Arkadaşlarrr... Bu hafta sınavlarım olduğu için yazmayabilirim.. Lütfen okumaya devam edin.
Okumaya başlamadan önce Christina Perri- human indirin. Şarkıyı açıp öyle okuyun . Iyi okumalarrr ♡♡
Şaşkındım. Gözlerimi ondan ayıramıyorudum.
"Dur dur dur. Şimdi. Ya bi saniye. Sen benden mi hoşlanıyorsun?" dedim. O sırada gözlerimi ondan kaçırdım ve yere baktım. Sinirden kahkaha atıyordum. Eliyle başımı tuttu ve kendisine çevirdi. Mavi gözlerini, gözlerime kilitledi.
" Evet gerizekalı. Evet. Seviyorum seni. Tamam mı? Aldın mı cevabını? " dedi. Ona baktıkça nefesimi tutuyordum. Ve ona :
" He canım hee. Gerçekten çok inandım " dedim. Gözleri dolmuştu. Elleri başımı tutmayı bırakmıştı. Bir kaç adım geri gitti.
" Yaaa neden inanmadın ? Tam senlik bir numaraydı. Yutarsın diye bekliyordum." dedi.
Şaka yapmıştı. Ama yüz ifadesi hiç de öyle gözükmüyordü. Bunun altında kesinlikle bir şey vardı.
Arabadan telefon sesi geliyordu. Zil sesi telefonuma aitti. Hemen arabaya gidip telefonumu çantamdan aldım. "Melike♡" yazıyordu telefonda. Hemen açtım.
" Ezgiii neredesin? Okulun ilk gününde nereye kayboldun? Yiğit seni sorup duruyor. Telefonlarına cevap da vermiyormuşsun." Arkadan Alper'in sesi geliyordu. " Ezgi yanında Emir varsa gelme. Boşver seni burayı. Yiğit 'i de boşver. Emir daha yakışıklı" diye cümleler sarfediyordu. Alper ile Yiğit'in arası pek iyi değildi. Alper Yiğit 'i Melike için katlanıyordu.
Alper ile Melike yine birlikteydiler. Her zaman ikisi birlikte geziyorlardı. Alper Melike'yi gerçekten çok seviyordu. Ne zaman açılmaya çalışsa Melike onu durduruyor, konuyu değiştiriyordu. Çünkü Melike ilişkilerini uzun zaman sürdüremeyeceklerini düşünüyordu.
Neyse. Telefona gelen sesle irkildim. Olamaz şarjım %2 . Melike'ye:
" Şarjım çok %2 . Kapatmam lazım. Hadi öptüm bay bay" dedim ve bir şey söylemesine izin vermeden teledonu kapattım. Saat 18:57. Emir o sırada arkasına dönmüş beni izliyordu. Emir'e seslendim.
"Gidelim mi artık? Eve gidip dinlenmek istiyorum."
"Tamam geliyorum. Bin arabaya sen" dedi. Arabaya bindimm. Emir sanki dalgalara birsey dermiş gibi kollarını yukarı kaldırdı. Kapıyı açtım. "Hadi artık ağaç oldum burda " diye bağırmaya başladım. Sesimi duydu ve koşmaya başladı. " Geldim. Geldim. Bi bensiz kalamıyorsun" dedi arabaya binerken.
" Sen benim nefesimsin Emir. Sensiz yapamıyorum. Yalnız kalamıyorum Emir" diye dalga geçtim. Bunları söylerken bana bakıyordu. Gülmeye başladı. Dişlerini gördüm. Hemde 32 dişini. O kadar güzeldi ki dişleri... Bembeyaz. Kusursuz. Çekici. Yüzüne çok yakışıyordu. O gülüşten sonra bana birşey oldu. Başka birşey. Abuk subuk hayaller kurmaya başladım. Acaba. Yani şeyy. Azıcık ihtimal var mıydı Emirle biz olmaya???
Offf. Içimdeki kötü ses. Çık hemen içimden. Ben Yiğitle birlikteyim. Olmazzzz....
Çantamda ne olur olmaz diye taşıdığım bataryamı telefonuma takıp hemen açtım. Alperden 27 tane mesaj vardı.""Yiğit seni aldatıyor. Hemen hatta ışınlanarak "Genç Bar" a gel...
Gönderen : Alper ""Mesajı okurken gözlerim dolmuştu. Emir'e " Genç Bar'a gidelim." dedim. Gözlerimin dolduğunu görmüştü.
"Birşey mi oldu?" dedi.
"Soru sormadan bas gaza"
Arabayı olduğundan hızlı sürüyordu. Biraz korkuyordum. Ama bu umrumda bile değildi. 15 dakika süreden sonra Genç Bar'a geldik. Merdivenlerden aşağıya baktım. Oradaydı. Sağında ve solunda biri esmer biri sarışın iki kız vardı. Koşarak merdivenden indim. Yiğit'in yanına koşarak gidiyordum. Yiğit geldiğimi gördü. Ve panikleyerek masadaki içki bardağını döktü.
"Ezgi bi saniye açıklayabilirim. "
Masadaki içki şişesini aldım. O esnada kızlar Yiğit 'in yanından kalkıp gitmek için ayağa kalktılar. Giderken Emir'e de göz kırmayı unutmadılar tabii. Içki şişesini Yiğit 'in tepesinden aşağıya döktüm.
"Beni arama. Bak ciddi söylüyorum. Sakın aramaya kalkma. Yemin ederim seni çok pis ederim" dedim ve bardan çıkmak için geri döndüm. Hızlı adımlarla ilerliyordum. Arkamdan Emir de geliyordu. Bardan çıktım. Arabaya doğru ilerledim ve arabanın kapısını açıp arabaya bindim.
"Beni eve bırakabilir misin?"
"Tabi" dedi masum ifadeyle. Arabayı çalıştırdı. Direksiyonu döndürdü ve elini saçlarının arasından geçirdi. Bu hareketi yaparken gerçekten çok hoş gözüküyordu. Camdan dışarı baktım. Artık Yiğitle barışmayacaktım. Hatta konuşmayacaktım. Yiğit'e aşık değildim. Ama ne bileyim işte kırılmıştım. Bir burukluk vardı içimde. Emir'in sesiyle titredim.
"Adresi söylemedin? "
"Ya afedersin. Dalmışım. " dedim ve adresi söyledim. Yaklaşık yarım saat sonra eve geldik. Dışarısı gerçekten karanlıktı. Panikleyerek telefonumu alacağıma Emir'in telefonunu alıp çantama kattım. Emir'e :
"Yarın görüşürüz. Sağol " dedim.
Emir sadece gülümsedi ve başını salladı. Koşa koşa asansör tuşuna bastım. Asansör geldi. 5'e bastım. Asansörden çıktıktan sonra düz yürüdüm. Zile bastımm. Annem kapıyı açtı.
"Neredeydin kızım sen bu saatte?"
"Annecim cok yoruldum. Yarın konuşabilir miyiz?" derken ayakkabılarımı çıkarıyordum. Adımımı attım ve annemi öptüm. Annem gözlerini açıp kapatarak onayladı. Hemen banyoya girdim. Sıcak su öyle bedenimden akıp gidiyordu. Bugünkü kötü olaylarında aklımdan akıp gitmesini o kadar çok istedim ki... Bornozumu askıdan aldım ve giydim. Odama girdim. Çikolata resimli pijamalarımı gardıroptan çıkardım. Ve giydim. Yatağımın üstüne oturdum. Gözlerim telefonumu arıyordu. Sağa sola bakındım. Telefonum yoktu. Çantamdaydı. Çantamı bir kez daha unutmuştum. Hemen banyoya koştum. Çantamı açıp içinden telefonumu aldım. Ortasına bastım. Ahaa . Emir'in fotoğrafı. Bu uzaylı çocuğun ne işi vardı burada? 2 tane mesaj gelmişti. Numara tanıdıktı. Benim numaramdan. Hemen açtım.Telefonlar karışmış sanırım. Yarın sabah değişiriz artık :))))
Gönderen : 05............Bu arada çikolatalı pijaman sana çok yakışmış :P
Gönderen : 05............Hemen galerisine açıp baktım. Emir'in verdiği pozlar modellerin verdiği pozlardandı. Bir tanesini açtım. Gerçekten nefes kesici pozlar vardı. Geriye geldim. Gezinirken küçük mavi gözlü çocuk gördüm. Üzerinde mavi mont ve beresi vardı. Mavi gözleriyle dikkat çekiyordu. Galeriden çıkıp mesaj bölümüne girdim.
Gerçekten evrimin dibisin... :)) :P
Gönderilen : 05..............Mesajı gönderdikten sonra telefonu yatağım kenarındaki komidinin üstüne bıraktım. Tavanda olan yıldızlara baktım. Bugün geçirdiğimiz zamanları hatırladım. Merdivenden yuvarlanışımız, bana gülüşü, öpüşü, üstüne kustuğum an....
Aklıma geldikçe gülümsüyordum. Son kez telefonun ortasına baktım. Emir gülerek bana bakıyordu. Mavi gözlü çocuk işte. Göz kapaklarım ağrıyordu. Uykum fazlasıyla gelmişti. Emir'in son bakışıyla uykuya daldım....