6. BÖLÜM

100 7 0
                                    

Ben kendime gelmeye çalışırken hakan çenemi öptü. Sonra tam dudağımı öpecekti ki "çocukluk aşkın olabilir ama şuan hiç birşeyin o kız senin, o kız söz verip tut ayan bi erkek istemez hayatında"dedim. Hakanı itip yanından geçtim. Eğer hemen oturmazsam ayaklarım beni taşıyamayacağından kendimi le koltuğa attım. Ve televizyonu açtım. Sanki az önce hiç birşey yaşanmamış gibi. Çünki hakan'ın söylediği herhangi bir söz kalbimi kırabilir. Ben bu kadar şeyin üstüne bide bunu kaldıramam. Yapamam yine başa dönemem. Birden yanımda bı hareketlilik oldu. Ama dönüp baktım hakan da aynı benim gibi koltuğa atmıştı kendini. Bişi olmamış gibi elimden kumandayı aldı. Ve kanal aramaya başladı. "İşimiz bitti yardımın için teşekkürler. Hadi evine git artık sen"dedim. Hakan'ın bu durum hoşuna gitmesede bişi demedi. Kalıp kapıya doğru gitti ayakkabılarını giyip dışarı çıktı. Tam 1dk sonra kapı çalındı."ya kimsin?ne istiyosun?yeni taşındık bu ewe bi rahat bırakın da insanı" diye diye kapıya vardım. Kapıyı açınca hakan'ı görmemle şok oldum. "Şeyy Duru ben az önce anahtarı almadım ve sanırım kapıda kaldım. Bi babamı arasam senin telefonundan olurmu?"dedi."aslında seni içeri almazdım ama hayvanları seviyorum,naparsın. Tamam geç içeri bnde telefonumu alıyım odadan" dedim. Odaya gidip telefonu yatağımın ucundan aldım. O sırada gözüme battaniye ilişti. Hakan gittikten sonra yeni ewimde rahat bi uyku çekebilirim aslında diye düşündüm. Battaniyeyide alıp odadan çıktım. Hakan içeride oturmuş beni bekliyodu. Telefonu ona uzattım ve kanepede yerimi aldım. O kadar yorgundum ki hakan'a
"Sen konuş ben uyuyacam. Giderken kapıyı kapatırsın."dedim ve sırtımı dönüp uyukunun kollarına bodoslama atladım...
********
Gözlerimi açtığımda sırtımda bi sıcaklık vardı. Böyle bi rahat hissetirdi bana kendimi o sıcaklık. Hakkaten o sıcaklık neydi ya öyle hafiften bi kıpırdamaya çalışfım işte o an anladım belimi saran kollar olduğunu ve bu kollar kime ait bi bilin bakalım. Hakan'a. Ne arıyo bu çocuk benim arkamda. Niye evine gitmedi bu . Hani aramıştı ömer amcayı. Ne işi var ewimde ve en önemlisi niye benimle uyudu ? Hızlıca arkamı döndüm. Hızlı döndüğüm için hakanla beraber yere düştük.çoçuk uyanır uyanmaz şok geçirdi. Hakan alta ben üste öylece yere düştük ve o esnadaben hakanı birazcık dudağının kenarından öpmüş olabilirim ama birazcık. Azıcık. Hakanda bunu fark etmiş olacak ki hafiften gülümsedi.
"Pardon ya çok özür dilerim yanlişlıkla oldu. Hem sen ne arıyon benim yatağımda. Sapıkmısın sen uşağım. Yoksa canına mı susadın. Niye evine gitmedin babanı aramadın mı?"dedim ve hakanın üstünden kalkmaya çalıştım.ama sadece çalıştım. Hakan kalkmama izin vermediği gibi beni kendine çekti ve tuğaf tuğaf bakmaya başladı." Ne bakıyosun öyle melül melül bırak beni" dememe kalmadı Hakan'ın sıcak dudakları benimkilerle buluştu. Ben ani bir şok yaşarken hakan'ittirmeye başladım. Ve kazanan ben. Sonunda hakan dan kendimi ayırmayı başardım.hemen ayağa kalktım bi elim belimde ayağım hafif bi ritim tutmuş halde hakana bakıyodum. "Kalk hemen git nereye gidiyosan. Bi daha da beni rahatsız etme. Mümkünse hayatımdan uzak dur"dedim ve elimle kapıyı işaret ettim."hadi naşş". Hakan ayağa kalkıp bana bi adım yaklaştı.kulağıma doğru eğilerek"şimdi gidiyorum ama hayatından çıkmak konusunu unut çünkü bundan sonra asla seni bırakmaya niyetim yok."dedi ve arkasını dönüp gitmeye başladı. Tam küfür edecekken arkasını dönüp"sakın küfür ediyim deme laz kızı. Ağzına hiç yakışmaz. Bu arada bu kiraz tatını hiç unutmıyacağım. Ve en kısa zamanda bi daha tatmak isterim."dedi. Ben utançımdan kıpkırmızı bi halde kafamı yere eğdim. Utancımdan cevap bile veremedim şu ukkalaya içimde kaldı yanarım yanarım da ona yanarım. Düşününcelerimden kapının sesiyle ayrıldım. Pislik yaa hem beni burda öp,utandır. Sonra git. Allah aşkına benim ilk öpücüğüm böyle mi olacaktı. Off yaaa zaten hayatımda bişi yolunda gitse şaşrdım. O arada gözüme saat ilişti. Ooo ben işe geç kaldım yaa. Babamdan para almamak için daha doğrusu onun parasına ihtiyaç duymadığımı göstermek için bu işi buldum. Bi kafede partdaym olarak çalışacaktım.okul olduğu günlerde işe gitmeyeceğim. Ve ben ilk günden geç kalacam eğer hazırlanmazsam. Hemen odaya gidip üzerime beyz bulz altımada bi kot şort giydim. Şaçlarımla uğraşamayacağım için yan at kuruğu yapıtı. Çantamı alıp beyaz ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim. Evden koşar adımlarla çıktım. Ha bi bu ekşikti yaa. Ben buradan nasıl kafeye gidecem. Otobüs durağının yerini de bilmiyorum. "He bittun kuzum sen "dedi içimdeki laz yanım." Aha da kovdiler seni işten. Ama dur daha başlamadun ki işe sen. Yazuk olsi sana yazuk. "Diğer tarafımda" yok kızım ne kovulacan patronun insaflı adamdır canım. İnsanın halinden anlar. Dersin sabah sabah bi öküz,hatta bi mondofonla uğraştım diye. Affetvpatron kıyma bana dersin. Anlar o halinden. Anlar "dedi. Ama laz tarafımda "nah anlar halunda elin adami,başka işi yoğdi oturuda seni dinliyecek. Oldi daha düşünma." Ben böyle içimdeki seslerle uğraşırken birden korna sesi duydum ve arkamı dönmemle Hakanın bana sarılması bir oldu."kızım sen malmısın?ödüm koptu sana bişi oldu diye. Canına mı susadın?yada beni bu yaşta bekar bırakmaya mı çalışıyosun? Hayır öyle bi niyetin varsa aklından çıkar diye söylüyorum. Benim seni bırakmaya niyetim yok." Ben hala şokun etkisinden kurtulmaya çalışırken Hakan beni daha sıkı sardı. Bu sarılma içimde bi şeyleri harekete geçirsede,Hakana  ödetmem gereken bişi vardı. Bi bedel. Yıllar önce söz verip,sözünü tutmamasının bedeli.

Sessiz ÇığlığımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin