Bende peşinden içeri girdim"sana yardıma gerek yok dedim dimi. Bi de izin almadan evime giriyosun. Utanman yokmu senin he? Genç bi kızın evine böyle mi girilir. Ayrıca o ayakkabıları cıkar."dedim. Hakan bişi demeyip ayakkabılarını çıkardı. Ve mutfağa girdi. Zaten kapıdan girince direk mutfak gözüküyo." Eee napıyoruz? "Dedi. Madem kaşındı intikam zamanı o zaman. Sen bana söz ver sonra tutma heee. Sen görürsün şimdi."bunları en üst rafa koyacam. Sen sandalyeyi tut. Bende üstüne çıkıp bunları yerleştiriyim."dedim. Oda tamam anlamında kafasını salladı. Ben sandalyenin üstüne cıkarken "sakın bırakma kayıyondüşerim hee. Tamam mı?"deim. Oda " Tamam. Korkma bırakmam seni" dedi.sandalyenin üstüne çıktım ve benden kısa boyda olan ve bana bakmak için boynunu yukarı kaldıran hakana baktım. Boynunu yukarı kaldırdığı işin adem elması o kadarbgüzel gözüküyosu ki. Bi an şeytan in aşa duru öp o adem elmasını dedi ama ben yapmadım tabi. Sonra gözlerim gözlerine kaydı o an onunda bana öyle baktığını fark ettim. Göz göze gelince ikimizde afalladık ve hakan sandalyeyi bıraktı. Ben daha ne olduğunu anlamadan sandalye ayamın altından kayıp gitti. Ben yere düşmeyi beklerken sırtımda sıcak iki el fark ettim. Yere düşerim korkusuyla kapanan gözlerimi hafiften açtım. Açtığım anda benim kahvelerim onun kahve gözlerinde kayboldu. O öyle bi bakıyodu ki bana içim bi tuhaf oldu. tıpkı o gün mezarlıkta olduğu gibi. Sonra gözleri tutaklarıma kaydı. Ben kırmızılarken o benim belimi biraz daha sıkarak kendine yaklaştırdı. Ben bu işin iş olmadığını anladım tabi. Çünki gözlerinin kahvesi hafiften karamaya başlamıştı. Yerimden hoşnutsuz haldeymiş gibi yerinde kıpırdandım. Gerçi hakkatten de hoşnutsuzdum. Tamam yakışıklı,taş gibi bi çocuk olabilirsin. Her kız senin için ölebilir ama inan ben sana gıcık oluyorum." Bence beni bıraksan iyi olur. He ne dersin?"dedim. O sanki hipnozdan uyanmış gibi "Hıı ne dedin?"dedi. "Hani diyorum,beni diyorum ,bıraksan diyorum,nasıl olur diyorum?"dedim. Hakan yüzüne pis bi sırıtış yerleştirip "Bence böyle kalalım. Buradan çok tatlı gözüküyosun. Tam öp.... neyse yaa. Boşver" dedi. Bende onu iterek "sen bunları hallet bende odayı yerleştiriyim. Sonra kahve içeriz" dedim ve odaya doğru ilerledim. "Şeyy kahveyi nasıl içersin?şekerli mi şekersiz mi?"dedi ve ensesini kaşımaya başladı sanki mahcup bi küçük çocuk gibi. Şu an ne kadar tatlı olduğunu size amlatamam. Tam öpülmelik ama yanaktan yanlış anlamayın. "Şekersiz "dedim ve hafiften bi gülümsedim ona. O da sanki cevaptan memnun olmuşcasına bana kafa salladı. Ben de odama gidip eşyaları yerleştirdim. Annem babam ve doruk un olduğu resmide baş ucumdaki dolabın üstüne koydum. Benim onlarla çekilmiş bi fotoğrafım yok. Hadi annem yok doruk la babamda benle hiç fotoğraf çektirmediler.ama artık yeni hayata başlıyorum bunları düşünüp moralimi bozmuyacam.içeride cezasını bekleyen biri var cümki. Diğer fotoğrafları da elime alıp oturma odasına gittim. "Hakan yardım edermisin?şu resimleri asalım duvara"dedim. Hakan elinde iki kahveyle yanıma geldi. "Al kahven"dedi. "Hangisi şekersiz bunların"dedim. "İkiside"dedi. Bende sadece kafa salladım. "Tamam kahveleri içeriz hadi şunları aşalım" dedim. Hakan elimden aldığı resime baktı. "Bak bu resim buraya tam olur. Hem manzara resmi direk göze çarpar.he ne dersin?"dedi. Bende "hadi as o zaman da pakalım oylemi olacak "dedim. Tabi Hakan asarken onunla uğraşmayıda bırakmadım. "Biraz sağa. Iı hayır olmadı yaaa biraz sola. Birazdağa sola.hafif aşağı. Bi tık daha sağa kaydır. He yani idare eder"dedim. Hakan sinirle tabloyu asıp yere indi ve üzerime gelmeye başladı. O bi adım gekdikçe ben iki adım kaçtım. Sonuda sırtım duvarın soğuyla karşılaşınca. Ellerimi hakanla aramda duvar gibi kullandım. "Napıyon sen ya. Hayırdır oğlum bu öz güven nerden geliyo. Çekil önümden yoksa fena olur bak. Ben laz kızıyım bana böyle hareketler ters kendine gel. Bi silkelen ne bu haller. Ayrıca niye bu kadar sinirleniyosun ki sen kaşındın. Ben sana yardıma ihtiyacm yok dedim. Ne diye şimdi bi havalara girdin ki yani ne oldu"lafım Hakan'ın sesiyle kesildi."Eğer susmazsan ağzını kapamak zorunda kalacam. Ve bil bakalım bunu nasıl yaparım. Ellerim elini tutuğuna göre"diyip dudaklarını yaladı.
"Yuh pis sapık ne istiyon benden?ayrıca sen ilk defa tanşıtığın kızları hemen öpermisin Mikrobıscım?"dedim. "Hayır ilk defa tanıdıklarımı öpmem ama çocukluk aşkım ve halada sevdiğim kız okunca bu fırsatları değerlendiririm yani"dedi.
**oy vermeyi unutmayalım arkadaşlar...♡♥♥♡****
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz Çığlığım
Teen FictionBir inasanın yalnızlığı ancak bu kadar ulaşılamaz olabilir.Tam yok oldum derken, eline değen sıcaklıkla hayata tutunan Duru'nun hikayesi.Bu hikayede anne kelimesinin ne demek olduğunu anlıyacak,akan her göz yaşının hikayesini öğreneceksiniz. Duru'nu...