"Ellie çabuk buraya gel!"
Ellie elindeki aparatlarla zorlansa da koşarak yanıma geldi. Elimdeki fotoğraf makinesini ona verdim. Elindekiler düşecek gibi olduğunda yüksek sesle konuştum.
"Sakın!"
Yutkunarak elindekileri dengede tutmaya çalıştı. Bugün dünyaca ünlü futbolcu olan Neymar Jr. ile bir fotoğraf çekimimiz vardı ve herkes telaşlıydı. Gerçekten bu insanları anlayamıyorum! Şuana kadar kaç futbolcunun, ünlü ve hatrı sayılır insanların çekimlerini yapmıştık fakat hala ekibim bu konularda fazla heyecanlı oluyordu. Onların da bir insan olduğunu hatırlamaları gerektiğini düşündüm. Ellie elindekileri çekimin yapılacağı yere koyup gelmişti bile ama ben hâla soğuk kahvemi bitirme çabalarındaydım.
"Bayan Rain herşey hazır."
Kaşlarımı çatıp kahveyi masaya koydum. Çalışanlarımla aramda ciddiyet olmasından hiç hoşlanmaz ve her seferinde bana adımla hitap etmeleri gerektiğini dile getirirdim.
"Adımla hitap et lütfen."
Daha yeni hatırlarmış olmalı ki telaşla konuştu.
"Ben çok özür dilerim... Kelly."
Bu işe daha yeni başlamıştı ve benim sert biri olduğumu sanıyordu. Yanlış yapmaktan da korkuyordu. Oysa çekimlerde bağırmam oldukça normaldi. En azından benim için.
"Özür dilemene gerek yok ve unutma ben senin patronun değilim, biz çalışma arkadaşıyız."
Ben onların patronu değil de, çalışma arkadaşıydım. Patron olmak benim için uygun değildi. Rahatladığını belli eden bir gülümseme yerleştirdi suratına. İçeriden Manuel'in sesi duyuldu.
"Kelly, Neymar Jr. burada!"
İşte bu harika! Biran önce şu çekimlere başlamalıydık. Ellie'yi orada bırakıp stüdyoya koştum. Tam 21 dakika geç kalmıştı. İçeri girdiğimde direk gözüme çarpan şey sandalyemde gayet rahat bir şekilde oturan Neymar olmuştu. Kaşlarımı çattım. Manuel endişeyle yanıma geldi. Sandalyeme oturulmasından nefret ederdim ve bunu da en iyi Manuel bilirdi. Neymar'ın yanına ilerledim. Sakin ol Kelly, o oraya oturmaması gerektiğini bilmiyor. Gülümsedim. O da gülümseyerek ayağa kalktı ve elini uzattı.
"Neymar Jr. "
"Kelly Rain. Çekimlere hemen başlasak olur mu? Çünkü..."
Saatime baktım.
"26 dakika geç kaldınız."
Kıkırdadı ve kafasını iki yana salladı.
"Üzgünüm, geç kaldığım için ama hemen başlayamayız."
Kaşlarımı çattım.
"Neden?"
Sandalyeme tekrar oturdu ve ben sakin kalmaya devam ettim. Sonuçta misafirimdi ve ona iyi davranmalıydım.
"Çünkü buraya biraz alışmalıyım. Böylelikle daha rahat çekim yapabiliriz."
Güçlü bir şekilde nefes verdim. Zaten geç kalmıştı ve hala işimi geciktirmeye devam ediyordu.
"Zamanımız azalıyor. Buraya ne kadar sürede alışırsın?"
Elini çenesine yerleştirip düşünür gibi yaptı. Ağırlığımı sağ ayağıma verdim. Ün tıpkı diğerleri gibi onu da şımartmıştı. Onun gibilerle çok uğratmıştım ve bunun üstesinden gelebilirdim. Bunu yapabileceğime inanıyorum çünkü sabırlı biriyim, sanırım.
"Sanırım bir saat yeterli. İşini aksatmak istemem sonuçta."
Gözlerimi devirdim. İşimi aksatmak istemezmiş(!) İçimde ona karşı bir önyargı oluşurken Ellie koşarak yanımıza geldi ve elini Neymar'a uzattı. Çok heyecanlı görünüyordu.
"Ben Ellie ve senin büyük bir hayranınım! Rica etsem bir fotoğraf çekinebilir miyiz?"
Gülümseyerek onu onayladı ve fotoğraf çekindiler. Ellie'nin elleri titriyordu. Gülümsedim. O 19 yaşında bir genç kızdı ve başarılı bir fotoğrafçı olmayı istiyordu. Onunla en iyi şekilde ilgilenip ona her şeyi öğretmeye çalışacaktım çünkü onda tıpkı yıllar önceki beni görüyordum. Başaracağından emindim, o benim yanımda çok şey öğrenecekti, onda bu kapasite vardı. Ellie yanımızdan ayrıldığında Neymar'a döndüm.
"Yarım saatin var Junior. Üzgünüm ama tüm günümü seninle harcayamam."
En azından yarım saatimi kurtarabilirdim. Kaşlarını havaya kaldırdı ve ukala bir şekilde sırıttı. Tanrım! Tüm futbolcular aynı mıydı? Ukala?
"Canım biraz çilekli milkshake istiyor ve çekim için hazırlanacağım. Bir saat sonra başlarız."
Yanımdan uzaklaştı. Öylece kalakaldım. Şaka mıydı bu? O kim oluyordu da benim çekimlerimi istediği saate alabiliyordu? Sinirle ayaklarımı yere vurdum. Birkaç kişinin bakışlarını üzerimde hissettim. Onları umursamadan çıkışa ilerledim. Manuel koşarak yanıma gelmeye başladı. Onu elimle durdurdum ve herkesin duyabileceği şekilde bağırdım. Eğer benim istediğim olmuyorsa onun istediği de olamazdı.
"Bugünlük bu kadar, Bay Santos ile olan çekimlere yarın başlayacağız!"
Tam gidecekken ceketimi ve çantamı almadığımı hatırladım ve yanımdan geçen bir çalışana onları getirmesini rica ettim. İstediğim olmalıydı, her zaman. Onun yanıma yaklaştığını görünce burun kıvırdım.
"Çekimlere yarın başlayacağız da ne demek?! Benim tek işim bu saçma çekimler değil!"
Sesini yükseltmişti. Kesinlikle bir kadına nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu. Ellerimi göğüsümde birleştirdim ve bu sefer ben ukala bir şekilde konuştum.
"Farkındaysanız benim de tek işim sizin çekiminizi yapmak değil bu yüzden yarına hazır olursanız sevinirim."
Verdiğim cevaba kaşlarını çattı.Ceketim ve çantam gelince getirene teşekkür edip kapıya ilerledim ve onu orada öylece bıraktım.
"Yarın görüşürüz, Bay Junior!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Photographer || Neymar Jr.
FanfictionYutkundum. Dudakları öyle güzellerdi ki, dikkatimi dağıtıyorlardı ve ben dediği şeyi zar zor algılayabilmiştim. Nefesini bıkmış bir şekilde yüzüme üfledi. İçimden bir ürperti geçti. Şuan onu öpsem ne kaybederdim? Belki onu.Ama ona hiç sahip olmamışt...