Percabeth-20

822 25 26
                                    

Kurtulmakta neydi? Biz daha hiç esir olmamıştık. Anneme baktım, gözleri parıldıyordu. Sadece bu kadar mıydı? Üç tanrı mı bizimleydi? Diğerleri, onlar neden yoklar? Kronos'u bırakmak mı istiyorlardı? Gözlerimi kapatıp açtım ve nefes aldım. İdmana çıkıp kendi aramızda dövüşmek kolaydı, peki şimdi? Kronos ve biz mi? Üç büyükler onu bir kere yenmiş olsalar bile artık o daha güçlüydü. Ona tapan melezler'de vardı. Annem bana baktığında cesaretim yenilenmişti sanki! O kadar umutla bana bakıyordu ki sonra gözlerini yanımda ki Percy'e çevirdi. O babasına bakıyordu. Poseidon yanımızdan ayrılıp Athena'nın yanına gitti. Annem Kronos'un bir adımını bekliyor gibiydi. Dikkatli bir şekilde etrafı kolaçan eden Poseidon'a bir şey demiyorum bile. Arkamda bir ses duyduğumda hızlıca hançerimi çekip arkamı döndüm. Derin bir nefes alıp hançerimi indirdim. Artık tamamdık. Bütün tanrılar buradaydı. "İki üç beceriksiz melez ve tanrı takımı olarak beni yenebileceğinizi mi düşünüyorsunuz?" Sözleri biter bitmez etrafıma baktım, bir şeylere güveniyor olmalıydı. Yedek planı vardır, mutlaka. Kayaların tozlarının yere düştüklerini fark ettiğimde her şeyi anlamıştım. "Ne o, yedek planın kaya canavarları mı?hemde tozdan? Ayrıca bu kayalar aşınmaya başladı" Herkes bana bakıyordu, heyecanlanmadım değil. "Küçük ucube!" Kronos bağırdığında kafama düşecek olan kayayı fark edip ellerimi başımın üstünden kaldırdım. Bunların eğitimini veriyorlardı, tabiki o kayayı taşırdım. En fazla yüz kilodur. Tabi bu derste en iyi olan bendim, içimden gülme geldiğinde avuçlarımın arasında ki kayayı fark ettim. Yüz mü demiştim? Şaka olmalıydı. Percy kayanın bir tarafından tutmaya çalışsada işe yaramıyordu. "Öyle kolay kaldıramazsınız, lanetli kaya adı üstünde. Sana nasipmiş tatlım, annene yapacaktım ama yinede sen bilirsin" dişlerimi sıkıp güldüm. "Çok mu umrumda? Tabi yinede sen bilirsin" Annem yanıma yaklaşıp eğildi ve fısıldadı. "Üç dediğimde kayayı bırak" yüzümü buruşturup söze başladım. "Sence çok mu kolay?" Gülümsedi ve yanıma iyice girdi. "O zaman bırak dediğimde bırak" dizlerinin üstüne çöküp ellerini benim gibi açtı. Herkes bize bakıyordu. "Bırak" bırak demesine rağmen bırakamadım ama hiç ağırlık hissetmiyordum kollarımda. "Annabeth çık altından bir işe yaramaz" kollarımı çektim ve kayanın altından çıktım. "Orada benim olmamı dileyeceksin" tabi elimden pek bir şey gelmez ama ben yapacağımı biliyorum. Kronos bilmiş bilmiş bakarken gözlerimi poseidon'a çevirdim. "Kaya tozlarını boloncuk yapar mısın?" Poseidon harekete geçtiğinde Kronos'a baktım. "Seni öldürebilirim ama âdil olmaz" şuh bir kahkaha attım ve cevapladım. "Boş laflara karnım tok benim" annemin kıkırdamasını duydum. "Arkanda kimse yokken bile bu kadar cesaretli olman şaşırttı beni" gözlerimi devirdim ve arkamdan bir ses geldi. "Bence yanılıyorsun, senin arkanda kimse yok" bunu söyleyen Heraydı. Hayret verici derecede iyi çıkıştı. Kronos yerinden inip önümüze geldi. "Unutma ilk planın yolunda gitmedi, ikincisi için k kadar umutlanma" Ares önüme geçip tekrar sözüne başladı. "Canım sıkıldı başlasak artık" hermes ve zeus'un konuştuklarını görmemle ortaya yıldırımın düşmesi bir oldu. Hermes yanımıza gelip "gitmeliyiz" dediğinde her şey değişmek üzereydi. Gitmek istemiyordum. Annem'in Kronos'un karnına tekmeyi geçirdiğini gördüm. "Melezlerim gelmişler" Kronos'un söylediği sözle etrafa baktım, bir kaç melez vardı. Annem ve Kronos dövüşürken bizde melezleri etkisiz hâle getirmeye başladık. Hepsini o kadar iyi tanıyordum ki! Cara'nın omzuna hançerin kabzasıyla vurup karnına dirsek darbesi atar atmaz yere düştü. Percy onu hemen boloncuğun içine aldı ve kaldığı yerden Lee'yi sövmeye devam etti. Karşıma Emm geldiğinde ikimizde bir dona kalmıştık. Ben kendime gelemeden kılıcını boynuma dayadı. Elimde kılıç yoktu. Percy bunu fark edince kılıcını bana fırlattı. Kılıç tamamen elime düştüğünde koluna hafifçe vurup kurtuldum ve kılıcımı savurdum. Karşılık verdiğinde ikimizin kılıcıda yerdeydi, kolunu tera gelicek şekilde kılıcı savurduğumda kılıcı tutanayıp yete düşürdü sonra dizine tekme attım. Percy yine boloncuk içine almıştı. Annem'in sesini duyup ona doğru baktım "Evet eskiden güçlüydün ve seni üç büyükler yendi. Ama artık unutma hiç bir şeysin!"  Tanrılar sandığı getirdiklerinde uzaktan bağırdı. "Bence onun içine girmeyi hak etmedi" Hades güldü. "Bencede onu cehennem ateşine falan atmalıyız"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 15, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PercabethHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin