Kocaman bir karanlığın içerisindeydim. Ellerimi uzattım hayata ama tutan olmadı. Tek başımaydım değil mi? Kimsem yoktu ... Bana yalanlar söyleyen bir ailenin yanında o aileyi kendi ailem sanarak büyümüştüm. Gerçek annem gerçek babam belki ölmüşlerdi , belki bi çöp gibi yetimhaneye atmışlardı. Evet, evet hatırlıyordum . Benim minik bir hayatım ve minik bir ailem vardı. Başka bir ailem yoktu. Peki Çakır'ı karşıma çıkaran tesadüf müydü? Yoksa Çakır kendisi mi bana gelmişti ?
''Ne düşünüyorsun?'' . Sesi tüm vücudumu uyuşturmuştu. Çocukluğumdu bu ses ailemdi.
''Uyuduğunu sanıyordum.'' dedim ve omzundan başımı kaldırıp oturdum.
''Uyuyordum.''dedi gözlerini bana çevirerek. Kendiside kalkarak yanıma oturdu.
''Gidelimmi artık '' dedim ve ayağa kaltım. Eve gidip biraz dinlenmek istiyordum.Cevap vermeden ayağa kalktı ve arabaya doğru yürümeye başladık.
Eve geldiğimde anneme ve babama gözükmeden direk odama çıktım . Çakırla yol boyunca konuşmamıştık. Konuşacak bir şeyim yoktuki zaten. Banyoya girip üzerimdekileri çıkarttım. Duşakabine girerek sıcak suyu açtım ve yere oturdum. Ne yapmalıydım ? Ailem sandığım insanlarla mı konuşmalıydım? Hatırlıyorum mu demeliydim ? Ya Çakır ? Ona ne zaman söyleyecektim? Nasil söyleyecektim ?
Saçlarımı kurutup yatağa girdim. Gözlerimi kapattım ve kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.
Sabah erken kalkıp hazırlandım.Okula erken gidicektim. Evdeki herkes uyurken ses çıkarmadan evden çıktım ve okula doğru yürümeye başladım. Okula girdiğimde okul bomboştu. Sınıfa gidip sırama oturdum ve bir kağıt parçası çıkarttım.
''Sevgili kağıt, ben günlük yazmam . Ama yeni öğrendiğim hayatımla ilgili bir gelişmeyi ilk sana anlatmak istedim. Hayatım fevkaladeydi. Mükemmel bir çocukluk ve ergenlik geçirdim. Ta ki bu gerçeği öğrenene kadar.Bu gerçek benim hayatım boyunca geçirdiğim her saniyeyi yalanlarca çarptı yüzüme. Hayatıma rengarenk harflerle yazılan günlerim yanarak kül haline geldi. Bende onları denize attım. Yeni bir hayat yaşamak istiyorum. Gerçek bir hayat! Yeniden mutlu olmak istiyorum. Yanıp kül olacak günler yerine , günlerimi silinmeyecek yanmayacak karakalemlerle yazmak istiyorum. Sevgili kağıt ben günlük tutmam ama umarım yeniden görüşürüz . Sevdim seni !''
***
Bu günü de bitirmiştik . Yarın okul yoktu ve ben bu gece aileme(!) herşeyi açıklayacaktım. Eve girdim ve herkese sahte gülümsemeler dağıtarak odama çıktım . Eşyalarımı , kitaplarımı , yetimhaneden aldığım kutuyu bir valize koydum. Bir saat sonra annem olacak kadın beni aşağıya yemeğe çağırdı. Geliyorum diye seslendim aşağıya inerken kasadan dosyaları almayı ihmal etmedim. Arkamda sakladığım dosyaları oturduğum sandalyenin yanına koydum ve yemeğimi yemeye başladım. Herkes yemeğine odaklanmışken ağzımdaki lokmayı yuttum ve konuşmaya başladım:
''Anne neden benim bebeklik fotoğraflarım yok?''. Annemin yemeği boğazına takılmıştı. Birkaç kere öksürdükten sonra :
'' Kızım hepsinin yandığını söylemiştim ya !'' dedi endişeli bir tavırla.
''Peki . Ben sizin evde olmadığınız akşam evde çok sıkıldım. Dedimki biraz yaramazlık yapayım ! Ne yaptım biliyor musunuz ? Babacığım kasasını karıştırdım!'' ikisininde gözleri kocaman olmuştu. Soğuk soğuk terlemeye başlamışları.''Yaa ne büyük yaramazlık değil mi ? Ben içinden para çıkmasını beklerken bilin bakalım ne çıktı ?'' Annem araya atladı ;
''Kızım!''
''Bana kızım deme! Nerede kalmıştık ...Heh, sevgili babacığım! Kasandan benim yetimhane dosyalarım çıktı. Çok şaşırtıcı değil mi ? Gerçi siz niye şaşıracaksınız ki ? Siz kendisine arabayla çarptığınız kızın hafızasını kaybetmesinden yararlanıp onu yıllarca aileniz olduğunuza inandırdınız.''. Sofradan kalktım ve dosyaları üzerlerine fırlattım. Annem ağlamaya başlamıştı , babamsa olayın şokunu atlatamamıştı. Merdivenlere yöneldim ve yukarı çıktım. Çantamı ve valizlerimi alarak aşağıya indim . Merdivenlerin ucunda beni bekliyorlardı. Suratlarına bakmadan kapıya yöneldim ve çıkıp gittim. Arkamdan '' Dur!Gitme!'' sesleri gelsede umursamadım. Bir taksiye atladım ve sahile sürmesini söyledim. Normalde yürüyebilirdim ama elimde valizler vardı. Sahilde inince Çakır'ın teknesine doğru yöneldim . Çakır'ın orada olduğunu tahmin etmiştim . Beni görünce hemen yanıma koştu ve valizleri elimden aldı. Valizleri alırken soru sormayı da ihmal etmedi .
''Ne oldu ? Bu valizler ne ? '' diye sordu şaşkınlıkla. Tekneye binerek :
''Evdekilerle kavga ettim ve evi terk ettim . Bi süre burada kalabilir miyim ?''. Bana saçma sapan konuşma der gibi baksada şaşırmama neden olacak şekilde ''Tabiki!'' dedi. Gülümseyerek içeri girdim. Çakır valizleri bıraktıktan sonra yanıma oturdu . O soru sormaya başlamadan ben söze girdim.
''Bir şey sorma . Kalmama izin verdiğin için teşekkür ederim ama şuan anlatmak istemiyorum.'' Dedim. Onaylarcasına kafasını salladı.''Hava kötü değil . Sorun olmazsa biraz açılalım mı ?'' diye sordum şirin olmaya çalışarak . Hiç cevap vermeden ayağa kalktı.
Karadan fazlla uzaklaşmamıştık. Teknenin baş kısmına geçerek oturduk. Çakır bana doğru döndü ve :
''Anlatacak mısın ? diye sordu.Anlatacağım.
''Bekle '' dedim ve koşarak içeriye gittim. Yetimhaneden aldığım kutuyu açarak içerisinden bilekliği alıp taktım ve içerisinden ses kayıt cihazını çıkarttim. Çakırın yanına geri döndüm , yanına oturdum ve kayıt cihazının başlatma düğmesine bastım. Çakır sesi duyar duymaz gözlerini bana doğru çevirdi . Gözleri dolmaya başlamıştı. Hatta resmen ağlıyordu. Bu kadar tepkiyi beklemiyodum. Ses kaydı bittiğinde hıçkırıklara boğulmuştu. Bende hıçkırıklarla ona eşlik ederken yaşlı gözlerini bana çevirdi ;
''Neden beni bırakıp gittin lan ? Neden?'' diye bağırdı. İşte bu gerçekten beklemedğim bir tepkiydi.
''Çakır ne bırakması ? Neden bahsediyordun? Dedim şaşkınlıkla. Hıçkırıkları git gide artıyordu . Ona sarılma isteğim gittikçe artıyordu.
''O lanet olası yerde neden beni bıraktın? Hani ayrılmayacaktık ?'' diye bağırdı tekrardan. O , bilmiyordu. Onu terkettiğimi sanmıştı. Çakıra doğru yaklaştım ve yüzünü ellerimin arasına alıp bana bakmasını sağladım. Bir çocuğu sakinleştirmaya çalışıyor gibiydim.
''Çakır ben seni bırakmadım. Biliyorsun sanıyordum . Araba çarptıktan sonra hafızamı kaybetmişim ve beni evlatlık almışlar . Yıllarca gerçek ailem sanıp yanlarında büyümüşüm . Bana herşeyi sen hatırlattın Çakır . Beni gerçeğe sen döndürdün!''. Artık bende hıçkırıklarımı tutamıyordum. Çakır söylediklerimle birlike kaskatı kesildi. Gözlerini kısarak bana baktı . Gözlerine baktığım bu çocuk , tek ailem yıllarca onu bıraktığımı sanmıştı. Bu ihanetle yaşamıştı. Bir süre gözlerime baktıktan sonra elleri yanaklarımdaki ellerime gitti ve ellerimi yavaşça yanaklarıncan çekip avucuna aldı. Başını eğip ellerime baktı. Bilekliğimi gördüğünde yüzünü bir gülümseme kapladı . Daha sonra kafasını kaldırıp bana bakmaya başladı . Ani bi hareketle ellerini belime doladı ve beni sımsıkı sardı. Öyle sıkı sarılıyordiki yılların hasretini giderircesine... Bende ellerimi boynuna doladım ve bir süre sarılmaya devam ettik. Canımı yakansa dudaklarından dökülen iki kelime oldu.
''Beni bırakmadın!''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAYIS
RomanceNeredeydi? İşte orda. Kimleydi? Benimle. Kimdi? Kim olduğunun bir önemi yok çünkü benimdi.