~13 BÖLÜM FİNAL~

29.8K 2.1K 804
                                    

Keyifli okumalar....

Cadıların katından üst kata çıkıp,odamıza girdim. Sessizce yatağa yaklaşıp baş ucunda oturdum. Elimi kaldırıp Carl'ın siyah saçların okşamaya başladım.

Cadılar zor olacağını söyledi. Tabi bu hayatta mutlu hiç bir şey yok. Üzülerek Carl'ın kafasına bir öpücük kondurdum ve ayağa kalkıp banyoya yürüdüm. Küveti doldurup içine girdim. Akşam taç giyme töreni var ama hiç biri umurumda değil. Zaten bu günden sonra çok şey olacak.

Rahatsız olduğum küvetten kalktım ve üstümü giyindim. Carl'a yaklaşıp onu uyandırmaya çalıştım. Zamanımız yok. Onunla biraz anım olmasını istiyorum. Mızmızlanarak uykulu gözlerini ovuyordu. Sinir şey.

Yanakların ellerimle sıkıp "Uyan hadi. Canım çok sıkılıyor." dedim. "Ya balık senin küvette olman gerekmiyor mu?"dedi bana. Yuh yani. Çok pislik ya bu.

"Bana bak melez. Seni özel gücümle balığa dönüştürürüm sinir etme beni." diye cırladım. Kahkaha atarak gözlerin açıp,sırtını yatağın başlığına yasladı. Oturur pozisyona gelip yeniden uykulu gözlerin bana dikti.

"Demek öyle. Nasıl olacak o iş?"dedi merakla. Şimdi ben sana gösteririm. Elimle ellerini tuttum ve "Hazır mısın balık olmaya?" dedim. Başın sallayarak "Evet." dedi.

Yatağın üstünde dizlerimin üstünde durdum ve ellerin bırakmadan ona yaklaştım. Bana aşağıdan yukarı tek kaşın kaldırıp bakıyordu. Çok şeker bakıyor şimdi ama ya. Ben nasıl özel gücümü kullanırım burada. En iyisi güzel şeyler yapmak. Mesela öpmek.

Bunu düşününce sırıtmaya başladım. Bana "Neye sırıtıyorsun?" dedi merakla. Biraz daha dibine girip dudaklarına yapıştım. Acemice öperken bana önce karşılık vermedi ama sonra o da öpmeye başladı.

Ellerini ellerimden çekip belime sarıldı ve beni kendine doğru çekmeye başladı. Dudağını dudağımdan çekmeden beni yatağa uzandırıp üstüme çıktığında kapı tıklandı.

Sinirle kapıya bakıp üstümden inerken, ben sakinleşmeye çalışıyordum. Lanet herif. Çok utandım. Burada anı kazanmaya çalışıyorum. Kim ki gelen diye kafamı kaldırdığımda Dean'la göz göze geldim. Sinirli gözüküyordu.

"Tamam geliyorum." diyip kapını kapadı. Ben ayağa kalkıp elbisemi düzeltirken yanıma yaklaşıp "Benim bir süre gitmem gerek." diyip eşyaların toplamaya başladı. Büyük kılıcını da alıp belindeki yerine geçirdi.

Yanıma gelip belime sarıldı. "Bir kaç güne döneceğim. Fazla dışarı çıkma"dediğinde merakla "Nereye gideceksin?"dedim.

"İnsanlar ordu toplayarak isyana kalkmışlar. Vampir köylerine saldırmalarına 1 saat var. Çok hızlı gelmişler. Savaşa gitmem gerek "diyip dudakların alnıma bastırdı. Sonra dudakların alnımdan çekip, dudağıma küçük bir öpücük kondurup geri çekildi. "Geri döneceğim kendine dikkat et"diyip gülümseyerek kapıdan çıktı ve kapıyı kapattı. Ona "Sen geri dönemeyeceksin." dememek için kendimi zor tutmuştum.

Hızlı adımlarla odamdan çıkıp, cadıların odalarına yürüdüm. Amanda beni görünce hemen odaya soktu ve bana bir yeşil yüzük verdi. "Bu yüzük kırmızıya döndüğünde yeniden doğacak ve seni sürükleyerek ona götürecek. Şimdi gitmelisin. Çabuk ol. İsyan başladı." dedi. Başımı sallayıp,odadan hızlı adımlarla çıktım. Önümü Elsa kesip "Benimle gel. Seni görünmez yapacağım." dedi ve elimden tutarak bir kaç kelime mırıldandı.

Bir kaç saniye sonra koşar adımlarla yürüdü ve beni de arkasınca sürükledi. Okyanusa gelinceye kadar yolda vampir ordusuna göz gezdirdim. Hızla koşuyorlardı. Okyanusa geldiğimizde kimse yoktu. Elsa bizi görünür yapıp beni suyun içine doğru çekti.

Vampir ve Deniz KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin