Bölüm 15

190 14 5
                                    


    Beden dersi bittiğinde tüm sınıf toplandık ve 11-A'nın yaptığı oyunu düşündük."Bence gidip dövelim." dedi Alican ciddi bir şekilde.Alican'ın dediğine karşı hepimiz göz devirdik."Kıskandılar abi bizi.En temiz sınıf seçildik diye kıskandılar." dedi Dicle sinirli bir şekilde.Cansu'ya döndüğümüzde elinde bir kağıtla bana garip garip bakıyordu."Ne oldu?" diye sordum yanına doğru giderken.Kağıdı bana uzattı ve okumaya başladım."Oyun Yeni Başlıyor.Siz Daha 11-A'yı Tanımadınız Ezikler.". Bu herkesi en çok ta fosforlu olan erkeklerimizi sinirlendirmişti . 


Bu aralar herkeste fosforlu renk giyme hastalığı var . Aslı ve biz onları gördüğümüzde '' Fosforlu tirrekler okulumuzu ele geçirdi. '' diye feryat ediyoruz . Bundan sonra sürekli fosforlu giyen Berkay'a da Berfin'in dahiyane buluşu ile 'Fosforlu Berkay ' diyoruz . Sezer sinirli bir şekilde kağıdı elimden çekti ve '' Yeter lan ! Bakın çocuklar size son kez söylüyorum bu işin nezaketle olacağı falan yok . Kaçtır olanlara göz yumuyoruz artık intikam sırası geldi . '' dedi . Haklıydı .


Bu aralar Cansu ve Berk hiç görüşmüyordu neredeyse . Aklıma bir fikir geldi ve '' Arkadaşlar biz bu Cansu ile Berk'i  boşuna mı sevgili şeysinden yaptık ? Neden artık şu 11/A ifşalarını ortaya saçmıyoruz?'' dedim . Bu fikir herkesin hoşuna gitti . Bir kişi dışında . Aslı . Aslı '' Bak Melek yeter ama . Sürekli fikir veriyorsun, anladık . Benim üstün zekama ulaşmaya çalışıyorsun , onu da anladık . O zaman neden her seferinde bon domoştom deyip duruyorsun ? '' dedi beni taklit ederek . Aslı'ya '' Aslı tatlım , bebeğim , biriciğim . Senin üstün zekan varken ben kimim ki ? '' dedim ve biraz onu yumuşatmaya çalıştım . 


Konuya balıklama atlayan Semiha '' Ay yeter . Siz vıcıklaşma işini sonraya bırakın da plana odaklanın . '' dedi . Semiha üç yıldır Sezer'le sıra arkadaşı olmak zorunda kalan , bu yüzden birkaç kere cinnet geçiren , sınıfın dövüş sanatları bilgesidir . Çünkü Semiha dersi kaynatmaya çalışan Sezer'i susturmak için her türlü dövüş sanatını onun üstünde kullanmaktan çekinmeyen birisidir . Aslı ve ben ona öldürücü bakışlarımızı atarken Beyza '' Bence bu sefer daha iyisini yapmalıyız . Onlara kimin ezik olduğunu da göstermeliyiz. '' dedi . Bu kız her şeyde bu kadar zekiydi işte . Ardından teneffüs zili çaldı ve fosforlular bahçeyi bastı . 


Sonra yanımıza Emre geldi ve '' Arkadaşlar bakın ben dün ne buldum ? '' dedi . İşte bu herkesin hoşuna gidecek türden bir şeydi . Burada Buse ve Göktuğ'un bir fotoğrafı vardı . Ben yine anlamamıştım ve Emre'ye dönüp '' Eee ! Ne var bunda ?''  dedim . Emre ise '' Kızım anlasana bunlar SEVGİLİ!'' dedi .  . Emre çok iyi bir iş başarmıştı . O şu an herkesin kalbinde bir insan dehasıydı . Emre bizim sınıfta sessiz ve sakin bir çocukken ,  bir gün beden dersinde Sezer'in ona '' Karı gibi vurma !'' diye bağırmasıyla ün kazanmıştı .Bunun yanı sıra Aslı Sezer'in sözüne çok sinirlenmiş ve erkekler ne zaman maç yapsa onlara '' Karı Gibi Vuranlar Takımı ' diyordu . Eren Emre'nin elindeki fotoğrafı alıp baktı '' O my gud saçım mavi oldu ! '' dedi . Sanırım bu da onun şaşırmış haliydi . 


İşte bu bomba bir haberdi . Nisa'a fotoğrafı Eren'den alıp koşmaya başladı . Bu sırada Deniz de arkasından '' Hüloooğ ! '' diye bağırıyordu . Ardından herkes 11/A sınıf kapısında buldu kendini . Dicle direkt öne atılarak Nisa'nın yanına geçti . Nisa fotoğrafı elinde sallayıp '' Dicle ben bu fotoğraftakileri hatırlayamadım. Kimdi bunlar ?'' diye oyuna başladı . Dicle'de '' O fotoğraftaki aşklarını saklamaya çalışan iki aşık . '' dedi alaycı ses tonuyla . Buse'nin gözleri dolmuştu . Göktuğ ise sinirden kaşlarını çatmış ve sağ elini yumruk yapmıştı . 


Buse'' Evet o fotoğraftaki ben ve Göktuğ ve biz çıkıyoruz . Rahatladınız mı ? Eğlendiniz mi ? Beni küçümseme planınız başarılı oldu mu ?'' dedi ve ağlayarak kapıya yöneldi . Tam çıkacakken bileğinden tutup onu durdurdum . '' Buse , tatlım biz bu aşkı okul olarak yasaklamadık ki . Sen şimdi sınıfından niye saklıyorsun böyle bir şeyi ? Senin bu yaptığın çok ayıp ama . '' dedim ses tonuma özen göstererek . Gözünü sildi ve '' Şu an aynı sen Uygar'dan ayrıldığın zamanlardaki haline benziyorum . Ruhsuz , iştahsız ve zömbi gibi . '' dedi . Ben de '' İyi de bebeğim unuttuğun bir şey var . Ben Uygar'la olan ilişkimi saklamadım ki  . Tamam ilk zamanlarda aynı senin anlattığın gibiydim . Ama şuan sen bayağı çökmüşsün güzelim . ''dedim ve güldüm .


Buse gittikten sonra arkasından da Göktuğ çıktı . Nisa ve Dicle etrafa piç smile attıktan sonra Deniz ''Bu da bizden 11/A'ya ezik sizsiniz mesajımız olsun . '' dedi ve ardından herkes sınıflara dağıldı . Sınıfa girdiğimizde yine herkes o eski neşesindeydi . Benim neşem de Eren ve Aslı yanıma gelene kadar sürdü. Aslı Eren'e '' Sen Melek'i benden çalmaya çalışıyorsun değil mi ? Pislik .'' diyordu . Ardından ikisi de kolumdan çekiştirip kavgaya tutuştular . Sonra Berfin üstün başkanlık görevini yaptı ve bizi yerimize oturttu . 


Aslı , Meriç ve Eren çok konuşuyor diye onları şikayet edince ikisi de Aslı'ya küstü . Düşünebiliyor musunuz iki gıybet dostu ayrıldı . Sonrasında Meriç Bu işi abartıp Aslı ses dahi çıkarsa'' Aslı sesinden iğreniyorum ve duymak istemiyorum . '' benzeri cümleler kullandı . Sonra Aslı derste başladı ağlamaya. İkisini küs görmek sınıfı parçalıyordu adeta . Hepimiz bu olaya üzülmüş ve onları barıştırmaya çalıştık . Fakat bu olayı Fosforlu Berkay'ın kas gücü bile değiştiremedi . Sonuncu derse girmeden önceki teneffüste Aslı düştüğünde onu kaldıran çocuğu görmüştük . Çocuk ise Aslı'yı görünce gülümsemişti . Kızlarla onların çıkması için dua edip durduk ve teneffüs bitti. 


Ben ders boyunca Buse ile Göktuğ'un neden bu aşkı herkesten sakladıklarını düşündüm . Ders bitip herkes evlere dağılırken Beyza Berfin'e '' Bu  işte bir iş var ama hadi hayırlısı . '' dedi . Bende '' Kız gamzelim o benim lafım . '' dedim . Beyza göz devirip ilerlerken ben de omuz silkip evin yolunu tuttum . Tabi yolda karşıma geçen seneki bestim çıkmasaydı .Annemden bu kadar da azar işitmeyecektim... 



Merhabaaaa! Ben yazarişkonuz Melek . Bugün profilime baktığımda oy sayısının 35 olması beni çok mutlu etti . Biliyorum bu çok büyük bir sayı değil . Ama bu beni amaçsızca mutlu etti işte . Bu yüzden hepinize çook ama çok teşekkür ederim . Hepinizi kollarımın arasına alıp Aslı'ya yaptığım sevgi gösterisinden yaparak , Deniz'in öpücükleri gibi öpüyorum . Görüşürüz... 





Düşman SınıflarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin