Herkese sevgiler ve kocaman öpücükler ❤
***
Herkes Kara Şövalyeye korkuyla karışık bir saygı duyarmış. Ne de olsa şövalye ülkeyi yıllarca ejderhalardan, kötü büyücülerden, hainlerden ve devlerden korumuş. Ancak şövalye o kadar gaddar ve sert görünürmüş ki, kimse ona yaklaşmaya cesaret edemezmiş. Siyah zırhı, siyah gözleri ve geceye bile diz çöktürecek kadar siyah, uzun saçları varmış. Çok iriymiş. Yüzünde birçok yara izi olduğundan çocuklar onu gördüğünde çığlıklar atarak kaçarlarmış.
Şövalyenin eskiden daha şefkatli olduğunu hatırlayan yaşlılar bile onu görünce geri çekilirlermiş. Çünkü söylentiler, Kara Şövalyenin kalbinin, yıllar önce sevgilisini kaybettiğinde tıpkı gözleri ve saçları gibi kapkara olduğunu fısıldarmış. Düşmanlarını ne kadar acımasızca öldürdüğünü görenler de bu söylentilerin doğruluğuna inandıklarını anlatırlarmış.
Yine de kimse onun gücünün büyüklüğünü inkâr edemezmiş. Tek eliyle iki metrelik bir kılıcı rahatlıkla kullanabilecek kadar usta bir savaşçıymış.
***
Kaya Merve'nin arkasından şirkete girdiğinde kadını yakalamak için çok geç kaldığını fark ederek sinirlendi. Yine ellerinin arasından kaçmış olduğu gerçeğiyle baş başa kalmak iki mum ve bir kadeh şampanya eşliğinde bile olsa çekilmeyecek bir durumdu. Yarın sabaha kadar o inatçı kadını şirkete ortak olmaktan vazgeçirmesi gerekiyordu. Ne yazık ki kullanabileceği malzeme pılını pırtını toplayıp şirketten çıkmıştı. Kadının bu kadar kısa sürede nasıl yeni bir çift ayakkabı bulduğunu merak etse de içinden bir ses Merve'nin her türlü durumu göz önünde bulunduracak kadar titiz olduğunu söylüyordu. Nitekim ona sırıtarak bakan Eren'i gördüğünde içindeki sesin doğruluğu da kanıtlanmıştı.
"Kadınların çantalarında fazladan bir çift babet taşımaları sence de biraz korkutucu değil mi? Yani tüm ayrıntıları bu kadar ince hesaplayabiliyor olmaları tüylerimi diken diken ediyor. Bir cinayet planı hazırladıklarını düşünsene." Kaya, Merve'nin şu sıralar onu hedef alan bir cinayet planı hazırladığından şüphelense de sessizliğini korudu. Eren'a daha fazla koz vermek iyi bir fikir değildi. Ayrıca kardeşinin eğlencesine katkıda bulunmak istemediğinden ona küfür etmek yerine yalnızca dik dik bakmakla yetindi. Eren için bu kadarı bile yeterli gelmiş olacak ki yüzündeki sırıtış genişlemişti.
"Eren? Seni bana bela olman için mi yapmışlar?" Kaya sonunda dayanamayarak çıkışınca Eren bir kahkaha attı.
"Kalbimi kırıyorsun." Kaya kardeşinin masum görüntüsü karşısında derin bir nefes alarak sakinleşmek için gözlerini kapadı. Bugünkü ruh hali, metal kaşıkla teflon tavadan yemek yiyen çocuğunu gören anneninki kadar kötüydü.
"Ben başka bir yerini daha kırmadan kaybolsan iyi edersin." Sözünü tamamlayıp hışımla arkasını döndü. Fakat Eren'in kendini beğenmiş bir şekilde konuşması üzerine duraksadı.
"Tesadüf eseri elimde Merve'nin ev adresi var desem?"
Kaya kardeşini duyunca öyle büyük bir hızla geri döndü ki, zaman yolculuğu için gerekli ışık hızına ulaşmış olması kuvvetle muhtemeldi. Büyük bir dikkatle tırnaklarını inceleyen Eren'a bakıp, gözlerini kısarak bir süre bekledi.
"O kadının ev adresinin sende ne işi var?" Kükremeden önce on saniye kadar suskun durmayı başarmıştı. On saniyelik süre, Kaya Türkoğlu için yeni bir rekor sayılırdı. O genelde ilk üç saniyede kükremeye başlardı. Eren ise senelerdir abilerinin kükremelerine karşı antrenman yaptığı için kılını bile kıpırdatmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zehir Zemberek
RomansaSırlar... Maskeler... Ve bir masal... Merve Öztekin, son moda şık takım elbisesi, yıkılmaz görüntüsü ve taviz vermez tavırlarıyla iş dünyasının dişi afeti. Kaya Türkoğlu, Merve'den ölümüne nefret eden, Türkoğlu Holding'in parlak veliahtlarından biri...