Percabeth-9

788 27 4
                                    

"Efendim?" Sonunda konuşacaktı galiba.

"Sen yani s-iz az önce yani o seni öptü" gözleri dolmuştu. Yanına doğru yürümeye başladım ama o geriye doğru gidiyordu.

"Percy sakin olur musun? Ağlıyor musun sen?" Koşmaya başladığında refleks olarak arkasından koştum.

"Gelme" bağırıyordu.

"Ama neden?" Koşması son bulunca, durdum.

"Çünkü sana bağlandım. Aşık oluyorum!" Aşık olmak mı? Bana mı?

"Özür dilerim" Kulübeme gitmek istiyordum ama ayaklarım gitmiyordu.

"Annabeth aranızda bir şey var mı?" Gözleri kızarmıştı sarılmak istiyordum.

"Aramızda bir şey yok Percy! Peki sen ve steeli?" Güldü.

"Senin hakkında yardım alıyordum ama gerek kalmadı" canımı acıtıyordu neden anlamıyordu?

"Belki hala gerek vardır?" Gözleri parıltısı bir şekilde bakmaya başladı. Ne kadar güzel gözlerin var senin.

"O zaman yarın kıyıya gel, sana çok güzel şeyler planladık" yanıma koştu elimden tuttu.

"Percy ben yani benim elimi tutma" elini hemen geriye çekti.

"Özür dilerim" Gözlerini kaçırdı.

Ben bir erkekle nasıl olurdum? Hayalim artemis avcılarına katılmaktı.

"Dileme, beni öp" denemeliydim. Ya seviyorsam? Seviyorsam katılamam.

"Nasıl?" Öp işte.

"Percy, bir şeyi anlamam gerek" dememle dudaklarıma yapıştı.

İçimde tarif edemediğim şeyler kıpır kıpır ediyordu. Karşılık vermeye başladım. Seviyordum. Geriye çekildim.

"Sanırım gitsek iyi olur" Kulübeme koştum.

***
Sabah sabah ne diye kapı çalardı ki? Off offf. Bütün melezler uyuyordu tabi. Kapıya yürüyüp açtım.

"Günaydın güzel gözlüm" yanağımı öptü.

"Yosun kafa birileri görür yapma" omuz silkti.

"Görsünler" hayır ne münasebet.

"İstemiyorum" ağzımdan yanlış çıkmıştı galiba? Sanırım evet ayakkabılarımı giyemeden uzaklaşmıştı bile. Lanet olsun.

***
"Arsenal, bak öyle değil" arkasına gidip oku yönlendirdim. Ve bıraktık. Tam on ikiden.

"Harikasın kızım" arkama baktığımda Percy bizi izliyordu. Yine mi yanlış anladı. Sıkıldım artık.

"Percy aşkım konuşalım" arsenal'ın yüzü buruştu.

Percy şaşırmış bana bakıyordu. Yanına gidip koluna girdim.

"Percy yanlış anlıyorsun gerçekten" kafasını salladı.

"Aşkım dedin?" Gerçekten dedim ama dursun dinlesin diye demiştim.

"Evet dedim değil misin? Ayrıca akşam kıyıda bekliyor olacağım" artık kalbi kırılsın istemiyordum.

"Bende bekliyor olurum"

***
Akşam kot ve bluzumu giyip kulübeden çıktım. Kalabalık olmazdı normalde kıyı. Percy kırılmış mıydı? Bence saklamaya gerek yoktu.

Kıyıya geldiğimde percy taş'ın üstünde oturuyordu ve bir sürü melez kaynıyordu. Söylesem beni affeder miydi? Yanına oturdum.

"Evett Percy bak şimdi ne yapıyorum" taş'ın tepesine çıktım.

"Selam melezler, biz Percy'le çıkıyoruz ve ona bakanı öldürebilirim" herkes 'ooo' demeye başlayınca Percy utandı.

Steella clarisse ile konuşuyordu bende yerime oturdum. Melezler çevremizde daire olmuşlardı.

"Korktum şuan" bizi bildiğiniz deniz'e iktirdiler. Ve son sözleri "Buda bizden olsun" nefesim bittiğinde çıkmak istedim ama Percy beni kendine çekti. Ve etrafımızda baloncuk oluştu. Nefes alabiliyordum.

"Nefes alıyorsun değil mi?" Kafamı evet anlamında salladım.

"Percy bu harika" sanırım baloncuk içinde olsakta dalgalar bizi birbirimize itiyordu.

Çok yakındık ve su altı öpüşmesi ❤

Son sahneleri yazarken çok eğlendim...

PercabethHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin