Bölüm 3

335 7 34
                                    

Çocuklar  kapının önünde oturmuş, aralarında sohbet ediyorlardı.Ferman :

_" Eeee....kızlar....nasılsınız? Rojin de yok..O da Urfa ya ablasına gitmiş.Berçem de evleniyooo..Kaldık biz bize.."

Behram:

_"Doğru diyorsun, Ferman....Neyse , boşver ...hadi gelin top oynayalım.."

Mizgin :

_"Yok, Heja ile biz top oynamıyoruz.Zaten, ben birazdan eve gidecem.Bize misafir gelecek, akşama..."

Behram , telaşla ve merakla :

_"Kim gelecek?, niçin gelecek?" sordu, gözlerini Mizgin e dikerek...

Mizgin bir an Behram ile bakıştıktan sonra, gözlerini indirdi, sessizce :

_"Bilmiyorum, kim gelecek? Niçin gelecek?"Yarın söylerim size..." dedikten sonra hemen kalktı ve hızlıca ev doğru yürüdü.Arkasında meraklı bakışları bırakarak...

Behram, Mizgin gittikten sonra yüzü asıldı.Hemen o da kalktı:

-"Ben de gidiyorum.Sonra görüşürüz."

Elini sallayarak, arkasını döndü, gitti.Behram gidince, yalnız kalan Ferman ile Heja bir süre sessiz kaldılar.Ferman dayanamadı:

_"Heja , sen beni bırakmazsın değil mi?Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun."

Heja gözlerini yerden kaldırdı, Ferman a baktı.Bir an gözleri birbirine kilİtlendi.Gözlerinde saf, tertemiz bir sevgi akıyordu.Henüz kirlenmemiş, çocukluğun vermiş olduğu durulukta..Tekrar gözlerini yere indirdi :

_"Biliyorum.Sen de beni biliyorsun.Ama öyle bir durum olursa, aileme, töreye karşı gelemem..Biliyorsun.Sen öyle bir durumda ben den vazgeçer misin?"

Ferman bir an düşündü.Onsuzluğu düşünemedi.Hemen cevap verdi :

_"Ben senden asla vazgeçmem." dedi ve ayağa kalktı.Eğildi, Heja nın yanağından öpmesi ile oradan bir koşu uzaklaşması bir anda oldu.Arkasında, eli yanağında, yüzünde yarı mutluluk yarı şaşkınlık olan Heja yı bırakarak...

****

Rojin , annesi ile Urfa ya ablası Zara ya geldiği için çok mutluydu.Yeğeni  Mirzan ı çok seviyordu.Henüz iki yaşındaydı.Ablasının ikinci bebeklerine hamileydi.Ablası Rojin in bir hafta yanında kalmasını istiyordu.Bu konuda annesi ve kardeşi Navdar ağayı ikna etmesi zor oldu ama sonuçta ikna etmişti.O akşam Zelal ana ile oğlu Navdar ağa Mardin e dönüyorlardı.Rojin ablasının yanında bir hafta Urfa da kalacaktı.Çok mutluydu.Yeğeni Mirzan ile bolca vakit geçirecekti.

Akşam olduğunda, masada Zara ablası, eniştesi Berfo ile yemek yiyorlardı.Rojin , bir ara başını kaldırdığında eniştesinin bakışları ile karşılaştı.Hemen başını önüne eğdi.Bakışlarından korktu.Bir garip bakıyordu.İçinde bir ürperti oldu.Şaşırdı.Hiç sesini çıkarmadan yemeğini yedi.Sonra masayı ablası toplamak isterken,

-"Yok, abla...ben masayı toplarım..Senin dinlenmen lazım.." dedikten sonra , masayı hızlı şekilde topladı ve hemen bulaşıkları yıkadı.Sonra salona gelerek, biraz yeğeni ile oynadı.Mirzan oyundan sonra uyuyunca, Rojin de ona ayrılan odasına giderek, uyumaya çalıştı.Ama her gözünü kapadığında, eniştesinin masadaki bakışı gözününe gelince ,korkuyla açıyordu.İçinden , 

_"Keşke, annemlerle eve dönseydim.Neyse bir hafta çabuk geçer.Gözünden uzak durmaya çalışırım.Ablamın yanından ayrılmam" diye geçirdi.Sabaha kadar çok uğraştı uyumak için...Ancak, sabah karşı zor uykuya teslim oldu.

BİZİM ÇOCUKLARIMIZ  (ÇOCUK GELİNLER) ARTIK RAFLARDA...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin