğimden beri yazardım.Nasıl yazmıştım be.Ne duygusalmışım.Şu yazıyı okurken yalnızlık çekmediğini anladım.Biz üç kişiydik ben,egom,beynim
"Herzamanki gibi sevgililer günün de egomla baş başa yemek yiyordum.Şaka şaka.Oturup asosyal asosyal ansiklopedi okuyordum.Sevdiğim bir çocuk ,vardı.Ama o beni görmüyordu.aslında farkedilmeyecek biri değildim ama işte malum aslında biraz etrafına baksa"
En sonunda sabahı ettim.Kahvaltı filan yaptım yaptım derken ekmeğe Nutella sürdüm yeyip.Akşam hazırladığım kombini giydim.Evden çıktım.Sahile gittim.Bizim grup bir masaya oturmuşlardı.Bir tane boş sandalye vardı büyük ihtimalle benim.Gidip direk oturdum.Baya oturduktan sonra Eda
-Ee Meriç nasılsın
-İyi
-İyi derken
-İyi dediğimde arkamda birinin olduğunu sezmiştim.Arkamı döndüğümde Hande arkamdaydı.Hande
-Kalk
-Bana emir verme
-Oradan kalk burası benim yerim
-Sen bizim hiç bişeyimizsin git bak orada sürtüklerin oturduğu masaya otur iyi uyum sağlarsın
-Tapusunumu aldın yaaa kalk benim yerim
-Tapusunu aldım var mı lan yok tabii ki dediğimde devam ederek
-Bunu kim davet etti dediğimde Atlas
-ben dediğinde ağlayacak gibi olmuştum demek ki tahminlerim doğruymuş beni çoktan unutmuş.Direk ayağa kalkıp sahilin çıkışına doğru hızlı bir şekilde gitmeye başladım.Arabamı beklerken Aslı ile poyraz yanıma gelip
-Meriç nereye
-Cehennemin dibine gelicek misiniz dediğimde bunları derken gözümden yaşlar akıyordu.Poyraz
-Bişey mi oldu
-O kızın burada ne işi var
-Kimin
-Hande'nin dediğimde
-Atlas'ın sevgilisi dediğinde
-Waoww vay be
-Meriç böyle yapma gel. Otur bak en Mutlu günümüzde bizi yanlış mı bırakıcaksın
-Duygu sömürüsü biraz klişe Üff tamam kalıyorum
-Oley hadi git masaya otur
-O kızla aynı masaya mı oturacağım
-Meriç her zaman yaptığın şeyi yapıp görmezlikten gel eğer laf atarsa yapıştır bir tane dediğinde Aslı
-Bir tane de benim için Dedi gülümseyip masaya oturdum Atlas karşımda oturuyordu ben telefonumla oynuyordum.Atlasla Hande yan yana oturuyordu.Herkes dansa kalktığında masa da ben,o pis sürtük ve Atlas kalmıştık.Bir tane çocuk gelip
-Dans edelim mi
-Defol
-Efendim
-Türkçe konuşuyorum değil mi defol dediğimde çocuk kıpkırmızı olup gitmişti.Elimdeki kadehle oynuyordum.Hande biraz yaklaşıp Atlas'ı dudağından öptüğünde sinirden elimdeki kadeh parçalarıdır ayrılmıştı.Elimden kanlar boşalırcasına akıyordu.Umrumda değil hiç bir şey gördüğüm şey kadar Can'ımı acıtmaz.

Atlas'tan
Handeyle çıkmamın sebebi sadece Meriç'in kıskançlık krizleri idi.Hande beni öptüğünde karşılık vermek zorundaydım.Meriç karşımda otururken bunu yapmak biraz aptalca.Hande beni öptüğünde bir ses gelmişti meriç elindeki bardağı kırmıştı.Elinden kanlar akıyordu ama umrunda değildi.Masadan kalkıp hızlı bir şekilde sahilin çıkışınca ilerledi.Bileğinden tuttuğumda.meriç
-Bırak
-Bırakmayacağım
-Bırak dedim
-Ben de bırakmıyacağım dedim
-Canımı yaktığının farkında mısın
-Evet
-Farkında olman ne güzel zaten beni sevmen ihtimal bile olamazdı.Senden son bi şey isteyeceğim.Lütfen yüzüme bakarak "sana hiç aşık olmadım sen sevilecek bir insan değilsin" dermisin
-Hayır çünkü seni seviyorum
-Hayır sevmiyorsun ben sana aşık olduğumu sanmışım
-eee
-Meğersem çok aşıkmışım
-Kıskanıyorsun
-İnsan sevdiğini kıskanır zaten senin duymak istediğin bu değil mi seni kıskanıyorum oldu mu ben seni gökteki yıldızlardan bile kıskanırken senin bana bu yaptığın ben seni sabah gözüne gelen güneş ışığından bile kıskanırken senin bana bu yaptığın ben seni bu kadar seviyorken senin bana bu yaptığın kondurmazdım konduramazdım var ya bu iki gün. Resmen 200 yıl gibi geldi geceleri uyuyamıyorum kalbim sıkışıyor nefesim kesiliyor dediğinde gözlerinden yaşlar şelale gibi akıyordu.Gözleri ağlarken çok açık yeşil oluyordu.arkasını dönüp gitmeye başladığında
-Meriç gitme
-......
-Meriç ne olur
-.........
-Meriç lütfen gitme kal hayatımdaki yerini bilmiyorum ama hep hayatımda ol istiyorum
-Beni üzerek mi sevgilin olduğunu gözüme gözüme sokarak mı deyip koşa koşa gitmeye başladı. arkasından gidemedim söyledikleri kalbime saplanmıştı.Teker teker.Geri arkasından gitmeye başladım.Bir banka oturup ağlamaya başladı.Ağladı ağladı.Telefonu çaldı
-Gelmeyeceğim
-.........
-Kardeşimsin düğününe gelmeyi ben de istiyorum ama gerçekten zor katlanmak zor
-...........
-Söz bir ara kutlama yaparız
-.........
-ağlamıyorum dediğinde telefonu kapatmıştı.Ben zaten bu aralar merkezde bir dairem vardı orada kalıyordum.Bir karşı komşum var hergün sesler geliyor.Kırılma sesleri vb.Meriçi takip etmeye devam ettim.Galiba yaptığım plan tökezledi.Hiç bir işe yaramadı.Meriçi daha çok üzdüm.Meriçin girdiği apartmana baktığımda.Bu...bu

MAFYA VELİAHT #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin