Arkadaşlar yazılı haftası başladı ve bu yüzden pek yazacak zamanım olmuyor. Ama telafi etmek için upuzun bir bölümle geldim. İyi okumalar :D
Ada Anlatıyor;
Yüzümde ağırlık hissedince gözümü açma isteği duydum. Hafif gözlerimi araladığımda yüzümde duran şeyin yastık olduğunu anladım.
"Ada! Uyan artık!"
Bu lafı duyunca içim kıpır kıpır etti. Her sabah annem bu sözlerle beni uyandırırdı. Okula gitmek için zorlardı. Ben inektim. Ama bu sabahın köründe okula gitmem için sebep değildi. Bu tam bir eziyetti!..Şimdi diyorum da keşke o eziyet dediğim şeyi tekrar yaşasam. Annem hayatta olsa da beni sabahın köründe uyandırsa. Ama olmuyor. İnsan değerlerini kaybedince anlıyor. Ben zaten yeterince zorluk çekmiştim. Benim babam bana bisiklet almadı. Herkesin bir bisikleti varken benim hiç bir bisikletim olmadı. Olsaydı bile üvey babamın bana öğreteceğini sanmıyorum. Benim ilk aşkım olmadık. Ben hiç 'baba' ne demek anlayamadım. Bazen belki hatırlarım diye gözlerimi kapatıyor ve onu hayal etmeye çalışıyorum. Ama olmuyor. Onu çok hatırlamak istesem de olmuyordu. Hatırlayamıyordum. Ve şimdi. Artık beni koruyup kollayacak, benim acımı paylaşıp, derdime derman olacak bir annem de yok. Ve şuan 'Uyan.' diyen kişinin annem yerine Burak olması yeterince üzücüydü.
Kalkıp üzerimdeki gelinliğe baktım. Olamaz üstümü değiştirmeden uyumuşum. Ve Burak ise anladığım kadarıyla -yani otel odasındaki kanepedeki örtüden anladığım kadarıyla- kanepede yatmıştı.
"Hemen, hemen kalkıyorum." dedim hızlıca.
"Sakin ol bol zamanımız var." dedi. Bu çocuk farklıydı.
"Sen, sen neden böylesin?" dedim.
"Ne? Nasılmışım ben?" dedi.
"İşte böyle. Yani iyi. Kitaplarda zorla evlenenler genelde masum kızla 'Bad Boy' olurdu da. Ama sen bildiğimiz 'Good Boy' sun.
"Hı?"
"Sen hiç kitap okumaz mısın."
"Anlamadım ya. Neyse sen şimdi iyi bir şey mi söyledin kötü bir şey mi ben anlamadım."
"Boşveer bende ne demek istediğimi bilmiyorum zaten." diye ekledim.
"Tamam hadi kalk." diyerek bir tane daha yastık attı. Bir dakika kimse bana yastık atamaz.
"Sen bana yastık atamazsın be!" diyerek attığı iki yastığı onun üzerine attım.
"Gerçekten benimle yastık savaşı yapmak istiyor musun?" dedi. Be gözlerini üzerimde gezdirdi. Tabii ya ben gelinlikleydim.
"Bana kıyafet getirdin mi?" dedim.
"Banyoda bile." dedi. Bu çocuk harbiden 'Good Boy'
"Kahramanım." diye gıcıkça fısıldadım. Banyonun kapısını açıp içeri girecekken ;
"Biliyorum." dedi. Off bu çocuk ukala değildi. Yine ne oldu buna?
Burak Anlatıyor ;
"Ada banyodan çıkmayı planlıyor musun?" diye sordum. Evet tam 25 dakikadır içeride.
"Her halde üzerimdeki bir tonluk boyayı kolayca atabileceğimi düşünmedin." dedi. Haklı olabilir.
Kapıdan normal kıyafetlerle çıkınca içim rahatladık.
"Sonundaa!" diyerek lavaboyu kullanmaya yöneldim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK MUCİZESİ
RomanceSanırım size yaşadığım şeyleri özet geçmem gerekirse kısa bir süre önce annemle üvey babamı terk edip Maraş'a geldim ve Üniversite'yi kazandım. Kısa bir süre sonra annem de ölünce daha yeni tanıştığım biri ile evcilik oyunu oynuyoruz... "Yanımda ol...