Uyandığımda Gece yine gitmişti. Bende kendimi daha iyi hissettiğim için okula gitmeye karar verdim ve kalkıp duşa girdim. Suyun sıcaklığını ayarlayıp yüzümü yıkadığımda gözlerim yanmaya başladı. Duştan çıktığımda gözlerimdeki şişlikler inmişti. Hazırlanıp aşağıya indiğimde babamı bavullarla gördüm.
"Bir yere mi gidiyorsun baba ?"
"Evet kızım biliyorum iyi değilsin ama işime geri dönmem gerek. Bu yüzden birini ayarladım. Bir psikolog ve yardımcı. Yani sen yokken eve gelecek ve yemek yapıp gidecek. Eğer ona ihtiyacın olursa buz dolabında telefonu var istediğin saatte araya bilirsin." Deyip gözlerime baktı. "iyi olacaksın değil mi?"
"Merak etme baba iyi olacağım" deyip hafifçe gülümsedim.
Çantamı alıp okula gittim. Sınıfa girdiğimde bana bakan meraklı gözlere aldırmadan sırama oturdum. Büşra iyi olup olmadığımı sorduktan sonra üzerime fazla gelmedi.
Öğle arasında Büşra ve Furkan'la kantinde bir şeyler atıştırıyorduk. O sırada Selim yanıma gelip
"iyi görünüyorsun" dedi ve yanıma oturdu.
"Teşekkür ederim iyi olmaya çalışıyorum" deyip gülümsedim.
"Okuldan sonra sinemaya gitmek ister misiniz? Hem Berrak için değişiklik olur" diye sorduğunda
"Hayır teşekkür ederim gerçekten iyi değilim başka zamana ertelesek olur mu?" diyerek onu reddetmeye çalıştım. Neyse ki fazla ısrarcı biri değildi.
Sınıfa inerken Gece gelip kolumu tuttu. Bende Büşralara siz gidin dedim ve Geceye dönüp "Sorun ne?" dedim.
"Bu gün okula geleceğini düşünmemiştim. Her neyse gece yine aynı saatte geleceğim ders çalışmak için, sonra eve dönerim uygun mu?"
"Uygun gelebilirsin" dedim ve sınıfa indik.
Son derse kadar bunalmış vaziyette kaçırdığım konuları not aldım. Neyse ki çoğunu Büşra benim için önceden hazırlamıştı. Çıkışta Büşra ve Furkan ısrarla beni eve bırakmayı teklif etmişlerdi. Bende kabul ettim.
Eve geldiğimde kendimi yorgun hissediyordum. Günlerdir ilk defa yataktan çıkmıştım. Umarım babamın ayarladığı kadın iyi bir yemek yapmıştır diyerek mutfağa yöneldim. Biraz atıştırıp odama çıktım ve kendimi kaçırdığım derslere gömdüm. Eğer ben hiçbir şey bilmezsem Geceye nasıl anlata bilirdim ki. Camdan sesler gelince gidip camı açtım. "Babam burada değil kapıdan gire bilirdin" dediğimde "Harika bunu şimdimi söylüyorsun" diyerek somurttu.
Konuları anlattıktan sonra anladığından iyice emin oldum. "Sınavlardan geçmezsen sözlü notlarım düşer o yüzden sana bol şans dileyeceğim yanlış anlama"
"Tabi kendi çıkarın olmasa kötü not almam hoşuna giderdi. Aslında sözlü notlarını bilerek düşürmek fena olmazdı" deyip pis pis sırıttı. Bende ona yastık fırlattım. Sonrasındaysa bütün yastıklar yere düşene kadar bir birimize vurmaya devam ettik. Soluk soluğa kaldığımda "Geldiğin için Teşekkürler" deyip gülümsedim. Cama yönelip camı açmaya çalıştı ama yine sıkışmıştı. Genelde zor açılır kapıdan ine bilirsin dediğimde yüzüme bakıp "Hayır pencereni sevdim" dedi ve aşağı yavaşça indi. Sert bir ses ve çığlık duyduğumda merdivenlerden hızla inip telaşla yanına gittim. "Sadece şakaydı anne ne zaman benim için endişelenmeyi bırakacaksın" deyip güldü. "ha ha ha inan çok komik sen böyle çocuk olmaya devam etmezsen bende endişelenmem oğlum deyip içeriye girdim. "iyi geceler baş belası" dediğinde "iyi geceler gıcık varlık" deyip kapıyı kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN IŞIĞI
Teen FictionBİLMEZDİM SENİ TANIMADAN ÖNCE KARANLIĞIN ASLINDA BİR UMUT IŞIĞI OLDUĞUNU Gece kendi duvarlarını eritip Berrağa alışmaktan korkar fakat hayat giderek onu Berrağın kollarına iter sizce Gece sonunda ne yapacak kendi karanlığını mı seçecek yoksa berrağı...