Vampir ve Deniz Kızı

~4 BÖLÜM~

Keyifli okumalar.

Bir anda suyun yüzeyi kanla kaplandı. Ne olduğunu anlamaya çalışırken yüzeye doğru yüzmeye başladım ama o çocuk geldi ve beni durdurdu. Çıkmamamı işaret ediyordu iyi de neden ben çıkamıyorum? Bir şey demeden kafamı salladım sessiz olmamı işaret ederek gitti. Bende tekrar havuzun derinine yüzdüm ve orada bekledim kavga seslerinden sonra o çocuk geldi ve çıkmam için işaret verdi bende direk su yüzeyine çıktım. Yaralanmıştı ve kötü gözüküyordu.Oha o da ne ok mu o? Ah ona yardım etmeliyim.

"Yardım etmemi ister misin? İyi misin? Sırtındaki oku çıkarabilirim istersen?" Acı çekiyordu şuan yüz ifadesi bunu pek belli etmese de ben anladım.

"İyiyim, gerek yok!"

"Arkanı dön ben çıkartırım! Kötü gözüküyor!"

"İyiyim dedim ya! Gerek yok!"

"Ya ne inat ettin be dön arkanı işte. İyiliğini istiyoruz şurada!"

"Tamam! Hadi bitsin bir an önce şu işkence."

Hemen arkasını döndü bende oku hızla çıkardım bir inleme sesi geldi. Ama yara nasıl olduysa anında kapandı. Sanırım buda vampirlere özel bir şey. O çocuğun sesini duyunca düşüncelerimden kurtuldum ve ona cevap verdim.

"İsmin ne senin?"

"Karen senin?"

"Carl!" Su sırf kan olmuştu ben nasıl burada duracağım fazla rahatsız edici. Söylesem mi acaba ona da? Yok söylemeyeceğim. Kendisi anlasın diyeceğim ama anlayışsız kaba biri.

"Kimdi seni yaralayan?" dedim merakla.

"Bu seni ilgilendirmez." dedikten sonra yeniden konuşmaya başladı. "Seni buradan çıkarmalıyım." dedi. Ne dedi bu herif? Beni buradan çıkarmak. Olmaz. Asla! "Çıkaramazsın beni. Bacaklarımın olmasını istemiyorum!" dedim ona. Ama o "Merak etme bacakların çıkmayacak. Bir yolunu bulup seni çıkarmam gerek. Yoksa seni de öldürecekler" dedi.

"Kim öldürecek?" dedim yine merakla. "Seni ilgilendirmez dedim ya!" dedi bu sefer de.

"Beni öldüreceklerini söylüyorsun ve beni ilgilendirmediğini. Çok saçma söyle!" dedim bende. Sesimi azcık yükselttim ona. Ama azcık yani.

"Kes sesini ve bir daha sesini yükseltme. Şimdi ben gidiyorum ben gelene kadar kafanı bile çıkarma su yüzüne." dedi ve yanımdan gitti.

Bende suyun dibine inip, aynanın üstüne uzandım. Böyle zaman geçmiyor be. Okyanusta olurken hep balık arkasından koşturuyordum. O zaman zamanın nasıl geçtiğini anlamıyordum. Şimdiyse küçük bir yerde sıkışıp kalmıştım. Ayrıca kan var suda. Bu çok rahatsız edici.

Bu suyu içmem bile midemi bulandırıyor. Bana ne çıkacağım dışarı ya.

Su yüzüne çıkınca bir erkekle karşılaştım. Lanet olsun. Şu herif Carl'ı yaralayanlardan biri olabilir mi?

Beni görünce şaşırdı ve "Sen de kimsin?" dedi. Yanıma yaklaşarak. Ben hemen kuyruğumu altıma topladım. Umarım deniz kızı olduğumu anlamamıştır.

"Ah sen de şu Carl'ın aptal sevgililerinden olmalısın. Kanlı suda durduğuna göre çok kötü bir vampir olmalısın." diyip yanıma yaklaştı. O bana yaklaşırken, suyun kanlı olmasından dolayı içim rahatlamıştı. Ama ya o da suya girerse. O zaman bittim ben. Ne olacağını bilmiyorum ama bu herif çok garip. Bana bakışları garip.

Bir anda kapı açıldı ve nasıl olduysa Carl hemen önüme geçti. Vay be nasıl yaptı bunu acaba? Çok hızlı ya.

"Ne işin var senin burada?" dedi gelen herife.

"Hiç öylesine geldim buraya. Bu güzellik kim?" dedi beni göstererek.

Carl bana bakmadan "Sürtüklerimden biri" dedi. İşte o zaman onu öldürmek istedim. Elimi kaldırıp ortalığı karıştırmak isterken, Carl elimden tuttu ve "Ne o abi. Artık eskilerime mi göz diktin?" dedi.

"Hah. Kullanılmışları sevmem!" diyip hızla ortadan kayboldu. En son kapının kapanma sesi geldi.

Carl bana dönünce "Bana sürtük dedin!" dedim sinirle.

"Seni kurtardım!"

"Nasıl kurtarmakmış o?"

"O herif seni mahveder. Ve ben sana buradan çıkmamanı söylemiştim. Bir kere de söz dinle artık. Anladı mı deniz kızı olduğunu?"

"Hayır anlamadı. Sudan bir şey gözükmüyor zaten."

"İyi bekle şimdi arkadaşım gelecek." dedi.

"Ne arkadaşı?" dedim merakla.

"Bir cadı. Seni buradan çıkarmam lazım! Kaç kere söylemem gerekiyor?!" dedi.

Ben bir şey demeden onun gelmesini bekledim. Biraz sonra kapı açıldı ve bir kız girdi içeri. Vay bu kızın üstünde garip şeyler var.

Yanıma yaklaşıp hemen bana bakmaya başladı. "Cidden bir deniz kızı mı bu?" dedi Carl'a. Carl bir şey demeden başını salladı.

"Tamam şimdi bakacağım büyü kitabında neler varsa!" diyip elindeki kitabı karıştırmaya başladı.

"Evet bir şeyler var. Deniz kızı için bir kolye getir odama. Büyü yapacağım ona. Ama bir şey var ki suda kaldığın kadar karada da kalmalısın. Yani kuyruğunu ne kadar kullanırsan bacaklarını da kullanmalısın. Eğer yapmazsan en çok hangisin kullanırsan ona dönüşeceksin. Birini sonsuza kadar kaybedersin tamam mı?" dedi bana bakarak.

"Tamam." dedim sırıtarak. En sonunda bacaklarım olacak....