Geniş bir yatak odasının ortasındaki yatakta boylu boyunca saçı başı birbirine karışmış bir şekilde uykusunun en derinliklerinde uyuyordu. Boydan dolabının aynasına yansıması düşmüş bir şekilde huzurluydu. Ta ki o ana kadar....
Çalan telefon sesi kulaklarında çınlanırken itiraz edercesine inleyip başını yastığa gömdü. Haydi ama hafta sonunun böyle geçmesini değil tüm gün uyuyarak geçmesini planlamıştı oysa kendisi... Israrla çalan telefonu alıp fırlatacakken ekranda gördüğü kişinin ismiyle gözlerini büyültüp, yorganı hızla üstünden itip ayaklandı.
"Alo,anneciğim." Önüne düşen birkaç tutamı eliyle yüzünden çekerken gözlerini sımsıkı kapayıp açtı.
"Ha bu telefonu ne diye yanında taşıyorsun de bakayım bağa ben aradığımda niye açmaysun."
Evet, Fadime Sultan yine formundaydı.
"Uyuyordum anneciğim,çok yoruldum bu hafta..."
"Oyy cizum, dedim ama ben sana gitme gurbete diye dinlemedun beni."
"Bu kariyerim için önemli anneciğim bunu daha önce konuşmuştuk."
"Hay senin kariyerine açturtma bayramlık ağzımı bağa,özledik seni deli avukat."
Gözlerini yumup gelen yaşları geri göndermeye çalıştı. Ağlatacaktı annesi amacı buydu... Sonra ilk uçağa atlayıp yanlarına gitmesine sebep olacaktı ama, bu sefer bu oyuna gelmeyecekti. Taktik değiştir anne çünkü ip bu sefer kızının elinde...
"Eee anlat bakalım ne var ne yok oralarda."
Annesi kurduğu cümle ile birkaç saniye sessizce bekledi, planının işe yaramadığını fark edip cevap vermeyi seçti.
"Çok merak ediyorsan gelip görürdün."
"Yapma anne,bak sürekli burada davalarla uğraşıyorum bir de sen üstüme gelme."
"Baban iyi,abin bu aralar garip davranıyor kız meselesi var galiba anlatmıyor ki çare bulalım."
Kaşlarını kaldırıp merakla annesini dinledi. Kız meselesi demek... Bir ara abisini arayıp özel olarak konuşmayı aklına not etti. Annesi başka bir şey demeyince konunun bittiğini fark etti.
"Anladım anneciğim,babama selam söyle abime de-"
"Aylin,çakır gözlü cizum sağa bir şey diyeceğum amma hemen kestirip atma."
Gelsin evlilik konuları...
"De bakalım."
"Geçen Suzan Teyze'nin kızının düğünü olmuştu ya hani küçük kızının senden küçük olan..."
Zaten arada iğneleme yapması olmazsa olmazıydı. Ve Aylin'in sabır kotası doluyordu. Ben de ordaydım! diyen iç sesine hak verdi.
"Evet anne biliyorum."
"Heh işte düğün de onun liseden arkadaşı da varmış, seni görmüş pek bir beğenmiş."
Gözlerini devirmemek için kendini zor tutuyordu. Her arama da bir adet damat adayı vazgeçilmez konuydu. Annesi bir cevap bekliyor ama susmakla yetiniyordu. Yalandan öksürüp:
"Bir şey mi dedin duyamadım."dedi. Ah Fadime Sultan ah hiç vazgeçmeyeceksin değil mi?
"Sonuç olarak anne."
"Seni tanımak istiyormuş çocuk. Bak pek bir yakışıklı Allahı var. Senin orman gözlerin onun finduk gözleri..."
"Anne!" diye sızlanarak ayağını yere vurdu. "Bu konuyu sonra konuşalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İTİRAZIM VAR
General FictionMahkeme koridorlarında insanlara çarpmamak için hızla yürürken savcı'yı görmemle adımlarımı yavaşlattım. Pekala bu sefer yapabilirdim istemediğim bir dava'da avukat olmak için zorlayamazdı. Bakışları onu izlediğimi fark etmiş gibi aniden bana döndüğ...